Hakan

169 2 0
                                    

Sonunda eve vardığımızda saate baktım yediyi geçiyordu aceleyle bavulumu çıkartıp bir kaç parça kıyafet ve elektronik eşyalarımı içine tıktım. Aşağıdan Selim'in ayak seslerini dudum yukarı çıkıyordu. Kapı aralığından kafasını uzatıp" hazır mısın  özel jetin kalkışa hazır bizi bekliyorlar " dedi. " tamam hadi hemen gidelim" dedim. Hava alanına vardığımızda özel VIP aracı bizi uçağa kadar götürdü.Selim hızlıca bavullarımızı alıp arkamdan ilerledi uçağın merdivenlerini çıkarken iki pilot ve iki hostes bizi selamladılar hemen koltuğuma yöneldim masamın üzerinde bir bardak bol buzlu viskim duruyordu aceleyle viskimden bir yudum aldım uçmak beni her zaman geriyordu uçmayı sevmiyordum yükseklik korkum vardı. Ben sakinleşmeye çalışırken pilotun sesi duyuldu kalkış için izin istiyordu uçuş 1 saat 20 dk kadar sürecekti neyseki uzun bi uçuş olmayacaktı. Arkama yaslandım ve gözlerimi kapattım. Normalden bir gün öne çekmiştim Antalya ziyaretimi kimse benim geleceğimi beklemiyordu özellikle haber vermemelerini istedim sesiz bi giriş olsun sabah teftiş için bütün herkesi otelde görecektim zaten akşamı sakin geçirmek istedim. Uçak hafif gürültüyle yere iniş yaptığında saat neredeyse gece yarısı olmuştu. Uçaktan inerken yüzüme havanın bunaltıcı sıcağı çarptı bu saatte bile hava nemli ve bunaltıcıydı. Bavullarımızı araca yükleyen Selim'e önce otele gideriz sonra eşyaları yerleştirip Alex'in mekanına gidelim gelmeden konuştum bizi bekliyor " dedim. Araç hızla otellerin yoğun olduğu Kemer beldesine doğru ilerlerken bu gece özgürlüğümün başlangıcı olarak sabaha kadar içmeyi eğlenmeyi planlıyordum. Cansu ve Cansu'nun kaprislerinden uzakta kendimi özgür ve hafiflemiş hissediyordum. Bir saatlik bir yolculuktan sonra otele geldiğimizde Selim resepsiyona ilerleyip girişimizi yaptı. Resepsiyonist kim olduğumu anlayınca hızlı adımlarla yanıma gelip " hoş geldiniz Hakan bey sizi yarın bekliyorduk çok üzgünüm sadece ben karşıladığım için" dedi. "Önemli değil sakin bi giriş için ben böyle olmasını istedim kimseye haber vermeyin müsait bi anımda hepinizle görüşme sağlayacağım" dedim. Asansöre doğru ilerledim. Selim ardımdan bindi ve odalarımızın olduğu kata çıktık. Selim önden atılıp benim oda kapımı açtı kartı priz yuvasına yetiştirirken bütün ışıklar yandı kış ayında tekrar restore edilirken bu odayı kendime özel hazırlatmıştım otel konseptinden çok farklı tamamen benim konfor ve zevkime göre yapıldı. Ben duşa doğru yönelirken Selim eşyalarımı yerleştiriyordu. Bu bunaltıcı sıcak havada neyseki oda serindi ve yaptığım soğuk duş yorgunluğumu tamamen aldı. Saçlarımı kurularken önceden Selime talimat verdiğim kıyafetleri ütülemiş yatağımın ucundaki dilsiz uşağa asmıştı. Kıyafetlerimi tekrar gözden geçirdim kusursuzdu beyaz keten gömlek ve aynı marka keten siyah pantolonumu üzerime geçirdim yazlık ayakkabılarımla aynaya bakıp saçlarımı son kez düzelttim ve artık geceye hazırdım. Odadan çıkarken Selim kapımın önünde bekliyordu. Ona muzip bi bakış atıp "hadi gecelere akalım dostum ha" deyince Selim gülümsedi " oh! Eski Hakan geri döndü bu Antalya sana iyi gelecek içimde öyle bir his var" dedi. "Görücez , yaşayıp görücez"dedim. Alex bizi kapıda karşıladı. Hasretle sarılıp selamlaştık. Alex benim üniversiteden arkadaşımdı zamanında Selanik'ten göç edip izmire yerleşmişler babası Türk annesi Yunan olduğu için iki kültürle büyümüş son derece renkli bi kişiliği vardı.Babasının Türkiye'nin çeşitli yerlerinde eğlence mekanları vardı. Alex Antalya'da ki bu yeri işletmek için 6 yıl önce buraya taşınıp evlendi o günden beri arada İstanbul'da iş amaçlı geldiğinde görüşebildik benim Yunan tanrısı lakabımıda o taktı girdiğimiz tüm ortamlarda herkes bana hayran olunca bu lakabı uygun görmüş ve bundan sonra sen Yunan tanrısısın demiş ve hep birlikte gülmüştük. İçeri girdiğimizde bizi özel locaya aldı burdan bütün mekanı ve konukları görebiliyorduk. Hemen gülüşerek koltuğa oturduk önümüzdeki sehpada çeşitli meyve ve çerezler duruyordu. Alex'le son zamanlarda hayatlarımızın gidişatı hakkında sohbet ettikten sonra 2 saati geride bırakmıştım bile çok eğleniyordum eski arkadaşımı görmek bana iyi gelmişti. O sırada bi garson yanımıza yaklaşıp Alex'in kulağına bir şeyler fısıldadı. Alex bana dönüp yeni doğum yapmış eşinin ona ihtiyacı olduğunu ve çok üzülerek gitmesi gerektiğini söyleyince bende sorun olmadığını bir yıl buralardayım çok sohbet edeceğimizi söyleyip onula vedalaştık. Garson biten içki bardağımı yenilerken bende mekandaki insanları seyrediyordum tam o anda orta masalardan birinde ayakta eğlenen bir grup insana takıldı gözüm aralarında duran son derece seksi kumral saçları hafif dalgalı omuzlarına kadar düşen kıza takıldı gözüm. Yüz hatları oldukça güzel bakışları keskin uzun zamandır böyle bi kız görmemiştim. Üzerinde bedenine tamamen saran dizlerinde biten sırt dekolteli derin yırtmaçlı siyah bi elbise vardı. Şarkının ritmiyle o kadar uyumlu dans ediyordu ki sanki şarkıyla sevişiyordu. Bana doğru arkasını döndü ve terlemiş ensesini havalandırmak için saçlarını elleriyle başının üstünde toplayınca sırtının ve boynunun pürüzsüz kıvrımları sertleşmeme sebep oldu bu kızı bu gece kesinlikle becerecektim. Selim kızı dikkatlice kestiğimi görünce gidip masaya davet etmemi ister misin diye sordu. " hayır bizzat ben konuşmak istiyorum" deyip gözlerimi kıza dikerek içki bardağımı elime alıp locadan aşağı kata inmeye hazırlandım. Bu gece benim için bile olsa değil Selim'in hiç bir erkeğin ona yaklaşmasını istemiyorum diye geçirdim içinden. Tam arkasında duruyordum ki birden bi erkek yanlarına yaklaştı ve kızın kulağına bir şeyler söyleyip içki bardağından bir yudum aldı. Ha siktir erkek arkadaşı var. Neyseki mekan o kadar doluydu ki herkes dip dibe olduğu için masadakiler onlara yaklaştığımı anlamamışlardı. Tam bi adım geri çekilecekken kız aniden bana doğru dönünce içki bardağıma çarptı ve içkim üzerime döküldü. O an göz göze geldik elektrik çarpmışa dönmüş gibi tüm bedenimi ateş sardı o bir şeyler söylüyordu ama duymuyordum Çimen yeşili gözlerinden gözümü ayırmak istemedim kalbim çok hızlı çarpıyordu. " siktir bu da ne böyle" diye geçirdim içimden etkisinden kurtulup kendime gelmem bir kaç saniyemi aldı. Oda masadan kaptığı peçeteyle göğsüme döktüğü içkiyi temizliyordu. Göğsüme her dokunuşunda tahrik olduğumu hissettim sonra hızlı bi hamleyle elini tuttum durması için. Şok olmuş gözlerle şimdi de o bana bakıyordu. Masadaki onun sevgilisi sandığım tek adam bana doğru yaklaşarak kulağıma "çok özür dileriz bugün onun doğum günü ve içkiyi biraz fazla kaçırmasına izin verdim lütfen mazur görün"dedi. Ben kızdan gözlerimi ayırmadan adama bakmadan "sorun yok"deyebildim. Kızın elini bırakarak hızlı adımlarla tuvalete doğru yöneldim. Tuvalete girince derin bi nefes verdim. Sonra gömleğimin yenisini getirmesi için Selim'e mesaj çektim. Tam kapıyı açıp tuvaletten çıkarken kapıda bekleyen kızı gördüm bütün vücudumu yüne aynı ateş kapladı. Bana doğru yaklaşarak " tekrar özür dilerim arkamda olduğunuzu fark etmedim içerisi çok gürültülü olduğu için buraya gelip tekrar özürlerimi iletmek istedim". Dedi.  Tanrım ses tonu bile baştan çıkarıcıydı eğer ben Yunan tanrısıysam o da Yunan tanrıçası her şeyiyle kusursuzdu. " erkek arkadaşınız yanınızda değil" dedim. " Ahmet mi o benim ev arkadaşımın sevgilisi yarın iş başı olduğu için ayrıldılar bende gitmeden önce tekrar sizden özür dilemek istedim bakın eğer isterseniz temizleme için para ödeyebilirim" dedi. O bütün bunları söylerken tek düşündüğün yanındaki adamın erkek arkadaşı olmayışıydı bunun cesaretiyle onu kollarından kavradım ve duvara sıkıştırdım. Tüm bedenimi ona yaslıyordum sertleşmiş penisimi hissedince içkinin verdiği rahatlamayla ağzından bi inilti çıktı bu alt tarafımı ona daha fazla bastırmama sebep oldu. "Küçük hanım gömleğimin bedelini ödemek istiyorsa bu geceyi benimle geçirerek ödeyebilir"dedim. Tekrar kısık bi inilti çıktı ağzından ve kulağıma doğru eğilerek " benim bedenim senin gömleğinin ederi kadar mı hiç sanmıyorum küçük bey" deyip bütün gücüyle beni iterek savurdu. Bir kaç adım geri çekilip bütün vücudunu süzerken oda saçını kıyafetini düzeltiyordu. Tam ayrılacakken tekrar kolundan tutup daha tenha kimsenin bizi göremeyeceği kuytu bir köşeye çekiştirdim ve şehvetle dudaklarından öptüm hiç karşı çıkmadı dilimi ağzına sokup bir yandan da alt dudağını emiyordum bu hoşuna gitmiş olmalı ki yine inledi. Ellerim fazla dolgun olmayan ama son derece dik küçük memesine aşağıya doğru kaydırdım. Hiç karşı çıkmadı sonra tekrar daha aşağıya indim derin yırtmacından elimi kiloduna doğru götürdüm tanrım ona verdiğim hazdan kilodu sırılsıklamdı. Bunu hissedince dudaklarımdan kurtulup başını geriye doğru yasladı boynunu öpmemi istiyordu. Beni yönlendirmesi hoşuma gitmişti ne istediğini bilen biriydi bu hoşuma gitti ve boynuna şehvetli öpücükler kondurdum bir yandan kilodunu sıyırdım parmaklarımla içine girdim. Yüksek bi inilti çıkarınca " sesiz ol" dedim ama beni umursamadı bende onu susturmak için dudaklarını öpmeye başladım.Parmaklarım onu becerirken baş parmağımda klitoris bölgesini okşuyordu o kadar haz alıyordu ki iniltileri yükseldi sona geldiğini anladım doruktaydı ve son bi hamleyle parmaklarımı bastırınca büyük bi titremeyle boşaldı. Kendine gelince dudaklarımdan ayrıldı ve kulağıma fısıldadı " bu gömleğinin parasını yeterince karşılamıştır"deyip beni kendinden uzaklaştırdı ve kalabalığın olduğu yere koşar adım uzaklaştı. Afallamıştım arkasından sesiz bir serzenişle "hadi ama beni bu halde bırakamazsın bu vicdansızlık"diye bildim arkasına dönüp göz kırpıp muzip bi gülücükle gözden kaybolmasını izledim. İşimin bittiğini gören Selim yanıma yaklaşıp gömleği uzattı elimin tersiyle gömleği itip sinirli bi şekilde  " bana bu kızı bul" dedim. Hızlı adımlarla dışarı çıkıp aracımı beklerken öfkeden deliye dönmüştüm otele gidip iyi bir uyku çekmeliydim yoksa bu kızı düşünmek beni daha fazla kızdıracaktı.

Yakamoz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin