Bayan Jung sorusunu tekrarlamıştı telefonuyla ilgilenen bedene karşı. "Neden avukat oldun?" Aslında bununla pek ilgilenmiyordu fakat bütün misafirler telefonuyla ilgilenirken dikkat çekmesi gerekiyordu.
"Babam öldükten sonra annem başka bir adamla evlendi. Kötü birisiydi, boşanırken çok zorluk çıkarmıştı anneme. Avukatlardan yana da yüzümüz gülmemişti. Ya rüşvet alıyorlar ya da işlerini umursamıyorlardı. Bende eğer annem ve bizim gibi mağdur olan insanlar varsa onlara yardım etmek için avukat olmak istedim."
San konuştuktan sonra hemen geri grup konuşmasına döndü. Hepsi şuan yaptıklarının saygısızlık olduğunun farkındaydı ama içten içe de Bayan Jung'a küçük bir protesto eylemi düzenliyorlardı.
***
İçerideki sohbet, hafif gergin ama aynı zamanda sıcak bir atmosferde devam ederken, Wooyoung ve Yeosang salona geri döndüler. Herkes yerlerini aldı ve Seonghwa, Wooyoung'a cesaret verici bir bakış attı.
Bayan Jung, misafirlerle yakından ilgileniyor, onlara rahat etmeleri için çeşitli ikramlarda bulunuyordu. Misafirler yerlerine oturduktan sonra, çay ve kurabiye servisi başladı. Küçük bir sohbet ortamı oluşturulmuştu ve herkes kibarca birbirleriyle tanışıyordu.
Kısa bir süre sonra, San’ın annesi söze başladı. “Öncelikle bizi kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederiz,” diyerek konuşmaya başladı. “Oğlumuz San ile Wooyoung'un birbirlerine duyduğu sevgi ve saygı bizi çok mutlu ediyor. Biz de bu mutluluğun resmi bir şekilde devam etmesini diliyoruz.”
Bayan Jung, hafifçe başını eğerek gülümsedi. “Biz de çok mutluyuz. Çocuklarımızın birbirlerine duyduğu bu sevgiyi ve bağı destekliyoruz. Bu yüzden San'ı ailemizin bir parçası olarak görmekten büyük bir onur duyacağız.”
Bu sırada Jongho, "Aynen öyle, her iki aile de mutlu ve onaylı. Hadi, kutlayalım artık!" diyerek ortamı yumuşattı.
San ve Wooyoung göz göze gelip gülümsediler. Herkesin huzur içinde ve mutlu olduğunu görmek ikisinin de içini rahatlattı. Böylece, iki genç adamın hayatlarını birleştirecek ilk adımlar atılmış oldu.
Wooyoung’un kalbi göğsünde hızla çarparken, San yerinden kalktı ve elindeki yüzüğü Wooyoung’a uzattı. “Wooyoung, hayatımın geri kalanını seninle geçirmek istiyorum. Benimle evlenir misin?” dedi.
Wooyoung, gözleri dolmuş bir halde, “Evet, evet, evet!” diye bağırdı ve San’a sarıldı. Odanın içinde alkışlar ve sevinç çığlıkları yükseldi. Arkadaşları Yunho, Mingi ve Yeosang da bu mutlu anı kutlamak için ayağa kalkıp alkışladılar.
Bu sırada Seonghwa, gözyaşlarını tutmaya çalışarak bir adım öne çıktı ve “Ailelerimize ve bu mutlu günümüzde bizimle olan herkese teşekkür ederiz. Bu birlikteliğin hepimize mutluluk ve huzur getirmesini diliyorum,” dedi.
Mingi, "Tamam, hadi artık bu iş bittiğine göre yemek yiyelim!" diye bağırarak herkesi kahkahaya boğdu.
Törenin ardından, hazırlanan yemekler ve tatlılar servis edildi. Herkes neşe içinde sohbet ediyor, kahkahalar yükseliyordu. Wooyoung ve San, birbirlerine aşkla bakarak bu özel anın tadını çıkarıyordu. Tüm bu kutlamalar boyunca, iki aile de çocuklarının mutluluğu için bir araya gelmiş olmanın huzurunu yaşıyordu.
Gece boyunca yapılan eğlenceli oyunlar ve danslar ile isteme töreni devam etti. Herkesin yüzünde kocaman bir gülümseme vardı ve bu mutlu gün, herkesin hafızasında unutulmaz bir anı olarak yer etti.
