"kanlı beden, tarifsiz acılar"

130 18 56
                                    

-The world was on fire and no one could save me but you-

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-The world was on fire and no one could save me but you-

Lütfen yorum atmayı unutmayınız! Keyifli okumalar dilerim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Lütfen yorum atmayı unutmayınız! Keyifli okumalar dilerim.🫶🏻

-

Minho yerdeki bedene koşmuştu. Hyunjin'in sadece sırtında pençe izlerinden oluşan kanlar varken seungmin vücudun her bir tarafında kanlar akıyordu buna rağmen karşısındaki yaratığı öldürmek için pes etmemişti. Prens minho, seungmin azmine hayran kalmıştı şovalyeleri çağırmış ve seungmini sırtlayıp mağaradan uzaklaşmışlardı. 

Prens minho ağlamamak için zor duruyordu böyle olsun istemezdi. Yıllardır aynı şeyler oluyordu her seferinde aynı suçluluk ile gözyaşları döküyordu. Çocukluğundan beri kendisi uğruna yüzlerce şövalye,muhafız, köylüler,halkından insanlar ölmüştü. Ellinde iki farklı bedenin kanları vardı yıllardır alışamıyordu her seferinde gözyaşları içerisindeydi,ne kadar sert görünüme sahip olsada kendisinden dolayı birilerinin zarar görmesine dayanamıyordu. Elline bulaşan iki farklı bedenin kanına bakıyordu. Şovalyelerden seo prensi dürtüyor,kendine gelmesini söylüyordu. Normal şartlarda kimse prense tokat dahi atamazken seo sert tokadını geçirmişti. Prens kendine gelirken bay seo konuşmuştu;

"Yapabileceğin en mantıklı şey buydu,kusura bakmayınız. Atınıza binmelisiniz güneş batmadan saraya varıp tedaviye başlanması gerekiyor.köylü oğlan pek iyi durmuyor hyunjinde aynı şekilde."

Prens minho bir şey dememiş direkt atına binmişti. Hyunjin halen kendindeydi fakat seungmin aynı durumda değildi fazlasıyla kan kaybetmişti ayık dahi değildi. Yaralı bedenleri ayrı ayrı atlara düşmeyecekleri şekilde ayarlayıp,iki atında başında bir başka şövalye koymuşlardı böylelikle yaralı olan ikili daha güvendelerdi. Mola vermeden,yoldan sapıtmadan,en kestirme yollardan geçip saraya varmışlardı. Hekim Chan gördüğü görüntü üzerine ağzı açık kalmıştı hyunjin evden ayrıldığında sapasağlam ayakta iken şimdi kanlar içerisindeydi. Her ne kadar korku, endişe duysada önceliği seungmin olmuştu onun durumu daha ağırdı, hekim olmak bunu yapmayı gerektiriyordu. Seungmin üstündeki her şeyi bir çırpıda yırtmıştı. Hekim seungmin ile ilgilenirken, hizmetlilerden Felix gelmişti. Hyunjin yaralandığı haberini alır almaz soluğu hekimin yanında bulmuştu.

two sides of the came coinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin