7. BÖLÜM ANLAŞILMAYAN KONULAR

13 2 0
                                    

Her olay birbiri ile bağlıdır. Hatta bu bağ bazen o kadar ince olabilir ki fark edemeyiz bile. Kafam çok karışmıştı. Kendimden bile şüphe etmeye başlamıştım. Buradaki bağı çözemiyordum. Çekmecem de Aylin'in saatlerdir aradığı mektup vardı. Aylin'e ne diyecektim? "Senin aradığın mektup cebimden çıktı. Neden orada bilmiyorum? " diyemezdim. Hem bu mektup Aylin'e yardım eden çocukta olması gerekmiyor muydu? Çekmecemi görmeyecek şekilde yana döndüm. Uyumak istiyordum. Tüm gün boyunca bulmak istediğim mektuba şuan keşke bulmasaydım diyecek durumdaydım. Dudağım yana doğru kıvrıldı ve beynimde ki bir ton soruyla uykuya daldım

Aylin'in Anlatımıyla...

Sabah herkesten erken uyanmıştım. Bir saattir kendi başıma zaman geçirmeye çalışıyordum ama çok sıkılmıştım. Odamdan dışarı çıkmak için kapıyı açtığımda elini kapıya vurmak için kaldırmış Anıl'ı gördüm. Anıl'ın yüzü bembeyazdı. Dün geldiğinde de bana bir şey söylememişti. Anıl diye mırıldandım ve geçmesi için yana kaydım. ortam bir anda gerilmişti.İçeri geçmek yerine tam karşımda durdu. Simsiyah gözlerinde bir çok duygu vardı. Elini cebine attı ve bir kağıt çıkardı ve bana uzattı. İçinde yazanlar mı onu üzüyordu? Hırıltılı bir sesle oku dedi. Sesli bir şekilde okumaya başladım.

Güzel Kızım Aylin'ime;

Canım yavrum bu mektubu şuan okuyorsan kafanda yüzlerce sorun vardır. Yavrum bunları yazmak benim için ne kadar zor olsa da sana bildiklerimi söylemem gerek. Gücüm eskisi gibi yerinde değil bu yüzden çok az bilgiye sahibim. Hatırlıyor musun yavrum ? Bir gün akşam yemeğine gelmiştim size ve biraz erken ayrılmıştım. Hatta 10 dakika ancak kalmışımdır. Yavrum oradan ayrılma sebebim mide ağrısı falan değildi. O gün size gelirken bahçede babanın sesini duydum. yemeği dışarıda hazırladığınızı düşündüm ilk başta fakat biraz yaklaşınca babanın bir adamla konuştuğunu duydum. O adama "Patronun bir daha benim işlerime karışmasın yoksa canıyla öder." dediğini duydum . Adamda " sende sevdiklerinle " demişti. Canım yavrum inan ki orada kalbime öyle bir ağrı girdi ki nefes bile alamadım uzaklaşmak zorunda kaldım. Şuan aklında ki sorunların cevabı babanda. Fakat ben oğlumu iyi bilirim yavrum kolay kolay kimseye her şeyi açıklamaz. Aylin'im yavrum ne olur kendine çok dikkat et. kalbin sıkıştığında göğe bak çünkü seni orada izliyor olacağım ve yavrum bu yolun artık dönüşü yok. Ya kazanan olacaksın ya da kaybeden ama ben hep senin yanında olacağım.

SENİ ÇOK AMA ÇOK SEVEN BABAANNEN

Donakalmıştım. Bu nasıl olurdu? Ben bu yaşıma kadar normal bir şekilde ailesi ile zaman geçirmeye çalışan kızdan fazlası olamamıştım. Şimdi fark ediyordum da ben toz pembe bir dünyanın içinde büyümüşüm. En büyük sorun onlarla vakit geçirememek sanmıştım. Hafif bir şekilde kıkırdamaya başladım. Daha sonra bunlar kahkahlara dönüştü. Anıl bana korkulu gözlerle bakıyordu. Benim kolumdan tuttu ve yatağıma götürdü. Şimdi de hem ağlıyor hem gülüyordum. Bir kaç dakika sonra ne gülecek gücüm kaldı ne de ağlayacak. Anıl da arada hem saçlarımı okşuyor hem de göz yaşlarımı siliyordu. İçerde ki sessizliği bölerek "Hep onların hasta oldukları için öldüklerini düşünmüştüm. Yanılmışım." başımı sağ sola salladım ve hıçkırıklarla karışık bir şekilde " Onlar bir hiç uğruna öldüler." dedim. Ağlamam şiddetlenmeye başlamıştı . Anıl anlımdan öptü ve "Kimse hiç uğruna bir şey yaşamaz ya da yaşatmaz." dedi. ÜstüBeme yorganımı örttü ve tam dalmaya yakınken kulağıma " Ben her zaman senin yanında olacağım." dediğini duydum.


************

Yeni bölüm geldiiii. okuyan herkes yazılı zamanında olduğum için önümüzde ki hafta bölüm atamayabilirim ve kısa kısa bölümler attığımın da farkındayım. Elimden geldiğince uzun bölümler atmaya çalışıyorum. Bu sorunla da ilgileniyorum en kısa zamanda bölümleri uzatırım umarım. TAKİPTE KALIIIINNN









Kayboluşun EşiğindeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin