12. SOĞUK SAVAŞ

243 117 108
                                    

15.05.2001

Gece saat 02.00 olmuştu. Yasin daha yeni eve dönmüştü. Asu ise askeriyeden gelmesini bekliyordu. Derin, Çağlar ve İclal ise uyumuşlardı çoktan.

"Yasin'im." dedi fısıldayan sesiyle. Yasin kafasını çevirip eşini görünce sıcak bir tebessüm oturdu yüzüne.
"Sevgilim..." diye fısıldadı Yasin Asu'ya.

Asu onun bu haline gülümsedikten sonra kollarını Yasin'in boynuna doladı. Yasin de kollarını Asu'nun beline dolayıp boynunu öptü.

"Çok yoruldun mu?" diye sordu Asu.
"Yorgunum. Sen uyumadın mı?" dedi Yasin.
"Seni bekledim. İclal, Çağlar ve Derin saat dokuzda uyudular. Beni de uyku tutmadı." dedi Asu.

Yasin, eşinin bu haline tebessüm edip ayrıldılar.
"Ben çocuklara bakayım." dedi Yasin. Asu kafasını tamam manasında salladı. İlk olarak, Derin'in odasına gittiler.

Yasin içeri girince mışıl mışıl uyuyan kızını görünce içi ısındı. Kızının yatağına oturup saçlarını okşamaya başladı. Asu ise kapı eşiğinde kızının saçını okşayan eşini izliyordu. Yasin yavaşça kızının alnını öptükten sonra odadan çıktı.

"İclal Çağlar'ın odasında mı uyuyor?" diye sordu. Asu onaylayan mırıltılar çıkarttı. Yasin, Derin'in odasının karşısında olan Çağlar'ın odasına girdi.

Odaya girdiklerinde İclal'in ağız kısmının terlediğini, ağzından nefes alıp verdiğini fark etti Yasin. Kaşları çatık bir şekilde ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Kafasını eşine çevirdi, gel manasında baktı. Asu odaya girdiğinde Yasin'e baktı.

"Noldu?" diye fısıldadı.
"İclal hasta falan mı oldu?" diye sordu Yasin.
"Hayır niye?"
"Baksana ağız çevresine Asu. Çocuk ağzından nefes alıp veriyor."

Asu kafasını çevirince İclal'in o halini görünce uyuduğu döşeğe çöktü ve elini alnına koydu.
"Anne." dedi İclal. Asu'nun kafası eşine dönünce endişeyle baktı.
"Kabus görüyor." dedi Asu endişeli sesiyle.

"Anne gitme beni tek başıma burada bırakma..." dedi İclal uykusunda. Annesinin onu terk edişi zihninde travma olarak kaldığını anlamıştı Asu. Sıkıca İclal'in elini tutup okşamaya başladı. Yasin de İclal'in uyuduğu döşeğe oturdu.

İclal daha da hızlı bir şekilde ağzından nefes alıp vermeye başlayınca, Asu korkmaya başlamıştı.
"HAYIR!" diye bağırarak uyandı İclal. Çağlar uyanmıştı korkudan.

"Kızım, İclal." dedi Yasin korkulu bir sesle. İclal kafasını Asu teyzesine ve Yasin amcasına çevirdi. Gözleri dolmuş, dudakları büzülmüştü korkudan. İclal Yasin amcasının kucağına oturup kafasını göğsüne yasladı. Sımsıkı sarıldı korkuyla. Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştı. Sesinin çıkmaması, Derin ve Çağlar'ın için minik elleriyle ağzını kapatıp ağlıyordu.

"Kızım benim. Geçti. Korkma." dedi Yasin.
"A-anne gitti..." dedi çaresizce çıkan sesiyle.
Yasin de, Asu da cevap veremedi. Asu'nun minik kızı o halde görünce gözleri dolmuş, kendini zor tutuyordu.

"Neden ağlıyorsun?" diye sordu Çağlar. Uyandığını fark etmemişlerdi. İclal'in yanına eğilip yanağındaki yaşları sildi. Minik kız, Çağlar'ın bu haline hafifçe gülümsedi.
"Anne." dedi Çağlar.
"Efendim?" dedi Asu Çağlar'a dönüp.

"İclal benim yanımda uyusun mu?" dediğinde Yasin gülmemek için kendini zor tuttu. Asu bakışlarını tekrar minik kıza çevirdi.
"Uyumak ister misin Çağlarla birlikte?" diye sordu Asu.
"Olur." dedi minik kız yordun sesiyle.

Çağlar, babasının kucağında oturan İclal'i elinden tutup kaldırmıştı. İclal, Çağlar'a kıyasla kısa olduğundan dolayı yatağa çıkamıyordu. Yasin ayağa kalkıp İclal'in yatağa çıkmasına yardımcı oldu.

VAVELYA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin