Heyyy galiba ilk defa bu saate bölüm yayınlayacağım. Ama ne yapayım sıra sıra gidiyorum şimdi size bu bölümü vereceğim bir kaç gün sonra da Rana'ya bölüm gelecek. Lütfen sizler hangisine ne zaman diye sormayın vallahi sizleri üzmeyeceğim sırası ile hepsine vereceğim.
Evetttt gelelim bu bölüme olur da düşüncelerinizi dile getirmez beni de yorumlardan mahrum bırakırsanız size küserim. Bölüm içinde beklersiniz hıh.
Kota sınırı;
Yorum 180.
Vote; 150 olsun mu canlar...
Hadi sabırsızlandığınızı görüyorum, sizi bölüm ile baş başa bırakıyorum.
Bölümü kitabın bir diğer hayranı LaFemmeBrune1 Ayşe sana armağan ediyorum.
Keyifle okumanızı dilerim 💐 çiçek gibi okuyucular..
Bu arada bu şarkı bu iki safı temsil ediyor, yani bazı yerlerde duyduğunuzda anlarsınız.
Yaralı bir kadın bir gün şöyle yazmıştı güncesine;
"Bizim coğrafyamızda babalar kızlarının ilk aşkı değil ilk yarası olurlar."
"Bazı insanlar onlara verdiğin değeri taşımazlar . Nankörlüğü görev edinmiş insanlardan beklentinizi yüksek tutmayın. "
Her güne ayrı bir ihtiras ile başlayıp, her günü ayrı bir kaos ile bitirmeye devam ediyordu genç adam. Bir yerlerde bir şeyler yanlış gidiyordu ama bu yanlışı daha ne kadar telafi edecek sabrı olacaktı onu bilmiyordu. Ayrıca bu yanlışı yapan kişi karım deyip değer verdiği kadın tarafındandı. Sabır denen taşlar bir gün çatladığında bu kadar alttan alan bir adam olamamaktan korkuyordu. Nihayetinde o da insandı. Deva bu yaşadıklarının bedelini bir bir ona ödetirken onun içinde yaşadığı ızdıraptan bir habersizdi. Oysa Deva'ya kalsa tüm olumsuzlukları yaşayan tek kişi o idi.
Değildi.!
Ali Sarper şu bir kaç gün içinde Babası tarafından bir birey , bir insan olarak karşılanıyorsa o da Deva'yı sorunsuz babasının isteği üzerine kabul ettiğindendi. Belki de itiraz etseydi bu kadar mutsuz olmayacak böyle kaprisler ile uğraşmayacaktı. Ancak Babası Deva'nın yaşadıklarına karşı görmezden gelmek istememesine karşı duramamış o da kendince iyi olacağını düşünerek kabul etmişti.
Sonuç;
Gün geçmiyor ki tam anlamı ile karısını değişiyor mu diye düşünse. Sabah ayrı bir karaktere bürünen karısı akşam olunca ayrı karakterini tekrar üzerine giyiniyor. İnsanı en çokta zihnindeki düşünceler kemirirdi. Ardına bakmadan çıkıp gittiği merdivenlerin sonunda Deva ile paylaştığı yatak odasına değil onun bir yan odasına girmişti genç adam. Odaya geleli ne kadar zaman oldu ne kadar süre oldu hiç farkında bile değildi. Saatlerdir oturduğu pencerenin önünde sigaranın biri bitmeden diğerini yakıyor, alt üst olan hayatına zifiri karanlıkta bir silüet çizerek seyrediyordu. Gözünde çizerek canlandırdığı o hayat Ali Sarperin kendi hayatıydı. Adeta çocuk yaşlardaki Ali den başlayıp 27 yaşındaki Ali'ye kadar her şeyi bir bir gözden geçirdi. Mükemmel bir çocukluğu olan genç adamın ergenlikten sonra da berbat bir gençliği olmuştu. Sorunların bitmediği hayatında lanet olsun ki bitmek te bilmiyordu. Ne zaman şöyle " ohhh!!" deyip güzel bir nefes alacaktı.? Belki de hiç bir zaman. Ne zaman sevecekti? Ne zaman sevilecekti.? Ne zaman bu eve koşa koşa geldiği günleri olacaktı.? Ya da olmayacaktı.
Ancak Ali Sarper'in hiçte pes etmeye niyeti yoktu. Bir gün , vakti zamanı geldiğinde Deva'nın da bu inadı kırılacak öfkesi kaybolacaktı. Elbet o günler gelecekti, Lakin erdemli durmak o günler için dayanıklılık göstermek yine genç adama düşecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ AŞK BIR KADIN
General FictionTezgahtar olarak çalışan Deva kendi haline baskıcı ailede yetişen,onu hor gören bir Babanın kızı idi.Bir gün alışveriş yaptığı sırada karşına çıkan Doğu ile yolları kesişir.Varlıklı,Saygın bir ailenin tek çocuğu olan Doğu,Deva'ya öyle bir aşk duyar...