İkisinin erotik başlayan günü şimdi sarmaş dolaş yatağa uzanıp öpücüklerle sevgi ispatına dönmüştü.
Sadece sen ve Kizim yavrum. Bitti hiç açılmamak üzere bitti kapandı bu koni.
Başka çocu istemiyor musun?
Başka çocuk istemiyorum. Bir sürü çocuk istiyorum senden İbrahimim. Şimdi sadece kokunu içime çekip huzurla uyumak tek istediğim bu.
Sen ne istersen o koçim.
_______________________________________
Olaylar yatışmış minik Peri 1 yaşına gidiyordu. Yaylada ki tüm işçi çıcuklarına küçük hediyeler alınmış yeşilliğin üstüne masalar kurulmuş tatlı bir telaş vardı.
Civan Mert hiç bir masraftan kaçınmamış palyoçodan şişme eğlence havuzlarına kadar herşeyi getirtmişti.
İbrahim tüm ailenin huzur ve mutlulukla koşturmasını izliyordu. Neden mutlu değildi? Mutluluk oyunu oynuyordu yeniden İbrahim.
Ebru: Eniştem bu cadı mızmızlanıyor. Uyutayım mı?
Ver güzelim ben emzirip uyuturum. Akşam üstü oda tadını çıkartır eğlencenin.
Fatma ana: Bozoçgimi bak hele.
Efendim annem, buyur.
Sessizce gelip saçını öptü önce. Sonrada tülbentine yerini silip konuştu. Yorulmuştu kocamış kadın.
Fatma ana: Nen var? Hiç bişi yemedin kuzum. Durgunsunda farketmeyrum sanma doğum günü deyi mi hüzünlendin de anana.
İbrahim zorluklarla gülümsedi.
Yorgunum heralde annem, yayla havası çarptı demekki. Doğum günü telaşıda var merak etme beni.
Fatma ana: İnanmayrum ama peku. Hayde git yatur az dinlen sende.
İbrahim kucağında huzurla uyuyan kızına bakıp iç çekti. Kalkıp yatırdı yerine. Balkondan baktığında Civan Mertin çocuklarla koşturarak boğuşmasını izlerken gözleri doldu.
İbrahimden
Ahhh ibrahim...geldiği yeri, yaşadığı hiç bir şeyi unutmamış unutamamış İbrahim.
Kaybetmekten korkup susan garip ibrahim. Ömrünce sevilmemiş, şimdi sevgi Denizi'nde yüzme bilmediği için boğulan İbrahim.
Kanadını kolunu kendi kuran İbrahim.
Aşkından bir adım ileri gidemeyen, içine kanayan İbrahim.
Çok mu seviyorsun İbrahim, çok mu aşıksın? Bağıra çağıra burdayım kızgınım bana kendimi hiç gibi yok gibi hissettirdin diyemiycek kadar mı gözün kör.
Bu kadar mı minnetle bağladın kollarını! Bu kadar mı sevgi bile olsa boğulduğun layığım bu deyip sustun.
.
.
.
İbrahim banyonun köşesine çökmüş apzına dayadığı bez parçasını ısırarak içine içine hayrıkırarak ağlıyordu.Kızgındı, kızgındı en çok kendine. Gururunu kendine saygısını yitirip o cümleri kurduğu ve görülmediği için di bu kızgınlığı en çok kendine.
Peri'yi hiçe sayıp, kanından çocuk istermisin? Dediğineydi bu kızgınlığı. Civan yine evladına duyduğu muhabbeti sevgiyi ispat etmişti tek lafı ile.
Peki ya İbrahim'i göremicek anlıyamıycak kadar mı kendi korkularıyla meşkuldu Civanı.
Şimdi kalkmalı ve kızının en güzel gününde yüzünde bir gülümseme ile eşine eşlik etmeliydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kahramanım
Novela JuvenilHikayemiz bir Karadeniz hikayesi... Artvin'in mohdi laz bir ailenin adı gibi civan mert olan Reis'inin bir mazlumuma önce ev sonrada yuva oluşunun hikayesi Tek bölümlük uzun bir hikayede Civan Mert ve İbrahim'e eşlik etmek isterseniz yine doğru ye...