Evden Kaçış

5 0 0
                                    


Hızlıca kapanan kapının sesine uyandım. Sabah olmasına daha vardı. Gözlerimi araladığımda sarhoş şekilde odama dalan babamı gördüm. Elindeki içki şişesiyle kapıya yığılmış kahkaha atıyordu. Aniden sıçrayıp etrafıma kendimi koruyacak bir şey aramak için göz gezdirdim. Masanın üstünde duran bıçağı hemen elime aldım.

Ayağa kalktı ve üstüme yürümeye başladı.
İlk değildi ama gerçekten bıkmıştım, üzerime doğru Bi hamle yaptığında elimdeki bıçağı karnına geçirmiştim. Bir kaç yüz kızartıcı küfür savurduktan sonra yere yığılmıştı bende bunu fırsat bilerek üstünü aradım bütün parasını aldım,evdeki diğer bir kaç şey ve birazcık yemek aldıktan sonra çıktım kalacak bir yerim yoktu bu yüzden ilk günü dışarıda geçirmek zorunda kaldım.

1 HAFTA SONRA

Bankın üzerinde uyandığımda bir kaç esneme hareketi yaptıktan sonra etrafıma bakındım. Bunu herzaman yapıyordum. Etrafıma bakınırken bir not gördüm. Açıp okuduğumda kan beynime sıçramıştı.

Eğer arkandaki mavi evin yanına gelmezsen seni burdan silahla vururum.

Hemen etrafıma baktım. Bana bakan maskeli adamları görünce "kahretsin" dedim ve hızlıca koşmaya başladım. Arkamdan silah seslerinin gelmesi daha hızlı koşmamı sağlıyordu. Ara sokağa girdiğimde onlardan kurtulduğumu düşündüm, hızlı hızlı soluklandım demiştimki kafama bir darbe alıp yığılmıştım en son ise şunları duymuştum "onu tanıyomusun?" "evet".

Uyandığımda bir evde bir koltuğun üzerinde uzanıyordum. Kalkıp oturduğum zaman "sonunda uyana bildin" dedi birisi. Sesin geldiği yöne baktığımda. Siyah saçlı, kahvenin en koyu tonunda gözlü, uzun boylu, üzerinde siyah bir eşofman takımı olan bir adam gördüm. Yaklaşık 22-23 yaşındaydı. "ben niye burdayım?, beni neden buraya getirdiniz?, benden ne istiyor o maskeli adamlar?, o maskeliler siz misiniz?" bu soruları dizdikten sonra yanıma oturdu. Ondan uzaklaştığım zaman "benden korkmana gerek yok, ben seni o maskeli adamlardan koruyorum" dediğinde sinirlendim ve ayağa kalkıp bağırmaya başladım "kimsenin beni korumasına ihtiyacım yok, ben kendimi koruyabilirim, ayrıca sana nasıl güvenebilirim? " dedim. Beni kolumdan tuttu ve tekrar yanına oturttu.

"çok konuşmayı seviyorsun her halde. Ayrıca kendini koruya bileceğin kişiler değil onlar. Bana güvenmek zorundasın." kaşlarımı çattım, bana çok mu konuştuğumu söyledi bundan ona neki neden beni bu kadar düşünüyor.

"yalan söylemediğini nereden bilicem ayrıca seni tanımıyorum. Beni bayıltıp buraya getiren birine öylece inanmamı bekleyemezsin" dedim.

Burun kemerini sıkarak iç çekti "anlamıyorsun Derin, Merve yada Sıla adın artık her neyse, o adamlar katil ve bizim peşimizdeler" küçük bir açıklamadan sonra "adım Su benim ayrıca Merve ve Sıla da kim" dedim evet adım Su demiştim çünkü Derin ismini istemiyordum bu ismi annem bana vermişti ve o beni bırakıp gittiğinde adımıda kendiyle götürmüştü.

"Senin adın nasıl Su oluyor kimliğinde Derin yazıyor" o benim eşyalarımı mı kurcalamıştı sapık adam bu adamı hiç sevmedim "adım Su işte" iç çekti tekrardan "sana herşeyi anlatıcam ama önce kahvaltı yaplım" çok acıkmıştım bu yüzden reddetmedim ve onaylar şekilde kafamı aşağı yukarı salladım.

Yemek yemek için aşağıya inerken bütün heryere hayranlıkla bakıyordum "burası bildiğin saray" ne bunu dışımdan mı söyledim. Evet malesef arada sırada dışımdan konuşuyordum hepsi şu Dilara yüzündendi.

Küçükken en sevdiğin arkadaşımı bir trafik kazasında kaybetmiştim. O günden bu güne kadar ve hayla da hayali arkadaşım Dilara ile yaşıyorum.

Adam bana bakıp gülümsedi. Bana bir oda göstererek "bura senin odan. Git ve bir şeyler giy." o gitmeden önce "hey bayım adınız ne" dedim. Bana bakıp gülümseyerek. "adım Yağız" dedi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 10 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

PEŞİMDEKİ KATİL Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin