GİRİŞ

201 103 100
                                    

Tarih atmak gibi bir gelenek varmış

Tarihleri buraya alalım (11.05.24)

NP : Lana Dey Gel - Say Yes To Heaven

NİDA DEMİRAL

MODEL: Janae Roberts

**Gelen bildirim sesiyle elimdeki telefona baktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

**
Gelen bildirim sesiyle elimdeki telefona baktım.

Ukde: adlı kullanıcıdan yeni bir mesajınız var.

Ukde: Hazır mısın? Kapıdayız.

Ona hazır olduğumu ve birazdan orada olacağımı söyleyen bir mesaj atıp yatakta doğruldum. Düşünmekten beynim iflas etmişti. Ağrıyan başımı avuç içimle ovalayıp homurdandım. Elime ten rengi büyük bez çantamı alıp odamdan çıktım.

"Evet hazır mıyız?" dedi Ukde neşeyle. Küçük bir çocuk gibi ellerini birbirine çırpıp sevinçle gülümsedi. Bu hâline gülümseyerek baktım. Yirmi üç yaşına gelmiş bir yetişkin olsa da benim gözümde hâlen Alacakaranlık izleyen liseli kız olarak kalacaktı. Onu başımla onaylayıp Deniz'e baktım. Deniz'de bizi onaylayarak gaza bastı. Açık camdan saçlarımı dağıtan rüzgara baktım ve camdan elimi uzatarak hissetmeye çalıştım.

Arabanın durduğunu hissedince gözlerimi aralayıp kendimi dışarı attım. İleride küçük bir tekne vardı. Bizim teknemiz. Kızlardan önce koşarak oraya vardım.

Dar ve neredeyse paslanmış merdivenden zıplayarak indim ve tekneye adımımı attım. Pekala küçük bir tekneydi ama zaten üç kişi olacağımız için sorun olmazdı. Bu sırada kızlar da gelmişti. Ukde her zamanki tükenmeyen neşesiyle kaptanın yanına gitti. Yaklaşık olarak bir kaç dakika sonra ise tekne hareket etmeye başlamıştı. Biz ise çoktan yerleşmiştik.

"Heyecanlandım." dedi Ukde nefesini vererek. Gerilmişti.

"Sen hep heyecanlısın." dedim ona nazaran rahat bir sesle. Deniz ise sadece gözlerini devirdi. Ayağa kalkıp temkinli adımlarla teknenin önüne çıktım. Güneş gözlüğümü saçlarımın arasına yerleştirip dikkatle denize bakmaya başladım. Gittikçe koyulaşan rengi dışında pek bir şey yoktu. Tam gözlerimi sudan ayıracağım sırada neredeyse bir insan boyutunda bir şeyin geçtiğini hissettim. Hışımla gözlerimi çevirip tekrar baktım. Tekrar baktığımda ise bir şey yoktu. Hayal gücüm.

Elimle şakaklarımı ovdum. Migrenim tetiklenmişti. Yavaş adımlarla kızların yanında döndüm. Deniz bana baktı ve hiç bir şey söylemesem bile çantasındaki ağrıyan kesiciyi bana uzattı. Sadece gülümsemekle yetindim. Beni, ben daha bir şey söylemeden anlıyordu.

OKYANUSTA BİR DAMLA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin