13.Bölüm

23 1 1
                                    

Yaşlı Orman Ruhu bunu dedikten sonra bile Gwyndolin bir süre boyunca yerde uzanmaya devam etti.Yaşlı Orman Ruhu bir süre sonra kendisi yere doğru oturdu ve bağdaş kurup oturmaya başladı.Kollarını ise yayarak dizlerinin üzerine yerleştirdi.Kendini dik tuttu ve gözlerini kapatarak,Doğanın Ruhunu dinlemeye başladı

Gwyndolyn ise kulakların çınlanan sesleri duyabiliyordu ancak ses şu an sadece anlamsız birer fısıltıdan ibrettiler.Gwyndolyn korkudan garip bir trans moduna geçmişti ancak Doğanın Ruhlarının bir kaçının onu ve annesini aşağıladığını duymuştu.İşte birinden nefret etmek için bir sebep daha...

'İnsanlar ona karşı acımasızdı,bari Doğanın Ruhları insaflı olsaydı' diye düşündü Gwyndolyn içinden ama neyse ki Doğanın Ruhu fazla acımasız değildi.Ona destek çıkan ve onu koruyan ruhlarda mevcuttu

Gwyndolyn üzerindeki yorgunluğun hafif hafif yok olduğunu fark etti.Az önceki fısıltılar yerini Gwyndolyn'in anlamdıramadığı melodik bir sese dönüştürmüştü.Sesler sanki bir ninni gibi onu uyutmaya çalışıyordu ve her bir tınısı Ormanın içindeki bir sese aitti.Kuş Cıvıldaması,Suların şırıltısı,Ağaçların rüzgar estiğinde yapraklarından çıkan ses gibi...

Gwyndolyn,ellerinden destek alarak hafiften ayağa doğru kalktı ve dizlerinin üzerime oturdu.Yaşlı Orman Ruhunun meditasyon yaptığını fark etti

"Şanslısın,Genç Gwyndolyn.Doğanın ta kendisi seni pek fazla sevmiş"

Gwyndolyn gözlerini devirdi ve öfkeyle bir nefes verdi

"Evet,O kadar sevdi ki neredeyse beni korkudan öldürecek derecede baskılayıp kulaklarım patlayacak derecede konuştu"

Yaşlı Orman Ruhu kahkaha attı ve gözlerini açtı.Ayağa doğru kalktı,Gwyndolyn'in kalkması için elini uzattı.Gwyndolyn onun elini tutarak kalktı ve sonrasında ise yan yana durarak birlikte yürümeye başladılar

"Doğa tam olarak tekin bir varlık değildir Genç Gwyndolyn.Değişken bir varlıktır.Sana belki şefkatli davranır ya da belki de seninle aşağılayıcı bir üslupla konuşmayı tercih eder belki seninle bilgece konuşur belki de sana sadece aptal rolü yapar hiç bilinmez.Bu onun kendini koruma şeklidir"

Gwyndolyn,bütün bu konuşmaları dikkatle dinlemişti.Belliydi zaten hem onu aşağılayıp hemde ona şefkat göstermesi...Bu durum Gwyndolyn için her ne kadar iç açıcı olmasa da nedensizce rahatlatıcı hissetirmişti 

Tıpkı anne şefkati gibiydi her ne kadar bazı kısımlarında aşağılayıcı olsa da ancak Gwyndolyn kendi annesinin,onu ve kardeşini dövmekten yana bağırırken onları aşağıladığı zamanlar olmuştu.O yüzden rahatsızlık verse de bir o kadar da huzur veriyordu

"Beni her ne kadar korkutsa da bir diğer yandan annem gibi hissettirdi...Bir daha asla onu hissedemeyeceğim annem..."dedi Gwyndolyn

"Doğa her ne kadar karmaşık ve anlaşılmaz bir varlık olmasına rağmen aşırı derecede çocuklarına karşı korumacıdır da.Hiç Doğa Ana tabirini duymuş muydun?"

"Genelde ona Şeytan olarak seslenilirdi"

"Doğru...İnsan Masalları..."

İkisi arasında kısa süreliğine bir sessizlik oldu.Gwyndolyn,Köye yeniden girildiğinden dolayı çevrede dolanan ve iş yapan Orman Ruhlarına doğru bakmaya başladı

Aralarından bir kaçının bir testi içerisindeki suyu havaya kaldırıp bir sağa bir sola doğru oynatarak büktüğünü fark etti.Yaşlı Orman Ruhuna doğru döndü

"Onlar gibi Su ile bir yetenek geliştirebilir miyim?"

