Tanrım! Bu rüyamdaki 5. kişiydi.
Saçı kahverengiydi. Formanın üstüne lacivert tişört giymiş, altında da bol paça siyah kot vardı.
Kalbim bir an hızlanmaya başladı. Yoksa lisenin başlarındaki rüya gibi bu rüya da gerçek olabilir miydi?
Bunu anlamam için sol bileğinde 5 rakamı var mı diye bakmam gerekecekti.
Sakin olmaya çalışarak yanına oturup otobüsü beklemeye başladım. Yavaşça çaktırmadan sol bileğine baktım. Kahretsin! Sol bileğine siyah bandana takmıştı.
Sakin olmaya çalışırken bineceğim otobüs geldi ve ayağa kalktım. Ayağa kalktığım an 5 numara da ayağa kalktı.
Acaba nereye gidiyordu? Bunu düşünürken 5 numara benden önce davranıp otobüse bindi. Ardından bende bindim.
Siktir! Sadece 5 numaranın yanı boştu. Mecburen yanına oturdum ve telefonla oyalanmaya başladım.
Birkaç dakika sonra sağ omzumda bir ağırlık hissettim ve omzuma bakınca kahverengi saçları gördüm. Yuh artık! Omzumda uyuya mı kaldı o?
Bir an nedenini bilmediğim şekilde kalbim hızlanmaya başladı. Noluyordu bana? Hiç böyle kalbim hızlanmamıştı.
Hemen kahverengi kafayı cama yasladım. Hala uyuyordu ve nedensizce onu incelemeye başladım.
Yüzü bebek gibiydi. Tombul yanakları vardı. Vücudu da baya iyiydi. Zayıftı ama kollarına bakınca kaslı olduğu da belli oluyordu. Gözlerim yüzünde biraz daha oyalandı. Neden böyle birşey yaptığımı bilmiyordum ama nedensizce onu izlerken kalbim huzurlu hissediyordu.
Bir an kafasını kaldırıyormuş gibi yaptı. Hemen telefonumu alıp oyalanıyormuş gibi yaptım fakat yine sağ omzumda bir ağırlık hissettim.
Omzuma bakınca yine aynı kahverengi saçları gördüm. Bu sefer kafasını omzumda kalmasına izin verdim.
Yarım saat sonra otobüsün okula gelmesine çok az kalmıştı. Malesef 5 numarayı uyandırmam gerekiyordu.
Dürtüp "pardon" dedim. Bir an gözlerini açtı ve öyle birkaç saniyeliğine kaldıktan sonra bir an gözleri büyüdü ve hemen kafasını kaldırdı. "Ö-özür dilerim" dedi.
Aman Tanrım! Sesi o kadar güzeldi ki. Ne çok kalın ne çok inceydi.
"Önemli değil. Nereye gidiyorsun?" evet, bunu bilmeye ihtiyacım vardı.
"Ş-şey, okula gidiyorum" dedi. Sesi biraz utanmış gibi çıkmıştı. Bende kafamı sallayıp son durağa gelmeyi bekledim.
Birkaç dakika sonra son durağa yani okulun olduğu durağa gelmiştik. 5 numaranın da kalkacağını düşünüp ayağa kalktım fakat onda bir hareketlenme yoktu.
Bir an merakla "okula gitmiyor muydun?" diye sordum. Bana dönüp "evet" dedi. "Sanırım okulun hangi durakta olduğunu bilmiyorsun. Okul burada" dedim bilmiş bir şekilde.
5 numara bir an afallayıp "t-teşekkür ederim" dedi ve hızlıca yürüyüp gözden kayboldu.
Bir an bu çocuğun çok tatlı olduğunu düşündüm.
Hadi ama bugün noluyordu bana? Sanırım rüyamda gördüğüm içindir yoksa başka bir sebebi olamaz değil mi?
Bunları düşünürken otobüsten çoktan inmiş ve okula doğru yürümeye başlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Magic Powers -MinSung
FantasyBir gün Minho rüyasında 7 kişi görür fakat pek aldırmaz. Taki onları gerçek hayatta görüp, doğuştan kendi bileğinde olduğu gibi onların bileklerinde de rakamlar görene kadar... (ilk görüşte aşk içerir!)