BÖLÜM 1- NEDEN

182 30 21
                                    

Selam arkadaşlar

Yeni bir kitap ile karşınızdayım

Çok seveceğinizi düşündüğüm bir kitap ile geldim

Tiktok hesabım realy_okurrr orada kitapla ilgili editler paylaşıyorum göz atmayı unutmayın

Oylayıp yorum yaparsanız çok sevinirim

İyi okumalar 🌙

🎶Lana Del Rey-Born To die

Her zamanki gibi odamda müzik dinlerken kapım çalındı. Müzik dinlemeyi oldum olası sevmiştim. Beni rahatlatır kötü düşüncelerden kurtarırdı.En nefret ettiğim şey ise müzik dinlerken keyfimin bozulmasıydı ve bu çok sık oluyordu.

Kulaklığımı kulağımdan çıkartıp laptopumu yatağın üzerine bıraktıktan sonra gelişi güzel toparlandım. Bir dakika sonra içeri abim girdi. Mutsuz bir şekilde yüzüne bakarken o da bakışlarını üzerimden çekmedi. Derin bir nefes alıp ayağa kalktım.

"Veda vakti mi" dedim. Abim durumu anlamış olacak ki yanıma gelip;"Sadece bir iş seyahati biliyorsun " dedi . Evet biliyordum fakat artık fazlasıyla sıkılmıştım.

Ailemiz turizmle uğraşıyordu bu yüzden babam sürekli iş seyahati için yurt dışına çıkmak zorunda kalıyordu. Oldukça varlıklı bir aileydik hatta varlıklı bile yanında az kalabilirdi. Ama varlıklı aile olmak her zaman iyi bir şey değildi. Hatta çoğu zaman keşke benim de normal bir gelirli ailem olsun dediğim anlar oluyordu. Çünkü ailemle çok az vakit geçirebiliyordum. Ailem de benim gibi bu durumdan şikayetçiydi fakat turizm çok fazla çaba gerektiriyordu.

Her zaman olduğu gibi babamda bugün iş seyahati için yolculuğa çıkacaktı. Genellikle yurt dışına çıkardı fakat bugün il dışına çıkacaktı. Bugün içimde tarifi edilemez kötü bir his vardı ve babamın bu geziyi engellemesini istemiştim fakat babam acil olduğunu söyleyerek bunu yapmayacağını belirtmişti. Bu durumdan memnun olmamıştım çünkü korkuyordum. Daha 19 yaşında bir kızdım ve ailemi çok seviyordum. Allah'ıma çok şükür çok iyi bir ailem vardı. Babamı, annemi , ağabeyimi ayrı severdim. Hepsi benim için çok değerlilerdi. Bu yüzden onları kaybetme duygusu beni çok kötü gafil avlıyordu.

Bu düşünceler kafamda dolaşırken yine kendimi kötü düşüncelere verdiğimden dolayı gözümden bir damla yaş düşmüştü. Abim parmağıyla gözümden düşen yaşı silip çenesini kafamın üstüne yasladı.

"Hadi Arya'm . Her zamanki gibi babam iş seyahatine gidiyo . Sağ salim gidip sağ salim dönecek inşallah. Kötü şeyler düşünme ."

Abimin sözleri beni biraz daha sakinleştirsede içimdeki his bir türlü kendini iyiye bırakmıyordu. Kollarımı abime dolayıp;
"Korkuyorum abi. Çok korkuyorum ya bir şey olursa ben ne yaparım o zaman?

Abim kafamın üstüne öpücük kondurup yumuşak sesiyle mırıldandı."Bir şey olmayacak. Hem biraz daha böyle kalırsak birazdan annem geç kaldık diye ikimizinde kulaklarını çekmeye gelecektir. Babamı uğurlamak için aşağıya inelim yoksa birazdan bizi uğurlayacaklar."

Abimin sözleriyle güldükten sonra kafamı göğsünden kaldırıp yüzüne baktım. Elimi tutup beni kapıya yönlendirdi. Beni görmesine izin verdim yoksa ben oraya gidecek gücü kendimde bulamazdım.

Merdivenlerden aşağıya indikten sonra salona ulaşmıştık. Oldukça büyük bir salonunumuz vardı. Merdivenlerden aşağıya indiğiniz gibi ortada camdan yapılma büyük bir sehpa sizleri karşılıyordu. Sehpanın arkasında bej tenginde bir L koltuk bulunuyordu. L koltuğun iki çaprazında da aynı renkte tekli koltuklar vardı. Koltuğun tam karşısında büyük bir LG televizyon vardı. Televizyonun yanıda bir PlayStation vardı. Abim ile babam bunu oynamayı çok sevdikleri için salonda bulunuyordu. Ve bir de televizyonun çaprazında kırık beyaz renginde bir kitaplık vardı. Yerler ise beyaz mermerlerden oluşuyordu. Beyaz mermerlerin üzerine gümüş renkli zarif desenler çizilerek kibar bir görüntü oluşturmuştu. Oldukça sade bir salonunumuz vardı çünkü annem gösterişten hoşlanmazdı ve sade olmanın her zaman daha iyi olduğunu söylerdi.

GİZLİ MÜZİK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin