İyi okumalar.
Oylamayı ve yorumlamayı unutmayın!
"Okyanusta ölmez de insan,
gider bir kaşık sevdada boğulur."♪
Yazarın Anlatımıyla
Evde büyük bir heyecan hakimdi çünkü Kağan ve Efil'in ailesi bu evlilik teklifi konusunu bilmiyorlardı ve yarım saat içinde öğreneceklerdi. Aslında şuan bile öğrenebilirlerdi ama heyecandan ellerine telefonlarını alacak cesaretleri, iki askerin asla titremeyen elleri şuan durdurulamaz bir şekilde titriyordu.
Sena koltuktan kalkıp "En sonunda arayıp ben söyleyeceğim!" dedi, Efil de ayağa kalkıp "Tamam, tamam. Hadi Kağan kalk." dedi ve ikisi de kendi odalarına çekildiler.
Efil ne kadar düğün ve kınayı ailesi arası yapmak istese de Kağan, Efil'in içinde hiç bir şeyin ukte kalmasını istemediği için her şeyi usulüyle yapıp sevdiği kadını en mutlu kadın yapmak istiyordu. Bunu diğer tim arkadaşlarına söyleyince onlarda Kağan'a hak verip, destek çıkmışlardı.
Aradan geçen on beş dakika sonra Kağan içeriye ağız kulaklarında bir şekilde gelmiş, içindeki rahat nefesi koltuğa oturduğu an atmıştı.
Gökhan göz kırpıp "Tepkisi nasıldı Melek sultanın." Dedi, Kağan saçlarını karıştırıp "Benden bile çok sevdindi demek istemiyorum ama sevinçle öyle bir bağırdı ki, sizin duyduğunuz bile düşündüm bir an." Dedi. Kağan'ın annesi Melek hanım ve Efil'in babası Tahir bey arada bir araya gelip çocuklarının evli olduğu hallerini bile konuşmuşlardı.
Ulaş, Kağan'a dönüp "Düğünü nerede yapmayı düşünüyorsun?" Dedi. Kağan emin bir sesle "Karargah'ın bahçesinde." Dedi, bu dışardan bakılınca çok basit gelebilirdi ama onlar için anlamlıydı.
Kağan, soran bakışlara daha fazla maruz kalmak istemeyip nedenini anlatmayı başladı "Karargaha ilk girdiğim an gördüm, aynı tim de olacağımız aklımın ucundan bile geçmemişti. İlk görüşte aşka inanmaz, imkansız sanardım ama anladım ki Efil benim için imkansıza bile ihtimal kılmış." Dediğinde salondaki herkes büyülenmiş gözlerle Kağan'ı izlemiş ve huzurla nefes almışlardı.
Kardeşlerinin mutlu olduklarını görmek, onları da mutlu ediyordu. Efil odadan gülerek çıkıp hızla Sena'ya sarıldı ve dönmeye başladılar.
Efil dağılan saçlarını düzeltip"Babam 'şükür, bu kadar beklemeniz bile hataydı. Bir kaç gün içinde Mardin'e geliyoruz, hazırlıklar başlasın." dedi!" Dedikten sonra Kağan ile birbirlerine sarılıp kahkaha atmaya başladılar.
Ulaş, telefonundan gelen bildirim ile ekranı açtı ve 'Aslanım karargaha gelin, erlere eğitim var.' yazıyordu "Bu mutluluğu bozmak istemiyorum ama Karargaha gitmemiz gerekiyor, yeni erler gelmiş." Dediğinde Kağan "Kimin eğitim vereceği belli mi?" Dedi ve Ulaş başını hayır dercesine salladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARDIMDAKİ GERÇEKLER
خيال علميAylar önce "Geç kaldınız!" diyerek ağlıyordu kız , yere çökmüş başı eğik bir şekilde. Şimdi ise oğlan aynı şekilde yere çökmüştü, başı utançtan yere eğikti "Daha fazla geç kalmak istemiyorum..." diyordu. Yıllar önce yapılan bir hata, kızın geçmişini...