***
Gecenin sonunda, balkonda birbirlerine sarılmış halde şehrin ışıklarını izleyen Wooyoung ve San, içlerini saran huzurla sessizce duruyorlardı. Wooyoung, San'ın omzuna başını yaslamışken, San hafifçe fısıldadı, “Bu anı sonsuza dek hatırlayacağım. Seninle birlikte her şey daha anlamlı.”
Wooyoung, San'a dönüp gözlerinin içine baktı. “Ben de öyle. Seninle olmak... her şeyden daha önemli.” dedi.
San, Wooyoung’un elini tutarak parmaklarını kendi parmaklarının arasına geçirdi. “Seni seviyorum, Wooyoung. Hayatımın her anında, her zorluğunda yanında olacağıma söz veriyorum.”
Wooyoung, San'ın yüzüne hafif bir gülümsemeyle bakarken, “Ben de seni seviyorum, San. Seninle her anı paylaşmak, seninle yaşamak benim için en büyük mutluluk.” diye cevapladı.
Bu sözlerle aralarındaki bağın ne kadar güçlü olduğunu hissederek, Wooyoung yavaşça San'a yaklaştı. San da aynı anda Wooyoung’a doğru eğildi. Nefesleri birbirine karışırken, gözleri birbirine kilitlendi. İkisinin de kalbi aynı ritimde atıyordu.
Sonunda, San’ın dudakları Wooyoung’un dudaklarına dokundu. İlk temasla birlikte ikisi de anın büyüsüne kapıldı. Öpüşmeleri, çevredeki dünyayı unutturacak kadar yoğun ve tutkuluydu. Bu an, sadece ikisine aitti ve onların sevgisini mühürleyen bir öpücük oldu.
San, Wooyoung'un beline sarılarak onu daha da kendine çekti. Wooyoung da ellerini San'ın boynuna doladı ve öpücüklerini derinleştirdi. Birbirlerinin nefesini hissederek, bu anın tadını çıkardılar. Şehrin ışıkları altında, yıldızların parıltısıyla birlikte, ikisi de geleceğe umutla bakarak öpüşmeye devam etti.
Bu özel an, onların ilişkilerini daha da pekiştirdi ve sonsuza dek hatırlayacakları bir anı olarak zihinlerinde yer etti. Şehrin ışıltıları altında, birbirlerine olan sevgileriyle ısındılar ve hayatlarının yeni bir dönemine birlikte adım attılar.
Öpüşmeleri, tüm dünyayı unutturacak kadar derin ve yoğundu. San’ın elleri, Wooyoung’un sırtında dolaşıyor, her dokunuşuyla aralarındaki bağı güçlendiriyordu. Wooyoung’un elleri ise San’ın saçlarına karışmış, onun sıcaklığını hissediyordu. Her öpücük, kalplerinin ritmini hızlandırıyor ve birbirlerine olan tutkularını daha da artırıyordu.
San, Wooyoung’un kulaklarına doğru fısıldadı, “Sonsuza dek yanımda kal, Wooyoung. Seninle her şeyi aşabiliriz.” Bu sözler, Wooyoung’un kalbini daha da derin bir şekilde etkiledi. “Sonsuza dek seninim, San. Seninle her anı, her dakikayı paylaşmak istiyorum.”
Bu anın derinliği ve yoğunluğu, ikisinin de ruhunda iz bırakmıştı. Gelecek ne getirirse getirsin, birbirlerine duydukları sevgi ve bağlılık, her engeli aşabilecek güçteydi. Bu öpücük, onların sonsuza dek sürecek olan aşklarının en güçlü ifadesiydi. Şehrin ışıkları altında, birbirlerine olan sevgileriyle ısındılar ve hayatlarının yeni bir dönemine birlikte adım attılar.
-SON-
-
Finalin çok iyi olmadığının ve aceleye geldiğinin farkındayım fakat bu seferlik böyle oldu yapacak bir şey yok skksnsmaladjfhsja
Finalde bana yardımcı olan Kurt'uma joongluv çok teşekkürlerYeni ficlerde görüşmek üzere. Sevgiyle kalın, Woosan ile kalın, hoşçakalın! 🎀
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stajyer [WOOSAN]
Fanfiction@Younghee98 Avukat Choi San, arkadaşının stajyerine aşık olmayı beklemiyordu. Ve Jung Wooyoung, sırf bir avukat için nefret ettiği bürodan çıkmayacağını hiç düşünmemişti. Texting - Düzyazı ---------------------------------- Bu hikaye tamamen kurgudu...