7. BÖLÜM

338 36 18
                                    

Durağa gelmiştik telefonum çalmıştı hemen açtım.

"Alo"

"Alo Jisung bey ben kırılan camınız için aramıştım. Benim işim biraz uzadı da saat 19.00'ye yakın gelebileceğim sorun olur mu?"

"Sorun değil bekliyorum."

Otobüs gelmişti. Otobüse bindik, camcının gelmesine tam 1 saat vardı. Bende bu 1 saat dolana kadar Felix'e geçtim. Eve gelmiştik , kabanımı çıkardım telefonumu masanın üzerine koydum ve biraz soluklandım telefonuma yine mesaj gelmişti.

0**********
Bilinmeyen numara

Bana olan borcun çoğaldı seninle işimiz çoookk uzun olucak.

Elimde telefon sanki çakılı kalmış gibiydi. Bende aynı zamanda koltuğa çakılı kalmış gibiydim. Donup kaldım tepki bile verememiştim. Galiba fazla ümitlenmiştim..... Yüzeye yükseldiğimi
Sandığım bataklığa iyice gömülmüştüm artık......
O sırada Felix telefonu elimden çekip aldı. Ben ise hala tepki veremiyordum.

"Jisung bişey mi oldu gözünü bile kırpmadan baktığın şeye bir de ben ba-"

Gördüğüm şey ile şok olmuştum ağzım açık kalmıştı elimle ağzımı kapattım. Bu kişi kimdi? Ne demeye çalışıyordu? Jisung'un babasının diğer borçlarını bu kişi mi ödemişti? İyi miydi? .... Kötü müydü? Jisung'a bir şey olmasından artık aşırı derecede tedirgin oluyordum benim de tek başıma Jisung'u korumaya gücüm yetmezdi ki? Anlaşılan o ki bu kişi kötü biriyse Jisung'la ciddi bir şeakilde uğraşacaktı......

"Jisung bir şey söyle korkutma beni bak istersen hep bende kal birlikte oluruz en azından tek kalmazsın."

"Şssh kötü düşünme iyi düşünelim Jisung."

"Durum ortada ama ...."

Haklıydı ama bende ağzımdan çıkanları zar zor toparlıyordum . Patavatsızlık yapıcam diye ödüm kopuyordu. Sadece ona iyi şeyler düşündürmeye çalışıyordum. Elimden fazlasının gelmesini isterdim ama .....

"Felix benim burada kalmam bile doğru değil yani seni tehlikeye atmak istemiyorum ya sana bulaşırlarsa senin de peşini bırakmazlarsa bu adamların geri adım atacağı yok sana zarar verirlerse kendimi asla affetmem."

"Jisung endişeni anlıyorum ama aramızda 1 sokak var. Tamam 1 sokak ta belki fazla bı uzaklığı yok ama ben seni yalnız bırakmak istemiyorum bana bişey yapmazlar bu adamlardan ben borç almadım, konuşmadım seninle kardeşten öteyiz o konu çok ayrı ama kardeş vesayre bir kan bağımız ve akrabalığımız
Olmadığı için benimle işleri yok yani sen içini ferah tut bana bir şey yapmazlar. Senin yanında olucam.

"Sağol.....Felix hayatımdaki tek iyi kişi sensin bana babamın ve annemin yapamadığı anneliği ve babalığı yaptın benim ailem oldun senin yaptığın iyiliklerin hiç bir tanesini aklımdan çıkarmayacağım bana aile olup eksiklerimi tamamladığın için teşekkür ederim."

"Bende teşekkür ederim böyle iyi bir oğlum olduğu için"

Hiç gülesim yoktu ama beni güldürmüştü. O aynı zamanda beni güldürme uzmanıydı.

"Felix saat 19.00'ye geliyor artık eve gitsem iyi olucak camcı gelmek üzeredir."

"Tamam cam hallolmassa muhakkak gel Jisung  bekliyorum dikkat et."

"Tamam"

Hemen üst sokağa çıktım ve hızlıca apartmana girdim kapıyı açıp içeri girdim. İçerisi derin dondurucu gibiydi. Yüzüme çarpan soğuk ile irkildim. Kabanımı üzerimden çıkarmadım odama gidip kapımı kapattım. Yatağıma geçip yorganı boğazıma kadar çektim. Camcı gelene kadar telefonumda takıldım.

15 dakika sonra

Kapı çaldı yorganın altından çıkıp kapıya ilerledim kapının deliğinden bakıp camcı olduğunu gördüm ve kapıyı açtım.

"Kırılan camınız hangisi?"

"Mutfak camı şöyle buyrun."

"Hımm baya da büyük bir bölümü kırılmış....."

"Hallolmaz mı?"

"Yoo halledilmiycek bir şey değil Jisung bey ama ben bugün ölçü alıyım. Bu camın yapılması 3-4 günü bulur. Bu en erken süre ben cam yapıldığında size haber vericem."

"Anladım iyi günler."

Burda kalmam imkansızdı havalar henüz burda kalabileceğim kadar iyi gitmiyordu hatta yağmur bile yağıyordu. Kapımı kilitleyip Felix'e gittim.

*Zil*

Jisung gelmişti kapıyı açtım.

"Ne var ne yok cam halloldu mu?"

"Malesef hallolmadı en az 3-4 gün sürermiş öyle söyledi ölçü aldı cam olduğu zaman haber verecekmiş."

"Ne güzel işte bende tek kalmam. Hadi sen üzerini değiştir ben de bize atıştırabilceğimiz bir şeyler hazırlıyım."

"Tamam ben üzerimi değiştirip geliyorum."

Bir şeyler atıştırdıktan sonra benim olmadığım zamanki notları Felix bana anlattı. Biraz da asıl ilgilenip asıl düşüneceğim konu ile ilgilenmek derslerimle ilgilenmek beni rahatlamıştı. Tekrar yaptıktan sonra biraz vakit geçirdik ardından odamıza çekilip uyuduk.

Sabah

Saat 08.00'i gösteriyordu çok susamıştım. İstemeyerek de olsa mutfağa gidip su içtim. Odama geldim ve biraz daha uyuycaktım çünkü hala uykum vardı. Biraz daha uyudum. Uyandığımda saat 13.00'ı gösteriyordu. İlk defa bu kadar çok uyumuştum. Her zamanki gibi kalktığımda Felix kahvaltı hazırlıyordu. Bende üzerimi değiştirip banyoya girdim. Rutin işlerimi halledip çıktım. Bugün Felix ile ders çalışma günü yapıcaktık ben bayadan beri derslerimi aksatıyordum. Bunun babamın yokluğu ya da başıma gelenlerle bir ilgisi yoktu. Başıma gelenler babam Hayattayken de geliyordu. Babam Hayattayken de hayatım düzensiz, karmakarışık ve ders notlarım düşüktü. Şimdi de babam olmamasına rağmen hala bir türlü babamın pisliklerinden dolayı düzene girmemişti. Bazen düşündüğümde üniversiteye kadar okumuş olmam bile bana bir mucize gibi şaka gibi geliyordu. Mutfağa geçtim.

"Günaydın Felix"

"Günaydın Jisung otursana"

Masaya geçtim Felix ile birlikte kahvaltı ettik. Daha sonra salona test kitaplarını alıp test çözdük.

Oy verip yorum yapmayı unutmayın

Baybay😽♡♡♡

DEBT/MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin