0.8
•
"s-sukuna.."
"mmh.."
ah,beni dinlemiyordu..
zayıf ve savunmasız bedenim onun sıcak vücudunun altında sarsılıyordu. boynuma ıslak bir öpücük kondurdu,küçük ısırıklar bırakıyordu ve tenim onun kaygan diliyle temas ederek ıslanıyordu. bir parmağı dar duvarlarımın derinlerine doğru biraz daha uzandı,korkuyla dudaklarımın arasından bir hıçkırık kaçırdım. onun boynuna daha da sarıldım ve kızaran yanaklarımı boynuna bastırdım.
bir parmağını daha ıslanmış ve zayıf amıma doğru kaydırdı,nerdeyse nefes alışlarım sekteye uğruyordu. "y-yapma! sukuna,durmalısın.." bu sözlerin bir faydası yoktu. onu ve beni nasıl bu durumda bulmuştum? inanın,bilmiyorum.. o öpücükten sonra nasıl bu kocaman yatakta,çırılçıplak halde olduğumuzu bilmiyordum..
iki parmağı bana hiç merhamet etmeden duvarlarımı mahvederken gözlerim yaşarıyordu ve görüş alanım bulanıklaşıyordu. bana tanıdık olmayan bu his.. tanrım,çok hoştu. "bunu çok uzun zamandır hayal ediyorum,Alice.." dedi ve ürkütücü kıkırdaması otel odasının duvarlarında yankılandı.
"çok sıcaksın.." parmaklarıyla derinlere doğru vuruşlar yaparken kırmızı gözleri şehvetle parlıyor,sanki bana meydan okuyordu.. sertleşmiş meme uçlarıma ıslak bir öpücük sundu,baş parmağı klistorisimi okşarken sıcak dudakları ise bir mememi kapladı. "mmhh.."
tanrım.. hassas noktalarımı bulmak o kadar kolaydı ki,meme ucumu küçük bir bebek misali iştahla emerken bir yandan da amımı parmaklarıyla ıslatmaya devam ediyordu. zevk sularım onun parmaklarını buruşturdu,meme ucumu dudakları arasında yukarıya doğru kaldırırken göz kapaklarını sıkıca bastırdı. ben ise onun pembe saçlarını zevk duygusuyla çekmekten ve yutkunmaktan başka herhangi bir şey yapamayacak kadar savunmasızdım.
"seni çırılçıplak görmeyi ne kadar uzun zamandır hayal ediyorum,bilmiyorsun.." kıkırdadı ve meme ucumu emmeye ve onu morartmaya geri döndü. "mmh.." dudaklarından müstehcen mırıltılar çıkıyordu.
parmakları dar duvarlarımı ıslatmaya ve beni zevkten nefes nefese bırakmaya devam ediyordu,vücudum titrerken göz bebeklerim sulanıyordu. "tanrım.." mırıldandım,onun sert uzunluğu uyluklarıma dokunuyordu. onu.. onu nasıl alabileceğim hakkında ise herhangi bir fikrim yoktu. bu kadar büyük olacağını tahmin edemiyordum,nerdeyse beni korkutuyordu..
"keşke ne kadar savunmasız olduğunu görebilseydin.." kıkırdadı, "altımda ne kadar aciz olduğunun farkında mısın? seni penisim için yalvaracak hale getirmeme ne dersin,aptal asistan?"
dudakları tekrar titreyen dudaklarıma yaklaştı,beni öpmek yerine sadece alt dudağımı yaladığında bacaklarımı onun beline sardım. ben.. bunu neden yaptığımı bilmiyordum,bunu neden bu kadar istediğimi ya da.. neden bu kadar savunmasız olduğumu da. sadece bu gece her şeyi unutmayı ve tamamıyla ona ait olmayı istedim. bu gecenin tutkusunu ve arzusunu hissetmek,bu anı doyasıya yaşamak istedim..
mantığımı bir kenara bıraktım.
"hm.. ne kadar da arzu dolu ve yaramaz bir asistansın.." benimle alay ediyordu,sert penisi ıslanmış amıma dokunduğunda tırnaklarımı onun omuzlarına bastırdım. tanrım.. bunu nasıl kaldıracaktım? parmakları uyluklarıma dokundu,bacaklarımı daha da açtığında göz bebeklerime yansıyan manzara korkuyla hıçkırmamı sağladı..
"küçük amını mahvetmem gerekiyor,öyle değil mi? yoksa.. yoksa asistanımı hayal kırıklığına uğratırım.." ne kadar savunmasız olduğumun farkındaydı.. ıslaklığımın üzerinde penisini kıpırdatırken göz kapaklarımı sıkıca bastırdım.
