on sekiz

111 15 8
                                    

Medice, cura te ipsum

-

o geceden sonra eskisi gibi davranamıyordum, acı çeken sevdiğim adamın yanında olmak artık daha farklı duygular oluşturuyordu içimde.

uzaklaşmıştık. geldiğimden beri Jake'in dibinden ayrılmamama rağmen artık farklı davranıyordum ister istemez. en çok tanıdığımı düşündüğüm adamın içinde benden habersiz böylesine ağır yükler taşıdığı gerçeği yüzüme tokat gibi çarpmıştı. Beni kendime getirmişti.

yedi yıl iki kişinin birbirine yabancı olması için yeterli bir süreydi.

Biliyordum ama kabul etmek istememiştim.

balkon kapısına dayanmış sigara içen kişi benim bildiğim, tanıdığım kişi değildi. bana yedi yıl önce gülümseyen, canımın parçası kişi değildi.

bakışlarım onun üzerine biraz fazla oyalanınca göz göze geldik, dudaklarının arasından sigarasını ayırdı. "diyecek bir şeyin mi var?"

ne diyeceğimi bilemiyordum.

"hayır. üşüyeceksin kapıyı kapat diyecektim." Jake dediğime inanmamış gibi kafasını salladı ama yine de kapıyı kapatıp içeri girdi.

umutsuzca onda kendimden bir parça aradım; evinde, işinde, yaşadığı şehirde. ama yoktu, kabul etmek istemesem de yoktu. kendime öyle olduğunu düşündürsem de yoktu.

Jake beni unutmamıştı, bensiz yaşamayı öğrenmişti.

bense onun tanıdığım halini unutmamak için en ufak alışkanlıklarına bile tutunmuştum.

Başım eğildi.

gözlerimden istemsizce yaşlar aktı.

ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Jake'de yarattığım boşluğu nasıl dolduracağım bilmiyordum.

onu mutlu edemezdim artık.

Jake'in hareket ettiğini anladım sesten, çakmak sesi duyuldu.

her gün sadece üç sigara içen adam, ağladığımı gördüğünde dördüncü sigarasını yakmıştı.

beni boğan düşüncelerim canımı yakmaya başlamışlardı, artık ona zarar veriyordum.

bu düşünce beni her şeyden çok yaraladı.
Benim tek sevdiğim, yaşama sebebim olan kişiye zarar veriyordum.

burda olmam ona zarar veriyordu.

birkaç saat içerisinde son bir aydır yaşadığım evde tüm eşyalarımı toplamıştım.

aynı hiç gelmemişim gibiydi.

valizimle kapının önünde durdum.
kapıdan çıkmadan önce duraksadım.

sanki bir tiyatro oyunu izlermiş gibi bakan Jake'in tanıdık olmayan, ifadesiz bakışlarını üzerimde hissettim.

"Kendine iyi bak."

kapıdan çıktım.

evimden tekrar ayrıldım

-

Medice, cura te ipsum
[Şifacı, sen önce kendini iyileştir.]
(Yeni Ahit, 3. Bölüm 'İncil')

-

-

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-

Şifa vermek için geldiğin yerde
kendi hastalığını fark ettin.

Fakat her şeyden önce kendini tedavi etmeliydin.

"Hekim, hekim, sen kendi topallığını iyileştir!"

-

finale az kaldı!!!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 20 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

beautiful eyes, jaykeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin