Mezarlığın dışına çıkmıştım. Gözlerim yaştan bulanıklaşmıştı. Dönüp geriye baktım, geride bıraktığım neydi? Beni geriye bakmaya döndüren neydi?
Şimdi gitmem en doğrusu değil miydi?
Artık benlik bir işte kalmamıştı. O iyileşti, gerçeği kabullendi. Ama şimdi başka daha yeni yaralar oluştu onda. Kendisi sarması gereken yaralar..Taksi çağırıp eve gitmiştim. Yasemin ve babaannem salonda oturmuş beraber tv programı izliyorlardı. Gidip başlarının üzerinde durdum, ikisininde bakışları beni buldu
"Gidiyoruz" dedim
Yüzlerindeki tebessüm solmuş, yok olmuştu
"Nereye?" diye sordu ikiside
"Evimize dönelim artık"
Babaannem dikkatle yüzüme baktı, bir şey olduğunu anlamıştı. Kalkıp sessizce odasına hazırlanmaya gitti. Bende onun ardından gidecekken Yasemin kolumdan tutup durdurdu
"Ne oldu? Anlatsana" dedi
"Olması gereken..Yavuz bey her şeyi anladı, gerçeği kabullendi Yasemin"
Anında kocaman gülümsemişti
"Gerçekten mi? Ne söyledi peki?"
"Gerçeği kabullenince nasıl olması gerekiyorsa öyle oldu, Nisa'nın mezarı başında şuan, bitik bir durumda"
"Onu orada öylece bıraktın mı? Ya bir şey yaparsa kendine"
"Nisa'yla yalnız kalmak istiyorum dedi, git dedi, nasıl kalabilirdim?"
"Sana mezarlıktan git demiş, evdende git dememiş ki, neden gidiyorsun?"
"Yasemin ben burada daha ne kadar kalabilirim? Burada işimi yapıyordum, ve bitti. Yavuz bey artık iyileşti, yani zamanla dahada iyi olacak, burada kalmamı gerektirecek bir şeyde yok artık" dedim
"Ama"
"Artık Nisa olmadığımı biliyor, gerçeği kabullendi. Artık kendisi kendisini iyileştirecek"
"İyide neden aniden gidiyorsun? Bari konuşalım, Yavuz da gelsin öyle"
"Biz önceden gitsek iyi olacak, ya Yavuz bey bu olaya ters bir tepki verirse, babaannemde üzülür, o yüzden en başından bitirmek daha iyi"
Babaannemin odasına gitti. Onun hazırlanmasına yardım ettim. Beraber eşyalarımızı alıp önceden çağırdığım taksiyle gittik. Babaannemin yüzünden düşen bin parçaydı
"Ne oldu?" diye sordu
Babaannem bizi sevgili zannediyordu. Şimdi ona gerçek olanları anlatamazdım
"Bir şey olduğu yok"
"O yüzden mi apar topar çıktık"
"Evimize dönüyoruz, daha ne kadar kalalım orada"
"İyide böyle mi?"
"Nasıl?"
"Kızım anlarım ben, bir şey olmuş-"
"Bitti, ayrıldık" dedim. Yalan söylemiştim yine. Hiç beraber olmadık ki, ayrılalımda..
Ama babaannemin artık her şeyin bittiğini, konunun kapandığını düşünmesini istiyordum
Sessiz kaldı, daha fazla bir şey söylemedi
Eve vardığımızda babaannemi evde bırakıp market alışverişi yapmak için dışarı çıktım. Evde bir şey yoktu, kaç gündür evde değildik, bomboştu.Marketten eve dönerken hafif yağmur yağıyordu. Acaba hâla mezarlıkta mıydı? Yoksa eve dönmüş mü? Ya da yağmur altında sokaklarda yürüyor mu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sümbül Çiçeği/Aşk
RomanceŞuan en çok acı çeken kimdi? Sevdiği kadının mezarı başında duran adam mı? Sevdiği adamın başka kadına aşık olduğunu izleyen kadın mı? Yoksa sevdiği adam başka kadınla beraberken onu gökyüzünden izleyen kadın mı? ~ "Mecnun sarhoş, şarabı Leyla"