0.8

177 20 25
                                    

Seungmin'den

Gözlerimi perdenin arasından sızan ışıkla aralamıştım. Rahat yatmak için sol tarafım dönmüştüm. Hala uyku sersemiydim. Birden yüzüme bir sıcaklık geldi. Gözlerimi açtım tamamen. Yukarı baktığımda Chan'ın düzenli nefesler alıp verdiğini gördüm. Ben gerçekten onunla birlikte uyumuştum. Eli belimde, bacağı bacağımın üzerindeydi. Hayal ettiklerim bir bir gerçek oluyordu.

Yüzünü dikkatle inceliyordum. Keskin hatlar, dolgun dudaklar, çekik gözler. Ve sadece güldüğünde gözüken muhteşem dişleri ile yanaklarında oluşan derin çukurlar...

Ona bakıyordum. Hala uyanmamıştı. Çok yorulmuştu demek ki. Birden yavaşça gözlerini araladı. Ben de hemen kürelerimi güzel yüzünden çektim. Burnundan nefes vererek gülmüştü.

"Sana da günaydın Minnie."başımı ona çevirdim ve devam etti "Sana çok teşekkür ederim."

"Neden teşekkür ediyorsun?"derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı.

"Ben gece uyuyamıyorum ya da günde iki üç saat uyuyorum anca. İnsomnia hastasıyım. Ama sen yanımda benimle uyuyunca... Tüm gece deliksiz uymuşum!"hastalığı mı varmış? Ah bilmiyordum.

"Koca bebek seni."dedim ve biraz moral vermek için gülümsedim.

Aniden kapı açılmıştı. Ahh yine Eunji teyze gelmiş

"Ay siz devam edin görmedim!"ikimiz de kıkırdamıştık.

"Saate bakayım."komodinin üzerinde duran telefonu alıp baktı. Daha sonra gözleri büyümüştü aniden.

"S-saat on! Hiç bu kadar uyuduğumu hatırlamıyorum."ben de aynı tepkiyi vererek elimi ağzıma götürdüm şaşkınca.

"İşe geç kaldım!"aklım daha yeni başıma geliyordu. Hemen yerimden kalkıp terliklerimi giyidim ve apar topar dün gece kalmak üzere planladığım odaya gidip Chan'ın kıyafetleriyle değiştirdiğim üzerimi tekrar giyindim. Telefonumu aldım ve Jisung'a mesaj yazdım. Umarım çok zorlanmamıştır.

Merdivenleri ışık hızıyla indim ama burnumu çok güzel kokuların doldurmasıyla o tarafa doğru döndüm.

"Seungmin oğlum günaydın. Hadi gel de kahvaltı yap."bu sırada Chan'da gelmişti.

"Günaydın Junsung amca. Açıkçası işe geç kaldım. Sanırım yiyemeyeceğim."dedim ve eğilerek selam verdim. Elindeki gazeteyi bırakarak son model telefonunu aldı ve kurcalamaya başladı.

"Aaa olur mu? Dur bakalım ben başka doktorlara yönlendiririm şimdi hastalarını merak etme. Öğleden sonra hastalar yine senin."ne yani Junsung amca hastanenin sahibi miydi? Salak Seungmin bir de ben adamın hastanesindeki doktorların dedikodusunu yaptım! Şaşkınlığımı gizleyemezken Chan bana gülümseyerek bakıyordu. Ne oldu diyerek kafamı iki yana salladım ama gülümsemesi daha da büyümüştü.

"Ahh hiç gerek yoktu aslında. Teşekkürler."dedim ve tekrar eğildim.

"Hadi gelin oturun bakalım."Chan'la yan yana oturduk. Birkaç dakikaya Eunji teyze de gelmiş onunla da günaydınlaşmış ve yemeğe başlamıştık.

"Eunji teyze yine mi bulgogi?"

"Evet hayatım sen çok sevmiştin ben de tekrar yaptım."burası gerçek bir aile gibi hissettiriyordu. Üvey annem hiç böyle davranmamıştı bana...

Kahvaltı etmeyi bitirmiş, Chan okula ben de işe gitmiştim. Öğlen yemekhanede Jisung ile buluşmuştuk.

"Seung dün ne oldu inanamazsın!"heyecanlı bir giriş yapmıştı. Benimki de artmıştı tabii.

Your Teeth İs Magnificent, ChanminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin