Bölüm 20 - Bilinmezlikler

72 6 13
                                    







Günler sonra polis departmanı..
(Yazarın anlatımıyla)




Komiser Alp adımlarını daha da hızlandırmış arada bir iki kişiye çarptığını umursamadan Komiser Arda'nın odasına doğru hızla ilerliyordu. Koridorun sonuna gelince karşısına diğer meslektaşı olan Cansu çıkmış ve gülümseyerek Alp'e selam vermişti.

"Hey, nereye böyle hızlı hızlı?" diye sordu Komiser Cansu.

"Acelem var."
Alp onu umursamadan yanından geçerek artık koşma dercesine gelmişti. Bulduğu bu önemli bilgiyi en yakın dostu Ardayla paylaşması gerekiyordu. Sevinç verici bir haber miydi tartışılır. Fakat onları korkutacak hatta onları daha da çıkmaza sürükleyecek bir haber olduğu aşikârdı.

Nihayet Arda'nın kapısının önüne varınca hiç beklemeden tekme atarak içeriye daldı Alp. Komiser Arda şaşkınca bakışlarını bilgisayardan alarak odasına dalan Alp'e çevirdi.

"Çok kötü bir şey oldu!" diye odaya girdi Komiser Alp.

Komiser Arda onun bu söylediğine göz devirdi ve homurdanarak bilgisayarına döndü tekrar.

"Bu yaptığını maaşından keseceğim."

Alp sinirle kapıyı ardından kapattı ve Arda'nın oturduğu masaya yaklaşarak elinde tuttuğu zarfı önüne fırlattı. Arda kafası karışmış bir halde bir Alp'e bir de önünde duran zarfa baktı.

"Ne bu?"

Alp tek kaşını havaya kaldırdı.

"Aç da kendin gör." diye emretti.

Arda zarfı açtı ve içinden çıkan bir kaç fotoğrafa anlamsızca baktı.

Karanlık, ormanlık alanda çekilen kesik bir parmağın farklı açılarla fotoğraflanmış halleriydi bunlar. Alp kendine bir sandalye çekti ve Arda fotoğrafları incelerken anlatmaya başladı.

"Üç gün önce bir evin arka tarafında, ormanlık alanda kesik bir yüzük parmağına rastlanmış. Bir ihbar üzerine gittik. Gören kişiler bizi aradı ve sen yokken bir polis ekibi yolladık araştırma için. Parmak zor bulunmadı biliyor musun? Ulu orta yerdeydi. Sanki biri birin onu kolayca farketmesi için oraya bırakmış gibiydi."

Arda kaşları çatık bir şekilde Alp'i dinliyordu. Alp, Arda'nın tepkisizliğinden sıkılmış olacak ki "Anlamadın mı?" diye sordu yüksek bir sesle.
"Kesik bir sağ yüzük parmağı bulduk diyorum sana!" deyince o an Arda'nın kafasına dank etti her şey. Kaşlarını kaldırarak baktı Alp'e.

"Önceki kurban.." diye mırıldandı kendi kendine Arda.

Alp, onu onaylar bir şekilde kafasını salladı.

Haftalar önce buldukları, kıyıya vurmuş cesetin bir uzuvu kayıptı. Sağ elinin yüzük parmağı..
Şimdiyse ormanlık alanda yüzük parmağı bulunmuştu.

Arda gözleri parıldarcasına Alp'e baktı. Fakat Alp'in bakışları hiç de iç açıcı değildi.

"Ee o zaman işimiz kolaylaştı.." demişti ki Komiser Alp onun sözünü kesti.

"Maalesef. Bulunan uzuv kıyıya vurmuş cesede ait değil Arda." demişti ki Arda büyük bir şaşkınlık yaşadı. Dona kaldı. Hiçbir şey söyleyemedi.

Alp devam etti.

"DNA'lar uyuşmuyor. Yani bu demek ki ikinci bir ceset daha var. Bu seferki de bir kadın. Katil sanırım bizimle oyun oynuyor. Üstelik uzuvun bulunduğu ormanlık alan hangi evin arkasında biliyor musun?" diye sordu Alp.

KÂBUSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin