KAĞITÇI GÜZELİ (gerçek ailem)

~2~

Medya:Kara

Kara bu olsun mu? Değiştirebilirim emin değilim pek

İyi okumalarr🦋

______________________________________

Karahan ailesi her zaman ki şekilde Polat'ı yemeğe bekliyorlardı.

"Polat abim bugünde ekstradan geç kaldı he" demişti Enes ona başlarını sallayan Güney ile Kuzey tam konuşuyorlardı ki içeri giren Polat'la susmuşlardı.

"bugün erken geldim aslında" diyip Enes'in saçlarını karıştırmıştı Polat. Hemen çekilen Enes'e gülmüştü oldu olası zerre sevmezdi saçlarının karıştırılmasını.

"ya ben anlamıyorum inatla mı karıştırıyorsunuz saçlarımı? Sevmiyorum işte sevmiyorum"

Enes'e göz deviren ve yemeklere iştahla bakan Emir "tamam sus sus sus" demiş ve babasına dönmüştü "baba artık başlayabilir miyiz yemek yemeye? Karnımda kara delik açıldı açım ula!"

Aziz oğluna bakmış ve "afiyet olsun" demişti. Herkes yemeye başladığında Emir sessizlikten sıkıldığı için annesine dönerek "bu güzel yemekleri sen mi yaptın canım anam"

Yelda oğluna bakıp gülümsemiş ve"ben değil Barış yaptı"demişti.

Barış tabağından kafasını kaldırıp Emir'e bakmıştı Emir'de Barış'ın elini alıp öpmüştü, yetmemiş başına koymuştu.

" ellerine sağlık barışamayan Barış, bi de şey ıslak kek yaptın dimi"demişti kendince masum bir bakış atarak.

Barış abisine gülüp kafasını aşağı yukarı olumlu anlamda sallamıştı. Emir de Barış'a gülümsemişti.

Güney abilerine dönerek"bence Kuzey ile ben değilde siz ikizsiniz, yani biz ikimiz bu kadar uyumsuzken ikiziz ama siz bu kadar uyumluyken nasıl ikiz değilsiniz ki?" demiş ve babasıyla annesine dönmüştü "bence Kuzey ile ben ikiz değiliz baksana şu tipsize, benim gibi yakışıklının yanında" demiş ve dilini damağına vurmuştu.

Kuzey ikizine ters bir bakış atıp kafasına vurmuş ve "asıl sen tipsizsin be, benim gibi yakışıklı, sempatik, karizma biri senin ikizin olamaz zaten" diyip o da annesiyle babasına dönmüştü "bence de biz ikiz değiliz baksanıza şuna kesin karışıklık oldu kesin"

Aziz ile Yelda iki oğluna aldırmadan yemeklerini yemeye devam ediyorlardı. Neredeyse her gün bu atışma gerçekleştiği için kimse aldırmıyordu, işin garip tarafı ikisi de her şeyi dönüp dolaştırıp buna götürebiliyorlardı.

Kuzey ile Güney cevap vermeyen anne ve babalarına "niye cevap vermiyorsunuz?" demişlerdi aynanda.

Yelda hâlâ takmazken Aziz oğullarına karşı "karışıklık olmasına imkan yok bu bir, çift yumurta ikizisiniz benzememeniz gayet normal bu iki, o yüzden de önünüze dönüp yemek yemeye devam edin beşinci ve altıncı"

Kuzey babasına "baba ne diye ona beşinci diyorsun ben ondan önce doğdum önce" Güney ikizinin tekrardan böyle konuşmasıyla kafasına vurmuştu. "bak sürekli bunu diyorsun 1 dakika sonra doğmam benden büyük olduğun anlamına gelmiyo, gelmiyo!"

Kuzey Güney'e göz devirip yemeğini yemeye devam etmişti. Diğerleri de her zaman olan şeyler diye zerre takmamışlardı.

O sırada telaşla yanlarına gelen Asaf ile hepsi Asaf'a dönmüştü. Aziz, Asaf'ın bu telaşlı haline kaşlarını çatmıştı." noldu Asaf ne bu telaş?" demişti.