Tek taraflı bir aşk hikayesidir, iki kişi istenmeyen bir evliliğe mahkumdur, 3 yıl boyunca güzel şeyler değişir ve sonuna gelindiğinde duyguları değişir.
"DEĞİŞECEK, DEĞİŞECEK Seni özgür kılacak, beni bu inanılmaz acıdan kurtaracak" gözyaşları yanağ...
Herkese merhaba biliyorum uzun zaman oldu ama umarım hepiniz hala hikayemi okumakla ilgilenirsiniz, tadını çıkarın!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kıyıyı okşayan dalgaların ritmik dansı pencerenin dışında duyulabiliyordu; doğanın melodisinin kumlu tuvalde yankılanan senfonisi. Her dalga, perdelerin arasından sessizce sızan, dünyayı sıcak bir kucaklamayla karşılayan, onu yumuşak, altın rengi bir ışıltıyla uyandıran ve Jenks'in gözleri gibi rahatsız eden, denizin zamansız kucaklaşmasının fısıltılarını bırakan geçici bir şaheser çiziyordu. henüz bilinmeyen bu yerin çevresini ele geçirerek yavaşça kanat çırparak açıldı..... biliniyordu.
Hâlâ uykunun etkisi altında olan sisli zihni, son gecesini nerede ve kiminle geçirdiğini kavramaya başlarken, yüzünde güneşin sıcaklığını hissetti.
Anında yüzünde bir gülümseme belirdi ve bu güzel sabaha neşeyle başladı.
Halsizlikten kurtulmak için Jenk vücudunu esnetti, esnedikçe kaslarının sertliğini hissetti. Ancak göğsündeki ağırlık onu daha fazla hareket etmekten alıkoyuyordu.
Başını aşağıya eğdiğinde küçük karısının göğsünde uyuyakaldığını gördü. Jemre'si kollarını onun ortasına dolamış huzur içinde uyuyordu, dün gecenin ayrıntıları büyüleyici bir hikayenin hem canlı hem de anlaşılması güç, solan közlerini çağrıştırırken, hemen dudaklarında bir sırıtış belirdi.
Jemre, her kıvrımına yapışan karamel rengi kaşkorse elbiseyle büyüleyici görünüyordu, hem cazibeyi hem de inceliği ima eden bir siluet yaratıyordu.
Narin askılar omuzlarını kucaklıyor, mermer tenini ve kadifemsi göğüslerini açığa çıkarıyor, akıcı etek kısmı ise uzun, yumuşak bacakları hakkındaki sırları fısıldıyordu.
Kumaş onun etrafında dans ediyor, zahmetsiz bir zarafet ve sonsuz güzelliğin öyküsünü dokuyordu. Kaşkorse elbiseye bürünmüş varlığı, zarafetin incelikli, büyüleyici cazibeyle buluştuğu bir romandan bir bölümü hatırlatıyordu.
Ve diğer her şeye, sadece o minik elbiseye ve onun altındaki şeye odaklanmasını kaybetti.
Ne olursa olsun Jemre onu bu duygudan mahrum etmek istiyordu! Yatağını paylaşmasına izin vermiyor, sabahın ışıklarına kadar onu tutuyor. Jenk aylardır bu anın hayalini kuruyordu.
O da doğru olanı yaptı, aralarına koyduğu engeli kaldırıp onu kollarının arasına aldı.
O ana geri döndüğümüzde Jenk yan döndü, onu da kendisiyle birlikte hareket ettirdi, vücudunu düzeltti, hâlâ onu kollarında tutuyordu; bir eli onun altında, diğeri serbest. Şans eseri, onu uyandırmadı.
Yüz yüze geldiklerinde kendini büyülenmiş buldu, ona bakarken bakışlarını başka yöne çeviremiyordu. O anda zaman durmuş gibiydi ve etraflarındaki dünya bulanıklaşarak anlamsızlaştı.
Gözleri, kırılganlık ve güç hikayelerini fısıldayan ince ayrıntılarda takılıp kalarak yüz hatlarının hatlarını takip etti. Eli otomatik olarak kalktı ve saçlarını yüzünden çekti.
Ve bu duruma nasıl düştüklerine dair bir düşünce geçti aklından. Görünüşe göre gecenin bir noktasında kaşıklama, uykuya sarılmaya ve bu da sarılmaya dönüşmüştü.
Sonra parmak uçları kasıtlı bir yavaşlıkla çıplak kolu boyunca dirseğinden omzuna doğru hareket etti; dokunuşunun altındaki yumuşak teninin lüks hissini ortaya çıkaran dokunsal bir keşif.
Yolculuk kasıtlı bir danstı; her vuruş o sessiz anda paylaşılan hassas yakınlığa bir övgüydü. Teninin ince nüanslarına uyum sağlayan parmakları sevgi dolu bir harita çizdi ve bu telaşsız dokunuşta, parmak uçlarından varlığının derinliklerine doğru yükselen yadsınamaz bir arzuyu uyandırdı.
İki kere düşünmeden yaklaştı ve burnunu onun açıkta kalan boynuna gömdü, derin bir nefes aldı ve onun güzel kokusunu duyularına damgaladı.
O anda manyetik bir çekim onun daha fazlasını istemesine neden oldu. Açıkta kalan boynunun kıvrımı, keşfetmeye davet eden bir tuvale dönüştü. Karşı konulamaz bir dürtüye kapılmış olan Jenk, ortaya çıkan derinin kırılganlığı karşısında büyülenmiş bir halde yakınlarda oyalandı. Çıplak boynunun cazibesi yakınlık vaatleri fısıldadı ve bu hassas teşhirde daha derin bir bağlantı için ince bir davet ortaya çıktı.
Jenk dudaklarını boynunun kıvrımının başladığı omzundaki yere zar zor dokundurdu ve o hassas anda aniden kendini tuttu.
Bunu yapamadı.
Ve eğer bunu yaparsa, içinde uyanan arzu, pantolonunun kumaşında kendini gösterecek olan hafif gerilim ve sıcaklıkta açıkça görülecekti. Bu, söylenmemiş bir beyan, o yüklü anda içinden geçen duyguların fiziksel bir yankısı olurdu. Özleminin yoğunluğu yüzeyin altında kalıyor, havada süzülen görünmez bir iplik, içinde kıpırdanan arzularla sessiz bir bağlantı yaratıyor.
Tereddüt ve korkuyla karşı karşıya kalan adam, eylemlerinin bir huzursuzluk duygusu uyandırabileceğinin ve onu korkutabileceğinin farkında olarak bundan kaçındı. O anın kırılganlığı onu temkinli davranmaya ve onu rahatsız etme riskine girmemeye ihtiyacı olduğunu fark ederek temkinli davranmaya yöneltti. Bu duraklamadaki endişesi, anlayış ve saygı arasındaki hassas dengeyi yansıtıyordu; her şeyden önce onun rahatını sağlamanın öneminin sessizce kabulü.
Jenk kıkırdadı, sırt üstü uyuyarak kendine yer açtı ve hayal kırıklığıyla gözlerini ovuşturdu. Gece düşünceleri zihnini meşgul ediyordu ve hâlâ huzur içinde dinlenen ona bakarken bu onlar için uygun zaman değildi.
'Hangi aklı başında bir adam bir güzelliği yatağında bırakıp bu konuda hiçbir şey yapamaz?'
Ama bunu çözmek için kendisini bir süreliğine ondan uzak tutması gerekiyordu, çok zamanı vardı.
"Çok güzelsin, bunu biliyor musun?" Fısıldadı, ona baktı ve "Ve tabii ki sana haber vermedim" diye itiraf etti ve içini çekti. Buradaki kırılganlık, çok uzun süre dile getirilmeyen bir farkındalığı ortaya çıkardı ama devam ederken kararlılık sesini doldurdu. "Ama bundan sonra bunu daha çok söyleyeceğime ve göstereceğime emin olacağım...Seni seviyorum."
Alnına yumuşak bir öpücük kondurup, uykusunu bölmemeye dikkat ederek kollarını nazikçe altından çekti.
Bacaklarını yatağın kenarından sarkıtıp ayaklarını yere basan Jenk ayağa kalktı ve gülümseyerek ona son bir kez baktı. O anda, Jemre'nin yanında olduğunu bilmek, tam da istediği gibi bir tatmin duygusu içini kapladı. Bulduğu mutluluğun kıymetini bileceğini ve büyüteceğini kendi kendine onaylarken gözlerinde kararlılık parlıyordu.
Artık öncelik, konaklamalarının konforlu kalmasını sağlamaktı. Potansiyel olarak uzun süreli kalış sırasında yiyecek ve temel ihtiyaçlara ihtiyaç duyulduğunun farkına varan Jenk, uykulu karısını rahat yatakta bıraktı ve bir amaç duygusuyla yola çıktı. İhtiyaçlarını karşılama sorumluluğu, kararlılığına yeni bir katman ekleyerek dış dünyada gezinmesine ve geçici sığınaklarını tamamlayacak unsurları güvence altına almasına zemin hazırladı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
