Sen ve Macaque şu an ağaçlık bir alandaydınız, MK ve ekibinin kamp kurduğu alan yakınınızdaydı.
Macaque'ın gözüne aldığı darbeden dolayı hâla hafif gözü zonkluyordu. Bu yüzden onu bizzat sen uyumaya zorlamıştın. Şu an senin çimenlerin üstüne serdiğin pelerininin üstünde uyuyordu.
Sen ise onun tam karşısında oturuyordun. Macaque'ın sırtındaki pelerinin kaydığını ve onun üstünün açıldığını görünce pelerini onun üstünü tamamen örtecek şekilde düzelttin.
Bir süre onu izledikten sonra ayağa kalktın ve onun çevresinde buz mavisi renginde bir yarım küre şeklinde kalkan oluşturarak MK ve ekibini izlemeye gittin.
MK ve Mei ellerinde tuttukları bir haritayı inceliyorlardı, Sun Wukong sandalyede başını arkaya yaslamış gözlerini kapatmış bir şekilde oturuyordu, Pigsy bir televizyonun önünde oturmuştu, Tang ise bir masada elinde altın rengi bir halkayı inceliyordu.
Son karşılaşmanızdan sonra Macaque için biraz ara vermek istemiştin, acının nasıl bir duygu olduğunu çok iyi biliyordun. Lady Bone Demon buna ilk başta karşı çıksa da onu bir şekilde ikna etmeyi başarmıştın.
Tang'in elindeki halkayı uzaktan incelemeye başladın. Bir anda kafana dank etti, bu Samadhi Ateşi Halkalarından biriydi. Hunu nasıl bulmuşlardı? Sadece bir gün onları izlememiştiniz ve onlar Samadhi Ateşi Halkalarından birini bulmuşlardı.
Bunu Leydine bildirmen gerekiyordu. Samadhi Ateşinin gücünü biliyordun. Bunu isteyen kesinlikle Sun Wukong olmalıydı, Tang gibi bir Batıya Yolculuk hayranı bunu bilebilirdi. Diğerlerinin bileceğini sanmıyordun.
Tam arkanı dönmenle Macaque'ı uyandırmaya gidecekken Macaque'la yüzyüze gelmen bir oldu. Hiç tepki vermeden onun yüzüne baktın, ama hafifçe titrediğini hissetmiştin. Bir adım sağa yönelip onun yanına geçtin ve ona baktın.
"Uyanmışsın." dedin sakince.
Macaque'ın yüzü asılmıştı, gözlerini ovuştururken tripli bir sesle konuştu.
"Evet, az önce uyandım. Seni korkutmaya çalıştım ama biraz bile korkmadın." dedi.
Omuz silktin ve pelerininin yanına yürüyüp pelerinini alıp yere serdiğin kısmı elinle temizledin ve tekrar üstüne geçirdin.
"Sana daha öncede söyledim, duygu zayıflıktır." dedin ve ona baktın.
Macaque ensesini kaşıyarak sana baktı.
"Evet, söylemiştin. Ama bazı duyguların insanı güçlendirir."
"Sinir insanın gözünü kör eder, üzüntü insanı kötü düşüncelere sürükler, şaşkınlık insanı olduğu yere sabitler, korku insanı yapabileceği şeylerden uzaklaştırır." dedin ve MK ve ekibini izlediğin yere ilerledin.
Macaque senin kolunu tuttu ve sana baktı.
"Peki ya mutluluk?" diye sordu.
Sen ona bakmadın ve kolunu çekip MK ve ekibini izlemeye başladın.
"Tang'in elinde Samadhi Ateşi Halkalarından biri var. Onu Sun Wukong istediği kesin. MK'in elinde bir harita var, büyük ihtimalle bu Samadhi Ateşi Halkalarının konumlarının yazılı olduğu harita. Bunu Lady Bone Demon'a haber vermeliyiz." dedin.
Macaque iç çekti ve senin yanına gelip ekibi inceledi.
"Haklısın."
Onları bir süre izledikten sonra MK, karavanı altın bir şekilde parlatır ve karavanı havaya doğru yükseltti ve karavan şekil değiştireceğine küçüldü. Küçülmüş karavanın içinden bacak boyutuna gelmiş olan Sandy inince Macaque kahkaha atıp yere yapıştı. Sen ise ona tek kaşın havada bakıyordun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Sadık" Leydi
FantasyLady Bone Demon ailenizi öldürdükten sonra sizi manipüle ederek en sadık savaşçısı yapıyor. Yıllar sonra tüm kahramanların hepsini büyük bir zorlukla manipüle ettikten sonra tüm Metropolis'e hakim oluyor. Sen ele geçirilmiş olsanda hâla nazik bir ki...