Gwyndolyn,heyecanlı bir biçimde su ile oynayan ruhları gösterdi.Yaşlı Orman Ruhu ilk önce su ile oynayanlara sonrasında Gwyndolyn'e doğru bakmaya başladı.Yüzünde alaycı bir gülümseme belirdi ve gözlerini hafiften kıstı

"Bakıyorum bu güç işlerine merak salmışsın"

Gwyndolyn sanki gafil avlanmışcasına olduğu yerde durakladı ve gözleri fal taşı gibi açıldı.Dudakları titrerken olduğu yerde kıpırdanmaya başladı

"Ben merak salmadım! Ben- Şey- Ahh! Boşver!"dedi Gwyndolyn ve her zaman ki gibi kaşlarını çatarak yere doğru bakmaya başladı.Yanaklarını da hafiften şişirdi

Yaşlı Orman Ruhu hafiften kıkırdadı ve Gwyndolyn'in sırtına dokunarak onu hafiften ileriye doğru ittirmeye başladı

"İsteğin mümkün ancak üzerinde fazla çalışman gerekecek.Hemde öyle kolay kolay elde edebileceğin bir şey değil bu.Kendinle barışık olman,içindeki tüm korku ve kötülüklerden uzak durman ve Doğanın ta kendisi tarafından seçilmen gerekir.Yani demem o ki mümkün ancak imkansıza yakın"

"Yani imkansız"

"İmkansız değil mümkün ancak bunu elde edebilmek imkansız"

"Aman neyse!"

Yeniden bir sessizlik...

"Peki...Ben bir Vahşi Cadıyım.Gücüm tam olarak ne üzerine?"

"Kutsal Mekanda yaptığın yetenek Doğa üzerineydi.Bir anda çimenlerin üzerinde çiçekler açtırdın ve çiçeklerin kokularını salgılamada temel etmen oluşturdun.Sen bir Toprak Elementine sahip olan bir Vahşi Cadısın ancak Ateş Elementine de sahipsin"

"Hani tüm Elementlere sahip olmak imkansızdı.Bende hem Ateş hemde Toprak var"

"Hepsine sahip olmak imkansız.1 ya da 2 tanesine sahip olmak gayet normal.Vahşi Cadıların çoğunda 2 Elementi kontrol etme gücü var"

"Ya..."

Gwyndolyn son kez şansını denemek istedi ancak Doğanın kuralı,Doğanın kuralıdır ve buna engel olabilecek ya da değiştirebilecek bir güce sahip olmadığını biliyordu

Sonunda Gwyndolyn ve Gregory'nin kaldığı Ağaca geldiklerinde ise Yaşlı Orman Ruhu durdu ve Gwyndolyn'in omuzlarından tutarak ona doğru gülümsedi

"Pekala,Genç Gwyndolyn.Bugünlük burada bitirelim.Yarın 2 gücün üzerinde çalışırız.Doğanın Ruhu seni fazlasıyla yormuş olmalı.İyice dinlen,Akşam yemeği vakti geldiğinde Torunlarımdan birini göndereceğim.Kardeşinle inersiniz.Torunlarım sizi yemek yediğimiz bölgeye getireceklerdir"

Gwyndolyn sadece başını olumlu anlamda salladı.Yaşlı Orman Ruhu son bir kez Gwyndolyn'e baktı ve hafifçe gülümseyerek yavaşça başını bir kez yukarı ve aşağıya doğru oynattı.Sonrasında ise Gwyndolyn'in yanından uzaklaştı.Yaşlı Orman Ruhu uzaklaştıktan sonra tıpkı diğer ağaçlarda da olduğu gibi,ahşap merdivenlerin üzerinden kendi bulundukları odalarına doğru tırmanmaya başladı.Gwyndolyn her ne kadar bacağı fazlasıyla ağırsa da tırmanmak zorundaydı.Yaşlı Orman Ruhu ile sohbeti o kadar güzel geçmişti ki bacağının ağrısını ve morluğunu bile unutmuştu

Sonunda odasına vardığında Etraftaki sessizlikten ötürü Gregory'nin gelmediğini fark etti 'Muhtemelen o iki Orman Ruhu ile atış talimi yapıyordur' diye geçirdi içinden

İyi en azından Gwyndolyn kısa süreliğine de olsa birazcık kafasını dinleyebilecekti.Gregory bazen aşırı derecede gürültülü olabiliyordu

Uzanmak için yatağa doğru yürüdü ve yerde sönmüş mumu fark etti.Her ne kadar canı 'şu an onunla uğraş' dese de Gwyndolyn yorgunluğu sayesinde bu düşüncesini bastırarak yatağa doğru atladı ve kendini uykunun kollarına bırakıverdi

...

Beyaz Cadı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin