🪶|10

478 67 16
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmasanız olur muu?

iyi okumalarr

-

Kartal'dan:

Bade'nin eve girmesi ile beraber arabaya bindim. Emniyet kemerimi takıp, arabayı çalıştırdım. Oturduğumuz kafenin yolunu geçtiğimde, yutkundum. Oraya geri gidesim gelmemişti nedense ve şimdi evime sürüyordum.

Eve gidince İpek'e mesaj atacaktım. Söyleyeceği şeyleri az çok tahmin edebiliyordum ama umurumda değildi. Evin önüne geldiğimde arabayı park edip, arabadan indim. Evin bahçesine girdiğimde, telefonumun sesi yankılandı. Telefonu çıkarıp arayan kişiye baktığımda, İpek olduğunu gördüm. Telefonu sessize alıp, binanın içine girdiğimde derin bir iç çektim. Birazdan mesaj çekecektim zaten.

Cebimden anahtarı çıkarıp kapıyı açtığımda, en sonunda eve girebilmiştim. Anahtarı tezgahın üstüne bırakıp, odama yöneldim.

Üstümdekileri çıkarmadan yatağa uzandığımda, telefonu çıkardım. İpek'in sohbetine girip, klavyeye yöneldim.

Kartal: Çok yoruldum o yüzden eve geldim.

Kartal: Beni beklemenize gerek yok.

Kartal: Çağlar'a söyle bırakır seni eve olur mu?

Kartal: Kusura bakma lütfen.

İpek: Nasıl yani? Gelmiyor musun.

İpek: O kadar bekledim seni.

İpek: Ve sen eve mi gittin?

Kartal: Kusura bakma bekletmek istemezdim ama dediğim gibi yoruldum.

Yazıp, iç çektim. Bu kadar açıklama yapmaya gelemiyordum ama insanları kırmaktan da hoşlanmıyordum. Mesaj geldiğinde bakışlarımı ekrana çevirdim.

İpek: Tamam kartal. Nedense Bade ile gittikten sonra böyle oldun.

İpek: Neyse ya iyi geceler

Kartal: Ne alaka?

Görüldü

Görüldü atıp bir şey yazmaması ile beraber telefonu kapadım. Tüm bunlar tesadüf müydü yoksa.. Kafamı iki yana salladım. Ne düşünüyordum ben Allah aşkına.

İç çekip ellerimi başıma getirip ovaladığımda, gözlerimi kapadım. Yorulmuştum sanırım bugün. (Yeni fark ediyor sanırım dhwsjdhğsq)

-

Bade'den:

Duyduğum zil sesi ile beraber gözlerimi araladığımda, yüzümü buruşturarak ayağa kalktım. Annem bu hafta mesaide olacaktı. Kapıya doğru ilerleyip, kapı deliğinden baktığımda gelenin Kartal olduğunu gördüm.

Elimi saçıma getirerek saçlarımı düzelttiğimde kapıyı açtım. "En sonunda!"

Güldüğümde, o da içeriye girmişti. Kapıyı kapatıp bakışlarımı ona çevirdim. Üzerine dar olacak şekilde siyah bir tişört giymişti. Ben ise karşısında ham ster pijamamla duruyordum. "Günaydın." dediğinde kaşlarımı çatıp, "Hayır, hala gün aymadı." deyip odaya doğru yürüdüm. Peşimden geldiğini anlayabiliyordum. Gülümseyip, odaya girdiğimde daha demin yattığım yatağıma geri yattım.

kazılı kuyum | textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin