GUNS OF THE MOSCOW I [Omegaverse]

25🔞

Dimitri gözlerini yummuyordu,aksine öyle bir bakıyordu ki sanki mest olmuş gibiydi.
Göğüsüme üç parmağı ile dokunup beni geri yatırdı.

İki parmağını içime itti,saat,yaptığımız yer hepsi aynıydı.
Her şeye sanki bu kurşun,kesik ve derin yaralara atılan dikişlerden öncesine ve Rusaya'ya ilk geldiğim zamanlara dönmüştü.

İçime yavaşça kendini itti,sırtına sertçe tırnaklarımı geçirdim.
Kulağımı ısırdı ve içime itmeye devam etti,eskisi gibi değildi haraketleri acıtmaktan çekinir olmuştu.

"Bundan sonra sen ne istersen o olacak Mihail."

Sasha eşinin gözlüklerini çıkardı ve bir kenara koydu.
Ellerini altında ki Alaskin'in bellerine koydu ve vücuduna boydan boya izler bırakmaya başladı.

Alaskin ellerini Dimitri'nin ensesine doladı ve ona hiç bir zaman bakmadığı bir pencereden baktı.
Önceden aynı gözler ile gördüğü Dimitri soğuk,nefret,kin ve rekabet ile dolup taşan görünümü yerine şimdi sıcak ve sevgi dolu biri gibi gelmeye başlamıştı.

Alaskin'in içine sıcak bir his doluştu.
Dimitri onu büyük bir istek ile öpüyordu,yavaş haraketleri Alaskin'i hiç bir zaman tekrardan tadamayacağı bir duyguya boğuyordu.
İkisi de birbirine tekrardan aşık oluyordu.
Dimitri'nin eli rafta duran alkol şişelerine kaydı.

Daha fazla kendini zehirlemenin gereksiz olduğunu,mütemadiyen sarhoşluğa artık ihtiyacı olmadığını fark etti.
Alaskin'i kucağına alıp onu sardı,onu yukarı çıkarırken gözlerini gri irislerden ayıramadı.
Yatak odasına vardıklarında Dimitri feromonunu yaymaya başladı.

Hiç koklamadığım kadar yoğun kokuyordu,nefes almamı zorlaştırmaya başlamıştı.
Bu doğal bir afrodizyak gibiydi,kokusu beni uyuşturuyordu.
Onun bu hallerine alışık değildim,kendimiz yatakta bulmamızı, göz açıp kapatmak deyimi bile yetersiz kalırdı.

Dimitri durmadan boynumu ısırıyordu.
Canımı acıtmaya başladığında kafasını ittim,dudağının kenarı kan olmuştu,parlayan irisleri ile beni süzüyordu.

-Söylesene Alaskin,neden o gün kaçtın?

Hareketleri hızlanmaya başlamıştı,sürekli aynı noktaya vuruyordu.
"Dur,orası olmaz."
Gözlerim dolmuştu,içimi parçalayacak gibi sokmaya başlamıştı,birden bire ne bu kadar çok sinirine gitmişti ki?

Bacaklarımı sıkıca kavradı ve kendini içime kökledi,inlemem ile birlikte gelmişti.
Hareketleri çok sertti içimi parçalıyordu.
Gözlerimi açtığımde gördüğüm şey öfke ve kin dolu bir surattı.
Alkol ona yasak olmalıydı.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Biraz olsun haraketleri yumuşamıştı,durup beni öpmeye çalıştı o esnada ise telefonlarımız aynı anda çaldı,Aleksandra ve Vladimir arıyordu.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Vladimir:
Eşimin evindeydik ve çocuklarım etrafımdaydı,Dimitri bir türlü telefonu açmıyordu.
Lev ve diğerlerini evde bırakıp arabaya bindim,malikane 40 dakika uzaklıktaydı.
Hava hâla karanlıktı,içimi kurcalayan,rahatsız eden bir duygu vardı.
Babam hapisten çıkmıştı ve malikaneye dönüyordu.

140 km hızda gidiyordum,gözlerim arabanın ekranına kaydı saat tam 05.30 olmuştu.
Bu deli tekrardan başkalarına zarar vermiş olabilirdi.

Telefonlarım cevap bulmayınca çağrıyı sonlandırmak için ekrana dokunacağım sırada telefon açıldı.

Telefondaki Alaskin'di ağlamaklı ve telaşlı bir sesi vardı.
"Dimitri'nin alnına yumruğumu geçirdim,burnundan bir,iki damla kan geldi ve sersemledi.. Ne yapacağımı bilmiyordum üç buçuk saattir beni zorluyordu,ilk aramaya başladığından beri."