7. BÖLÜM; Kayıp Ceset

31 2 0
                                    

Defne ile şok içinde birbirimize bakarken "Ay, Meyracığım!" Diyerek peçete ile yanıma koşturan Gönül hanıma döndüm. Defne ile yüzümüz simsiyah olmuştu. Bunun kahveyi püskürttüğümüzden olduğunu anlamak hiçte zor değildi. Şok içindeydim. Yakup'un Gönül hanıma yüzünü buluşturarak baktığını gördüm.

Yakup'a katılıyorum diyemeyeceğim çünkü peçete ile yüzümü temizleyen, imdadıma yetişen kadına şu an çok muhtaçtım.

Defne'ye baktığımda o da şok içindeydi fakat Gönül hanıma öldürücü bakışlar atıyordu. Yanında peçetesi olmayan Defne yüzünü koluna sildi.

"Senin ne işin var burda?" Dedi Defne sitemkar bir şekilde.

Yakup ile Defne hararetli bir tartışmaya girdikleri sırada gözüm onu buldu. Bu lojmanda, bankta karşılaştığım o adamdı. Gözlerinin içine baktıkça zihnimde bazı görseller canlanıyordu ancak ne olduğunu hâlâ kestiremiyordum. O da bana sorgular bir şekilde bakıyordu. Sanki, burda ne işin var der gibiydi siması.

Suçlu gibi durduğumu hissettiğim de karşımda duran heybetli adama gülümsedim. Kocaman cüssesiyle gelip yanıma oturduğunda neredeyse yapışık ikiz gibi durduğumuzdan dolayı hafifçe kenara kaydım.

"Ben Meyra." Dedim cesaretle. Aptal ben!

Bir süre bir şey demediğinde, "Adını söylemeyecek misin?" Diye sordum.

Hayır Meyra, ne bu sende ki aptal cesaret?!

Yandan bana bir bakış attığı sırada Defne ve Yakup'un ardından da Gönül hanım ve Durdane hanımın çıktığını gördüm. Nereye gidiyorlardı acaba?

"Barlas." Dediğinde bir kez daha şok oldum. Bugün her şeyin beni bilerek bulmadığına emin miyiz?

"Nasıl Barlas?" Diye sordum.

"Bildiğin Barlas." Dedi ellerini önünde birleştirirken.

"Barlas olan Barlas mı?" Diye saçma mı saçma bir soru yönelttim.

Biri beni susturabilir mi? Acayip saçmalıyorum.

Bu sefer sorgulayan bakışları tam olarak bana döndü. "Barlas olan Barlas."

Uzun bir süre boyunca yaşadığım şoku atlatmaya çalışırken sessizlik bitmek bilmeyen bir oyun gibi sürdü. En sonunda bir saçma soru daha yönelttim emin olabilmek adına.

"Koral olan Barlas mı?" Dedim çekinerek mırıldanırken.

Başımı öne eğmiş tırnaklarımla oynarken verdiği derin nefes sesini duydum. Kesinlikle bıkmıştı. Daha ilk dakikalarda nasıl kendinden bıktırdın be kızım!

"Koral olan Barlas." Dediğini işittim bu sefer.

Şu an utançtan kıpkırmızı olmuş olabilirdim.

Bir anlık gelen dürtüyle aniden kafamı ona çevirdim. "Bak çok saçma sorular sormuş olabilirim," Yüzüne onay almak için baktım fakat bana bakmıyordu. Bir süre bana bakmasını bekledim ama yine ve yine bakmadı. Kolunu dürttüm. "Hey, sana diyo-" Aniden bana kehribar bir çift göz ile sus pus oldum. Midemde bir bulantı hissettim ama öyle kusmak anlamında değil. Kasırgalar kopar ya hani. Hah! İşte öyle bir bulantı.

MELDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin