6

205 18 16
                                    


"Buraya tekrar gelmek tüylerimi ürpertti." Megumi üşümüş gibi deri ceketinin üstünden kollarını ovuşturdu ve barın girişinin üstünde bulunan, ışıklı yazılarla yazılmış ismi sesli bir şekilde okudu. "Malevolent Shrine. Kötü Niyetli Tapınak."

"Onu burada bulacağımıza emin misin?" Nobara gergin bir şekilde Megumi'nin kolunu tutup hafifçe sarstı. "Gelmeyi neden istediğini anlamıyorum bile."

"Onunla konuşmam lazım." Gerginliğini geçirmek istercesine yutkundu ama pek işe yaramadı. Hala avuç içleri terliyordu, bu yüzden ellerini pantolonuna sürttü. "O geceyi hala tam olarak hatırlamıyorum. Yuji'ye benzediğini, siyah saçlı olduğunu ve... Kokusunun hoşuma gittiğini hatırlıyorum sadece."

"Belki rastgele oraya gelmiş birisidir? Bir daha gelip gelmeyeceği, özellikle de bu akşam gelip gelmeyeceği, gelse bile onu tanıyıp tanımayacağını bilmiyoruz."

"Evet, bilmiyoruz. Öğrenmenin de tek bir yolu var." Kolunu kırıp Nobara'ya uzattığında beta kız, arkadaşının koluna girdi ve kapıya ilerlediler. Megumi bir beyefendi olarak sırasını Nobara'ya verdi ve kimlik kontrolünden ilk geçen genç kız oldu.

Sıra Megumi'ye geldiğinde ve Megumi kimliğini uzattığında koruma beklemediği bir şekilde şaşırmıştı. "Fushiguro Megumi, değil mi? Omegasınız?"

"Bunun neden gerekli olduğunu anlamıyorum." Megumi kollarını birbirine bağlayarak sorgularcasına tek kaşını kaldırdı. "Artık omegaları barlara almıyor musunuz?"

"Patron geldiğinizde sizi direkt ona yönlendirmemi istedi. Lütfen buyrun Bay Fushiguro." Koruma içeri kafasını uzatarak girişteki korumalardan birisini çağırırken Megumi adama yaklaşıp kolunu tuttu. "Patronun kim? Neden ona yönlendiriliyorum?"

"Ryoumen Sukuna." Bu ismi duyduğunda Megumi'nin zihninde adeta şimşek çaktı. Evet! Yattığı alfanın adı buydu! Bir dakika, ne? Barın sahibi ile mi yatmıştı? "Patron size açıklayacak."

Megumi'ye eşlik etmek için bir koruma geldiğinde Megumi itiraz etmeden adamın peşinden içeriye girdi. "Bir dakika," dedi yüksek müzik yüzünden bağırarak. "Arkadaşıma haber vermem lazım."

Koruma kafasını sallayıp onayladığında Megumi kenardaki Nobara'nın yanına gitti. "Aramamıza gerek kalmadı. Adam, yani Ryoumen Sukuna, buranın patronuymuş. Geldiğimde ona yönlendirilmemi istemiş."

"Ben de geleyim." Nobara'nın isteğini Megumi hemen reddetti. "Bar tezgahının oralarda takıl. Seni bulacağım." Rahatlaması için arkadaşının kolunu sıvazladı ve korumanın peşine takıldı ama koruma da patronun nerede olduğunu bilmiyor gibiydi.

Barın içinde dolaştıktan sonra Megumi'nin üstüne alkol kokusu sinmişti bile ve yüksek sesli müzik başını ağrıtmaya başlamıştı. Cidden böyle ortamlarda eğlenmeden ve içmeden takılmak eziyetten başka bir şey değildi. Her adımında kalabalık bar yüzünden insanlara çarpıyor ve neredeyse de her seferinde üstüne alkol dökülüyordu. Belki de patronu bulmadan önce biraz içip rahatlasa daha iyi olabilirdi.

Patronu en sonunda kenardaki koltuklardan birinde sızmak üzereyken buldular. Uykuya dalmak üzereymiş gibi masanın üstüne kollarını uzatmış, bitmiş martinisinin kürdana takılı zeytini ile oynuyordu. Önce korumayı, ardından da Megumi'yi fark etti.

Çocuğun geleceğini biliyormuşçasına hiç şaşırmamış görünüyordu. Sendeleyerek ayağa kalktı ve ikilinin yanına gitti. "Patron, bu Fushiguro-"

"Evet evet, işinin başına dön." Sukuna elini sallayarak korumayı kovduğunda koruma itiraz etmeden yanlarından uzaklaştı ve Megumi ile Sukuna kalabalık barın içinde yalnız kaldı. Sukuna'nın takıldığı yer kalabalıktan uzak olduğu için yakınlarındaki masalarda takılan sarhoşlardan başka kimse yoktu.

Yanlış Yuji /itafushisukuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin