-UNUTULAMAYANLAR-
7.BÖLÜMMERHABA BİRTANELERİM öncelikle şimdiden oy ve yorumlarınız için teşekkür ederim.
Size her bölüm bir soru sormak istiyorum bugün ki sorumuz.
Sizce Kayra ve Melis arasındaki geçenler nereye varacak?
Hatırlatma:Melis Kayra'nın kız kardeşi.
İyi okumalar...
______________🦋🦋🦋____________
Bir boşluktaydım evet ama o kadar soğuk bir boşluk ki beni şoka sokmuş ve şoktan üşüyememi sağlamıştı...
Ağzım o kadar kuruydu ki çöldeymiş gibi hissettim. Karanlıktı yani böyle uyurken gözümüzü kapatırız ya öyle bir karanlık değildi. Sonsuzlukta olan bir karanlıktı...
Göz kapaklarımı açamıyordum açmaya çalıştığımda bin tane iğne batıyormuş gibi hissediyordum.
Uğuldama sesleri vardı ama böyle kulağımıza su kaçar ya aynı öyle duyuyordum ne konuşulduğunu istesemde anlayamıyordum. İçimde bir sıkıntı vardı ama yeni değil önceden olan ama unutulmaya mahkum bırakılmış bir sıkıntı...
Ben neyi unutmaya çalışsam herşekilde karşıma daha kötü bir şekilde çıkıyordu.
Karanlıkta olmayan ışığı ararız biz insanlar, ışık olmak yerine başkasının ışığına sığınırız. O ışık zamanla bizi karanlığa mahkum eder ışık ararken karanlığa gömülürüz...
Ben ne ışıktım nede karanlık ben sadece o ışığın yada karanlığın içindeki bir umut olmak isterdim. Unutmak istiyorum desemde hayır, herzaman bu anılara sığınarak yaşamıştım iyi günüyle, kötü günüyle sevmiştim ben geçmişimi.
Geçmişten nefret etmemizin sebebini geçte olsa anlamıştım. Biz milyonlarca güzel anıyı sadece bir kötü anı sayesinde silmek isteyenlerdik, biz çabalamadan çabalamış olarak gözükenlerdik. Bazı iyiliklerimiz bizi dahada kötü yapıyordu ve bu bizi dönüşü olmayan yollara sevkederdi.
"Burda daha ne kadar kalması gerek?" ses tanıdıktı içimi garip bir güven duygusu kapladı
Elimi bir el kavradı, elimin küçücük kaldığını hissettim elin büyük olduğunu anlamak zor değildi. Elin uzaklaştığını hissettim ama bu elin benden uzaklaşmasınıda istemedim.
Tuttum elini birdaha bırakmamak adına,ya o bırakmak isterse diye düşündüm. Niye bıraksın dedim kendi kendime. Sonra niye bırakmasın dedim.
.El hâlâ gitmemişti kalıcaktı galiba. Bende kalmasını istiyordum. Ama gitmesi gerektiğini ve bir gün gideceğini de biliyordum.
"Çok şey unuttun Kayra hemde unutulması en zor şeyleri silip gittin sen. Nasıl afedeyim seni? Nasıl döneyim bu yoldan?"
Ben asla unutmadım, unutmaya mahkum bırakıldım...
"Nasıl yapıyorsun bunu bana!?"
Ne yapmıştım ki?
Unutulamayanlar ve Unutulanlar sen hangisisin?
Unutmadığımı biliyordum çünkü hiçbirşeyi unutmak istememiştim sadece başka bir rafa kaldırmış ve orada tozlanmalarına izin vermiştim bu kadar.
Ben hep bir ikilemde kalmıştım ya unutucaktım yada unutmaya çalışacaktım ve öğrendiğim tek şey unutmaya çalıştığım herşey bana daha çok ağır geliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON AKŞAM YEMEĞİ
Mystery / ThrillerNe kadar yaptığımız hatalardan kaçsakta isterse yıllar isterse bir ömür geçsin karşımıza çıkıyordu. Sondu... Bu son akşam yemeğiydi başlıyordu sıra onlardaydı -İNTİKAM SON BİR AKŞAM YEMEĞİYDİ -