"Belkide hikayeler son sayfaları kadar kısa değillerdir,devamını kimse getirmek istememiştir.Bir sayfayla başlayan bir hikaye bir sayfayla bitebilir mi?"
.
.
.
.
Üstüme giyindiğim koyu kahve kolsuz badinin altına açık kahve tonlarında bir kargo pantolon giyinmişdim.Üzerime geçirdiğim kareli kahve tonlarındaki ceketle hazırdım.
Aşağı kata indiğimde salonda oturan anneme ve babama bakarak seslendim.
"Anne!,baba! ben çarşıya gidiyorum kitap almam lazım"
Annemin sinirli ve kızgın bakışlarından gözlerimi çekerek sinirden kuduran babama döndüm.
"Ne çarşısı pazarı kız!benim adımı çıkarmak mı? istiyorsun sen bakim!hem ne kitabı okulun bitti ya senin!"
Babamın son sözleriyle gözlerimi fal taşı gibi açarak kısık tutmaya özen gösterdiğim sesimle konuştum.
"Baba!.. ne bitmesi ya ben koskoca Ankara'da en iyi üniversiteyi tutturdum oraya gideceğim ya!"
Babam hiddetle oturduğu kanepeden kalkarak başıma dikildi.
"Heç bir yere getmiycen!ben koskoca Kenan Zorlunun kızı Ankaralara okuyom diye fingirdeşmeye getti derirtmem!"
Babam buydu işte milletin lafına kendi kızınınkinden daha çok inanan bir babaydı.Şokla bağırdım.
"Ne fingirdeşmesi baba ne dediğini kulağın duyuyor mu senin?"
Babamda benim gibi sinirliydi anlamıyordum onları kızlarının okuyup mesleğini eline almasından gurur duyacakları yerde ,yaptıklarını anlamıyordum.
"Bak bak ukalaya bak sen!çık ,çık ,çık hep senin yüzünden oldu bu böyle, ah sultan ah seni dinleyip de şu kızı okula salan kafama tüküreyim ah ah."
Annemde babamı onaylarcasına kafasını salladı.
"Ne bileydim ben bey böyle olucanı.Ben bir okuma yazma öğrensinde bize yardımı dokunsun diye demiştim."
Anneme dönerek konuştum.
"Anne ne diyorsun sen ben daha okulumu bitirmedim elbet size yardımım dokunacak o zaman.Hem sen dememiş miydin Fatma'nın oğlu okumuş etmiş doktor olmuş diye.Bende okuyup mesleğimi elime alıyım işte anne."
Söylediğim sözlere karşı yediğim sert tokatla sendeledim dolu olan gözlerimle babama bakdığımda onun gözlerinde görebildiğim tek şey öfkeydi ,bir adam kızına nasıl bu kadar öfkelenebilirdi ki ,sadece mesleğimin olmasını istiyordum.
"Bak sen şu zamparaya kız git odana şu üzerindekileri çıkar hem senin mesleğini almana gerek yok Fatma'nın oğluna dedim yarın akşam istemeye gelicekler başlık parasıyla hakkımızı ödersin artık."
Yüzündeki pis sırıtış sinirimi çok bozuyordu bu adam beni hiç mi sevmiyordu.Knedi kızını parayla satabilecek kapasitedemiydi gerçekten.Onlar benim ailem değillermiydi?.
Koşarak odama çıkdım hemen bir valize tüm kıyafetlerimi,eşyalarımı koydum sonrada telefondan Ankara uçağına bir bilet ayarladım.
Saatler sonra..
Onlar uyuduklarında bavulumu alarak camdan attım içinde kırılacak bir şeyim olmadığı için rahattım.
Siyah saçlarımı bileğimdeki tokayla alelacele bağlayarak derin bir nefes aldım.Ayaklarımla kendimi ittirerek aşağıya atladım.Neyseki buradan bir kaç kere daha atladığım için alışmıştım ve bir yerime bir şey olmamıştı.
Hemen yola çıkıp bir taksi çağırarak bindim ve beni havaalanına götürmesini istedim .
Mardin'de yaşıyorduk ve babam büyük bir aşiretin küçük ağasıydı.Dedem ölürse eğer ağalık ona geçiceği için aşırı kibirli bir adam olmuştu.Beni pek sevmezlsr bunun yanında kız olmam ve babmdan sonra kendi soy adını devam ettiremeyeceğim sorunları baya etkiliydi.
Elimdeki telefonla ilgilenirken kafama dank eden şeyle hemen bir ev ilanı sitesine girerek kiralık evlere bakındım.pek çok ev ilanından sonra en ucuz ve iyi görünen bir evde karar kılarak ev sahibini aradım şansıma adam uyanıkdı.
"Alo merabalar ben kiralık ev ilanı için aramıştım."
"Tek kalıcakdın?"
"Ev evet beyefendi tek kalacağım."
Lütfen versin lütfen lütfen lütfen...
"Pekala fiyatta herhangi bir indirim yapmayacağım yarın sabah gel ve evi teslim al.Bu arada adın neydi."
Yaşlı amcaya tim minnetlerimi vererek cevap verdim.
"Teşkekür ederim.Adım Nehir zo- Nehir sadece Nehir."
O adamın soy ismini kullanmak istemiyordum.
"Soy ismin yok mu senin evladım.Yoksa sen kocandan mı kaçıyorsun o yüzden mi soy adını söylemiyorsun."
Yok artık amca kurguya bak be.
"Hayır amca ne kocası ben evli bile değilim."
"He yani evlenip boşandın şuan evli değilsin."
Amcada ayaklı kurgu çıkdı be.
"Hayır amca ben hiç evlenmedim."
"Neyse tamam yarın gel halledelim evi"
"Tamam görüşürüz amca."
Geri kalan tek şey Ankara'ya gitmekdi.
.
.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çakıcı Kız
ChickLitHayatı kafesteki bir kuştan farklı olmayan bir kızın kendi ayakları üzerinde durup hayallerini gerçekleştirmek için çıktığı yolda başına gelen zorluklar ve güzellikler. . . . Kapıyı sert bir şekilde kapatarak evden çıktığımda artık ne yapacağımı bil...