Gregory yeniden Gwyndolyn'in elini tuttu ve birlikte Köye doğru gitmeye başladılar.Gregory,Gwyndolyn'in elini tutarken neşeli bir şekilde mırıldanıyordu
Gwyndolyn ise kendini enteresan bir biçimde garip hissediyordu,Hayır hasta veya bayılacak gibi değildi sanki içinde bir şey varmışta çıkmak istiyormuş gibi hissediyordu.Hayır kusmuk gibi de değildi
Bambaşka bir şeydi...
"Gwen,Eğer yine kendini hasta hissedersen bana söyle eve gidelim.Annem bir şey demez!"
Gregory'nin neşeli sesi,Gwyndolyn'i düşüncelerinden ve garip hissinden ayırmıştı.Bakışlarını,ona doğru her zaman ki neşeli bakan kardeşine doğru çevirdi ve yorgun bir ifade ile gülümsedi
"Sağ ol..."
Gwyndolyn ve Gregory en fazla 5 dakika sonra köye varmışlardı.Köyden biraz uzakta yaşadıkları hâlde buraya gelmeleri fazla uzun sürmüyordu
Onlar köye gelir gelmez her zaman ki gibi çevrede bulunanlar sessizce dedikodulara başladılar.Her ne kadar bu dedikodular Gwyndolyn'in duyamayacağı kadar sessiz olsa da Gwyndolyn ne olduğunu az çok tahmin ettiği için içini derinlemesine bir öfke kapladı
Nefret ediyordu herkesten.Hemde fazlasıyla nefret ediyordu! Aşırı yargıcı olmaları ve onların tarafını hiç dinlemeden bütün şeylere karar vermelerinden nefret ediyordu
O kadar anlayışsız ve bencillerdi ki sırf bir karar yüzünden ailesini şeytana çevirmişlerdi...
Gwyndolyn sessizce 'umarım bu köyde korkunç bir yangın olur da hepinizin o solucan deliklerini diri diri yakar' diye geçirdi içinden
Bir anda gelen bir çığlık sesiyle Gwyndolin gözlerini açtı
Yakınında bulunan evde yaşayan genç bir kız,taştan fırını yakmaya çalışırken elindeki örtüyü ve örtüyle birlikte elini yaktığı için ufak bir çığlık atmıştı
Beyaz renkli kumaş yerde cayır cayır yanarken,Kızın annesi evden çıkarak kızını azarlamaya başladı
"Eleanor! Sana daha kaç kere dikkat etmeni söyleyeceğim?! Bu yaktığın kaçıncı kumaş?"
"Birden alev aldı! Yemin ederim dikkat ediyordum"dedi Eleanor çaresizce
Bu olay Eleanor ve annesi arasındaki bir tartışmaya dönünce köy halkı,yeniden umursamadan işlerine devam etti.Gwyndoyn ve Gregory'de onları umursamadan Köyün açık alanına doğru yol almaya devam ettiler
"Ne kadar dikkatsiz.Bir bebek bile ondan daha iyi yaparlardı Gregory birazcık alaycı bir tavırla
Gwyndolyn ise yeniden düşüncelere dalmıştı,Köyün yanmasını dilediği anla birlikte,Eleanor'un elindeki kumaşı yakması bir olmuştu.Kumaş,fırın daha hiç alev almadan bir anda cayır cayır yanmaya başlamıştı
Gwyndolyn,bunu belki de bir tesadüf olarak düşünebilirdi ama işin enteresan tarafı ise bu olay olduktan sonraki hissin aniden yok olmuş olmasıydı.O içinde çıkmayı bekleyen his,bunu dileyip gerçekleştiği anda sanki ısınan sudaki buhar gibi havada süzülerek yok olmuştu
"Gwen...Gwen...Gwen!"
Adının üç kez seslenilmesi ile Gwyndolyn kendine geldi ve kardeşinin elini tutmadığını fark etti.Bir panikle arkasına döndüğünde Gwyndolyn,Gregory'nin boş standlarının önünde beklediğini gördü
Gwyndolyn'in içinde bir rahatlama belirirken.Düşüncelerini yeniden 'tesadüfler' kelimesini bahane ederek yok etti ve fazla düşünmemeye karar verdi
Gregory,Gwyndolyn'e doğru durduğu yerden şaşkın şaşkın bakarken Gwyndolyn hiçbir şey çaktırmadan bir şimşek hızıyla Gregory'nin yanına doğru gitti.Elindeki sepeti birazcık seri bir hareketle yere bıraktıktan sonra,standın üzerindeki bej renkli kalın kumaşın iplerini çözdüler ve iplerle birlikte kumaşı yere attılar ve sonrasında ise sepetin içerisindeki yiyecekleri dağıtmaya başladılar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Cadı
FantastikBabası,O daha 10 yaşındayken öldükten sonra,12 yaşındaki Gwyndolyn'in hayatında sadece Küçük Erkek kardeşi Gregory ve Annesi kalmıştır. Gwyndolyn,zaten günden güne fakirleşen ailesine,yağ yaparak ve meyve-sebze satarak ailesine katkıda bulunur ancak...