"korkuyor musun?" fısıldadı,aslında.. bu sorunun yanıtını bende bilmiyordum.
"b-bunu yapmamız doğru değil,Sukuna.." son bir umutla kekeleyerek mırıldandım,en azından eğer o durmaya karar verirse.. bu tuhaf durumdan kurtulabilir miydik? ya da ben.. ben kurtulmayı istiyor muydum?
"bu sefer yanlış olanı yapmaya ne dersin,Alice." sert penisi yarığımın arasına dokundu,bacaklarımı havada tutuyordu ve gözlerinde parıldayan hayranlıkla ıslak amıma bakıyordu.. "hazır mısın,aptal asistan?"
başımı olumsuz anlamda kıpırdattım,onun büyüklüğü beni korkutuyordu ve.. bunu gerçekten istesem de kaldıramayacağımı düşünüyordum. bunu yapamazdım,onu.. onu alamazdım..
"sadece derin bir nefes al."
ona nasıl ayak uyduracaktım? parmaklarım beyaz çarşafı sıktı,alnımdan birkaç damla ter akıyordu. onun kırmızı gözlerine baktım,durmayacaktı ve ben.. bunun farkındaydım. derin bir nefes aldım,parmakları uyluklarımı okşarken sert penisi yarığımın arasına doğru kaydı.
"ah!"
beyaz çarşaf terlemiş avuçlarımın arasında daha da buruştu,canım yanıyordu ama.. bu acı sandığım kadar yoğun bir acı değildi. bedenim zevk duygusuyla sarsıldı,yanaklarım ve tüm vücudum alevlerle yanıyordu. başımı yumuşak yastığa yasladım,yumuşak davranıyordu ve penisinin sadece az bir kısmı içimdeydi.
"evet.. nefes almaya devam et,canın acıyor mu?"
konuşamıyordum,yaşadığım duygu o kadar yoğundu ki soluk soluğa kaldım ve sadece başımı olumlu anlamda kıpırdattım. "devam edebilirsin,aptal asistan. patronunu hayal kırıklığına uğratma.."
onun sözlerine aldırmadım,dar duvarlarımın arasına biraz daha kaydığında artık onun da zevk aldığını hissedebiliyordum. parmakları uyluklarımı ayırıyordu, "kahretsin.. çok dar." fısıldadı..
bana doğru uzandığında sanırım artık onun uzun penisi tamamıyla yarığımın arasındaydı,gözlerim yaşarıyordu ve bedenim hiç olmadığı kadar titredi. tırnaklarını boynuma doğru bastırdı,boynuma ıslak bir öpücük kondurdu ve ardından kulağıma fısıldadı.
"sıcacıksın.."
"oh.." sadece dudaklarımdan zevk dolu mırıltılar çıkıyordu,yapabildiğim başka herhangi bir şey yoktu. yanaklarım daha da ısındı,onun boynuna destek alabilmek için sarıldığımda kıkırdıyordu.
"aferin,aptal asistan.. en azından bunu yapabilmeyi beceriyorsun,öyle değil mi?"
ileri geri vuruşlar yapmaya başladığında nerdeyse nefes alamadığımı hissediyordum,bunun farkına varmış olacak ki dudaklarını dudaklarıma bastırdı ve bana nefes verdi. "söyle bana.. patronunun seni becermesini ne kadar uzun zamandır hayal ediyorsun,hm?"
sorusunu yanıtlayamadım,her vuruşunda uyluklarıma çarpan teni otel odasının duvarlarında yankılanıyordu. gıcırdayan yatak başlığı ise duvara doğru çarpıyordu,göz bebeklerim yukarıya doğru kaydı.
"zevk alıyorsun,öyle değil mi? patronunun seni becermesinden ne kadar da zevk alıyorsun.. ah,senin o masum ve küçük amını mahvetmeyi dört gözle bekliyordum.."
dişleri gıcırdadı,yumuşak davranışları kaybolurken daha da hızlanıyordu. "Sukuna!" onun adını haykırdım ve onun omuzlarına daha da sıkı tutundum. kırmızı gözleri benden bir anlığına da olsa ayrılmıyordu..
"seni kadınım yapmayı dört gözle bekliyordum,aptal asistan.."
•
öhm..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
asistan. | ryomen sukuna
FanfictionAnd drags you along, She might want a kiss, Before the end of the song. Because love can burn like a cigarette, And leave you with nothing.