Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
1.5'
•
"neden her sabah seni ısırarak uyandırmak zorundayım Sukuna? sabah oldu,uyan artık!" yastığımla onun kafasına vurup dursam da,hala onu uyandıramıyordum. nihayet mahmur gözlerle başını yastıktan kaldırdığında,sabahın köründe henüz yeni uyanmışken nasıl oluyor da bu kadar yakışıklı göründüğünü sorguluyordum.
"uyandım,beni rahat bırakır mısın?"
"bırakamam,toplantıya geç kalacağız." onunla aynı evde yaşamak her ne kadar heyecanlı ve güzel olsa da,bazen gerçekten çok gıcık oluyordu. "toplantıları sikeyim,gel buraya.." beni kolumdan kavrayarak zaten zar zor uyandığım o sıcacık yatağa aldığında,kaşlarımı çatarak ona saydırmaya başladım. "bu sorumsuzluğun o kadar gıcık ki Sukuna! ben olmasam ne yapacaktın sen? eğer şu anda hazırlanmaya başlamazsan geç kalacağız,bunun farkında mısın?"
"eğer babamın tek oğlu ben olmasaydım da sen olsaydın,şu anda günde tonlarca para kazanıyor olurdunuz." kıkırdadım,kollarını bana sardığında vücudu sıcacıktı. "sen zaten günde tonlarca para kazanıyorsun Sukuna,keşke aklını her zaman çalıştırıyor olsan."
"sabahları uyanamıyorum sadece.. ve sende bu kadar stres dolu olmayı en kısa zamanda bırakmazsan,erkenden yaşlanacaksın." somurtarak ona baktığımda,bir kolu çoktan vücudumda aşağıya doğru kayarak bacaklarımı sarmıştı. onun yumuşak dokunuşları uyluklarımın arasına ulaştığında ona mağlup olmamam o kadar zordu ki.. "Sukuna.."
"sadece çeneni kapat,sayemde her sabah bu kadar huzurlu uyanıyorken hala memnun olmuyorsun.."
pes ederek başımı onun sıcak boynuna yasladım,parmakları iç çamaşırımın kumaşına dokunduğunda bu duyguya artık alışmış olsam da,karnımdan aşağıya o sıcak hava dalgası yayıldı. parmakları kumaşın üstünden yarığımın arasını okşarken soluk alışlarım yavaşlıyordu ve mayışıyordum. "çok sıcaksın.." mırıldandı,boynuma sokulup bir öpücük kondurdu. "bana karşı çıkmaya cesaret etme.."
"u-uh,can sıkıcısın.." onunla ufak tartışmalarımıza artık alışmıştım,iç çamaşırımı kavradı ve onu aşağıya çekerek çıplaklığıma dokundu. bu sırada başını aşağıya doğru uzattı ve meme uçlarımı kumaşın üstünden sıkıştırmaya başladı. beni tamamıyla savunmasız bırakan şey,parmaklarını içime doğru iterek beni bir anlığına soluksuz bırakması olmuştu.
"ah.." inlemekten ve onun altında çırpınmaktan başka bir şey yapamıyordum,o da bu durumdan epey memnun olsa gerek ki,parmaklarını daha hızlı hareket ettirmeye başladı. onun koluna tutundum,başımı vücudumun kasılmasıyla geriye doğru yasladım. "seni ıslatmak bu kadar kolay mı,hm? seni arsız ve aptal asistan.."
