Düğün günü geldi çattı. Makyaj odasında sessiz bir şekilde oturuyorum. Aklımda acaba Mikey beni bir ay önce öldürse ne olurdu düşünceleri dönüyor. Tam tetiğe basacağı an " sensiz yaşayamam " gibi şeyler söylemeye başladı.
O günden sonra da bana çok iyi baktı ve dediğim her şeyi ikiletmeden yaptı ama ona olan nefretim hâlâ ilk gün ki gibiydi. Taze ve asla sona ermeyecek...
Gelinliğin üzerine bir ceket geçirdim. Ceketin içinde ki şeyi son bir kez daha kontrol ettim. Yerli yerindeydi. Tam o anda kapı açıldı ve içeriye Mikey geldi. Gözlerinde bir hayranlık ifadesi vardı. Tam önümde durdu ve bana gülümsedi.
" Çok nefes kesicisin , her zaman ki gibi. "
Ben de ona gülümsedim ve uzattığı koluna girdim. Düğün salonuna inince konuklar yerlerini almıştı. Öyle çok bir kişi yoktu. Toman üyelerinden hiç kimse yoktu tabi. Düğüne gelen çoğu kişi kötü şöhretli çete üyeleriydi. Herkes tebriklerini bize yöneltiyordu. Mikey düğün boyunca bana bakmaktan kendisini alamamıştı.
İşte son aşamaya gelmiştik. Rahip bize o kritik soruyu soruyordu. İlk önce ikimize baktı ve gülümsedi.
" Sano Manjiro , Yoshida Himiko'yu karınız olarak kabul ediyor ve onu her daim hastalıkta ve sağlıkta koruyacağınıza söz veriyor musunuz? "
Mikey hiç tereddüt etmemişti. Dudakları kıvrıldı ve " evet " dedi. Salondan büyük bir alkış tufanı yükselmişti. Sıra bana gelmişti.
" Yoshida Himiko , Sano Manjiro'yu kocanız olarak kabul ediyor ve ona hem hastalıkla hem sağlıkta beraber olacağınızın sözünü veriyor musunuz? "
.
.
.
Tüm gözler bana dönmüştü. Mikey biraz sevgi ve biraz tehditle karışık bir şekilde bana bakıyordu." Benim bu evliliği kabul etmemin hiçbir yolu yok. " dedim. Tüm salon şaşkın bir şekilde bana bakıyordu. Rahip de şaşırmıştı.
" Takemichi sevdiği kıza kavuşamadı. Canice bir şekilde öldürüldü. Takemichi bu hissi yaşayamazken ben bunu nasıl kabul edebilirim? Özellikle katili evlendiğin adamsa. " diye devam ettim. Mikey ayaklanmıştı ve kolumu tutup kendisine doğru çekti.
" Ne bok yiyorsun Himi-chan? Kendine gel!" dedi Mikey.
" Bu evlilik için ne zamandır bekliyorum. Bunu mahvetmene izin vermeyeceğim. " dedi ve rahibe bakıp silahını uzattı.
" Bu evliliği kabul etmezsen seni gebertirim. " dedi. Ben ise gülmüştüm.
" Buna gerek kalmayacak Mikey. " dedim. Mikey bana bakmamıştı bile. Rahip ise korkudan tir tir titriyordu.
O andan faydalanarak ceketimde ki soğuk metale dokundum ve onu elime aldım. Silahı hızlıca karnıma doğrulttum ve tetiğe bastım.
Acı verici tat midemde yayılıyordu. Sert bir şekilde yere düşmüştüm. Mikey olayın şoku ile bir kaç saniye olduğu yerde kalmıştı. Ardından hemen yanıma eğildi ve bana dolu gözlerle baktı.
" Bunu neden yaptın? BUNU NEDEN YAPTIN?! " dedi. Ardından göz yaşları gelinliğimi ıslatmaya başlamıştı.
Mikey'in yerde ki silahı kendi kafasına dayadığını gördüm. Tetiğe basmak üzereydi ama zor da olsa onun elini tuttum. Mikey şaşırmıştı ama silahı bırakmadı.
" Lütfen Mikey... Elimi tut. " dedim. Mikey sıkıca elimi tutmuştu. İkimizin de eli kan ile kıpkırmızı olmuştu.
" Beni kurtarmak istiyor musun? " diye sordum ona. Mikey kafasını hızlıca salladı ve elimi daha da sıkmaya başladı.
" KENDİ HAYATIMA BİLE MÂL OLSA SENİ KURTARACAĞIM! " dedi. Tam o an da başım dönmeye başlamıştı.
Gözlerimi yatak odamda açmıştım. Bu nasıl olabilirdi? Başından beri bunu planlamış olsam bile yine de biraz tuhaf hissettiriyordu.
Bir ay içinde yaptığım bu plan kusursuz işlemişti. İlk olarak Mikey ile evlenmem lazımdı. Ceketime silahı saklayacaktım ve düğün esnasında kendimi ölümcül olmayacak bir şekilde vuracaktım. Mikey'den elimi tutmasını istedim çünkü bu şekilde geçmiş-gelecek tetikleniyordu. Son olarak beni kurtarmasını istemesi gerekiyordu. Bu da zaten çok basitti.
Ben kazandım Sano Manjiro.
Bu olaydan emin olmak için Takemichi'nin evine gittim. Onun annesi ile kahvaltı yaptığını camdan görünce ne kadar sevindim anlatamam. Son olarak Chifuyu'yu kontrol etmiştim. O da kedisi ile ilgileniyordu. Derin bir nefes aldım ve yaşadığım şeylere hayret ediyordum.
Unuttuğum bir şey vardı ama.
Zaman yolculuğunda tetikleyici kişi bütün olanları hatırlar. Yani Mikey...
Kusacak gibi oldum ve hemen eve koştum. Tersine Mikey ile evlerimiz çok yakındı.
" Himiko! Okula geç kalıyorsun! " dedikten sonra annem hızlıca çantamı sırtıma taktı ve beni okula gönderdi. İtiraz bile edememiştim. Titreye titreye okula yürüyordum. Bir de üstüne yağmur bastırmıştı.
Okul kapısının önüne gelince onu gördüm. Bana baktı ve ardından başka bir tarafa baktı. Bir anlığına göz göze gelmiştik sadece. Belki de hatırlamıyordur? Ben fazla büyütüyor olabilirdim. Derin bir nefes aldım ve okula doğru yürümeye başladım.
Ama arkamdan gelen ses beni durdurmuştu.
" Himi-chan çantanı taşımamı ister misin?"
-------------
Evet , bir kitabın daha sonuna geldik. Kitap hakkında düşünceleriniz neler? Beğendiğiniz mi? Siz bu kitabın yazarı olsanız neleri değiştirmek isterdiniz?
İleri de yeni kitaplar yazmayı planlıyorum. O güne kadar kendinize iyi bakın. Sağlıcakla kalın <3 Kitap hakkında merak ettiğiniz sorular varsa sormaktan çekinmeyin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑶𝒃𝒔𝒆𝒔𝒔𝒊𝒐𝒏 𝑰𝑰 | 𝑴𝒊𝒌𝒆𝒚 x 𝑶𝒄
Fiksi PenggemarHanagaki Takemichi tekrardan geçmişe dönmüştür. Bu sefer ki görevi , çok sevdiği arkadaşı Sano Manjiro ve Manjiro'nun takıntılı olduğu sevgilisi Yoshida Himiko'yu kurtarmaktır. Peki bunu başarmak için neleri feda etmeyi göze alabilecek? 𝑶𝒃𝒔𝒆𝒔𝒔...