21 canhıraş bir sanat eseri

181 28 3
                                    

"I don't need a hand to hold. Even when the night is cold I got that fire in my soul."

"Bir el tutmaya ihtiyacım yok. Gece soğuk olduğunda bile ruhumda bu ateş yanıyor."

Me, Myself & I ft. G-Eazy & Bebe Rexha

Yakamı bırak artık. Beni rahat bırak. Nefes almak istiyorum. Hayatımdan tekrar keyif almak istiyorum. Mutluluğu hatırlamak istiyorum. Senin yüzünden yapamıyorum. Beni özgür bırak. Halatlarını geçirdiğin ruhumun kanamasını durdur. Yoksa paramparça olacağım. Geride hiçbir parçam kalmayana dek darmadağın olacağım. Yapamıyorum. Dayanamıyorum. Her mutluluk iksirine uzandığımda içine karıştırdığın kurtboğanın mor rengini görmek, ısırgan otunun yakıcı tadını almak istemiyorum. Öldürmeden zehirliyorsun. Karanlığın içime işliyor ve kanatlarımı çürütüyor.

Her saniye bitiş çizgisine bir adım daha yaklaşıyorum. Yaptığın tek şey ise beni ileri doğru itmek. Bu yol yürüdüğüm diğer yollara benzemiyor. Kısa, engebesiz ve düz. Ama bitiş çizgisinden sonrasını göremiyorum. Bu yolu seçmek istemiyorum fakat diğer patikalarda yürüyebilecek kadar enerjim yok. Adımlarım durmuyor. Ne zaman ulaşacağımı bilmediğim bitiş çizgime ilerliyor. Yapabileceğim tek şey ayaklarımı yönlendirmek. Yapamıyorum. İzin vermiyorsun. Asla vermeyeceksin.

Ruhuma doladığın halatları sıklaştıracak ve ruhum parçalara ayrılmadan saliseler önce duracaksın. Acı çekişimi izleyecek ve bana bir gülümseme sunacaksın. 'Sen benimsin,' diyeceksin. 'Geçmişinin bana sattığı şeysin, sen ve benimsin.' Tir tir titreyeceğim önünde ve sen kahkaha atacaksın. Acıyla haykırışlarım bile bastıramayacak kahkahalarını. 'Sen,' diyeceksin bana ve elin gözyaşlarımı okşayacak. 'Benim en canhıraş sanat eserim olacaksın.'

Kanın yere damlama sesi zihnimde yankılanırken bunun bir kâbus olmasını diliyordum. Her bir zerrem titrerken kafamda dolanan tek bir soru vardı: Nerede hata yaptım? Bunların neden benim başıma geldiğini bilmiyordum ama hepsini kabullenerek kendimi suçlamaya çoktan başlamıştım bile.

Minjun, Yeonnjun'un üzerine çıkmış acımasızca onu yumruklarken gözyaşlarım benden habersiz akmaya başlamıştı bile. Ellerimden ayaklarıma kadar her bir hücrem titrerken beni sıkıca tutan kollardan sıyrılmaya çalışıyordum ama Taehyun bana izin vermiyordu. Başta Yeonjun'un üstünlüğü göz önünde iken bir anda Minjun onun bir açığını yakalamış ve üstünlüğü eline almıştı.

"BIRAK BENI! ONA BİR ŞEY YAPACAK! YALVARIRIM DURUN! MİNJUN! KES ŞUNU! YALVARIRIM DUR! ONA DAHA FAZLA ZARAR VERME!"

Hıçkırıklarıma karışan kelimelerim gördüklerimin bana hissettirdiklerinin binde birini bile yansıtmıyordu. Fakat Tae'nin kolları arasında sıkışmışken elimden hiçbir şey gelmiyordu. Babamın bizi terk edişi, annemle bir başıma kalmamız, eski sevgilimin takıntılı bir manyak gibi beni bulup sevdiğim çocuğa ve bana zarar vermesi... Bunların tüm suçlusu ben olmalıydım, yoksa neden bunlar benim başıma gelsin ki? Buna bir son vermek zorundayım.

"MİNJUN, TEKLİFİNİ KABUL EDİYORUM! YEONJUN'U BIRAK!"

Parkta yankılanan sesimle Minjun sonunda durmuştu. İç çekişlerim devam ederken söylediklerimin şaşkınlığı ile Taehyun'un kolları gevşemişti. Hızla onun kollarından çıktım ve öne doğru sendeledim. Minjun nefes nefese Yeonjun'un üzerinden kalkarken sırıtarak bana dönmüştü.

Minjun'a doğru birkaç adım attım. Gözlerim yerde uzanan bedene kaydı ve adımlarım durdu. Ruhum acısını gözlerimden akıtırken elim kalbime gitti ve tişörtümü kavradı sertçe. Çenemi kavrayan parmaklar kafamı döndürdü ve bakış açıma bu kez Minjun'un kanlı suratı girdi. Nefretle ona baktım. Bunu nasıl yapardı? Buna nasıl cüret edebilirdi?

Pareidolia, Yeongyu|Beomjun✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin