Rezillik bazen genetiktir, bazen de sonradan bulaşır

997 59 121
                                    

Ay hello babuşlar.

Gelecek hafta görüşürüz dedim ama görüşemedik. Sınavlarım yaklaştı. Ve çok zorlar. Hem finallere hazırlanıyorum hem de tekrar üniversite sınavına hazırlanıyorum. Çok zor. O yüzden önümüzdeki üç bölümü ili hafta arayla atacağım. Umarım anlayış gösterirsiniz.

Bolca sevgiler. Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın.

Bölüm şarkıları= 4yüz-dandini (bu şarkıyı niye seçtiğimi video izledikleri yere gelince anlarsınız)

Bölüm şarkıları= 4yüz-dandini (bu şarkıyı niye seçtiğimi video izledikleri yere gelince anlarsınız)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Buket Ayaz

Yalan son zamanlarda hayatımın başrolüydü.

Ya ben yalan söylüyordum ya da birisi bana yalan söylüyordu.

Eh tabu şöyle de bir şey vardı; yalancının mumu akşama kadardı. Tüm yalanlar günün sonunda ortaya çıkardı.

Mesela benim yalanlarım sürekli olarak ifşa oluyordu. Bir annemler bir de cemiyettekiler kalmıştı ne halt yediğimi bilmeyen. Devlet de yalancı olduğumu biliyordu. Benim eteğimdekiler nasıl döküldüyse diğer yalancıların da eteğindekiler dökülüyordu.

Misal Barış. Şimdi yanımda oturmuşken takındığı sessiz tavrın aynısını Mert ile yüzleşirken ben de takınmıştım. Yabancı değildi yani. Tabi ben Mert'in aksine Barış'a kendini rahatça anlatabilmesi için zaman vermiştim. O yüzden son 23 dakikadır buradaydık. Şaka değil, cidden 23 dakikadır hastanenin bahçesindeki banklardan birisinde oturuyorduk.

Birisi beni kurtarabilir mi Allah aşkına? Mert bana abimle vakit geçireyim diye görevde izin vermişti. Bense görünüşe göre vaktimin hepsini Barış ile harcayacak gibi görünüyordum.

"Ee," dedim kolumla koluna hafifçe vurarak. "Artık bir şeyler anlatacak mısın yoksa bu güneşte tüm gün burada oturacak mıyız? Yalnız haberin olsun güneş kremi sürmedim."

Birazcık teşvik gerekti belli. Kehribar gözleri çekingen bir şekilde bana döndü. Saçlarına vuran güneş, harelerini gölgeliyordu. Sarışınların tam anlamıyla tipim olduğundan bahsetmiş miydim?

Lisedeyken sevgilim sarışın olmalı yoksa başka ilişki istemem diye gezmiş Gülşen'in sarışın şarkısıyla manifest yapmıştım. İşe yaramış mıydı peki? Cem esmerdi. Yani işe yaramışa benzemiyordu.

Saçlarına odaklandığım için dudaklarının oynadığını geç fark etmiştim. "Ne dedin pardon? Saçlarına bakmaktan seni duyamadım."

Kafasını iki tarafa sallaması beni onaylamadığının işaretiydi. Tanıştığımızdan beri ilk defa bana karşı bu kadar öfkeli görünüyordu. "Bir soru sordun Buket, bari cevabını alana kadar dinle."

Aşık Ruhlar CemiyetiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin