❝𝐒𝐨𝐧𝐮𝐧𝐚 𝐤𝐚𝐝𝐚𝐫 𝐬𝐢𝐳𝐢𝐧𝐥𝐞𝐲𝐢𝐦. 𝐀𝐢𝐥𝐞 𝐬𝐨𝐧𝐬𝐮𝐳𝐝𝐮𝐫 𝐬𝐞𝐯𝐠𝐢𝐥𝐢𝐦❞ nefes aldığı her an, yüreği bunun inancı ve umudu ile attı. Violet Dixon, kaybetmenin yaşatacağı acıdan her seferinde kaçtı. Bir başkasının ölümünün onu da...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Sesler karıştığında ve kendi sesini bile ayırt edemez hale geldiğinde kaç, kaçabildiğin kadar uzağa kaç"
"Kolumdan tuttu. Sanki tırnakları derimin altın saplanıp etimi paramparça edecekmiş gibi..."
Kendi parmaklarını, tırnak lekelerini taşıyan çizik dolu kolunda gezdirdi.
"Vücudum hem yanıyor hem de üşüyordu..."
Yazın sıcağına rağmen üstüne örtülmüş örtünün uçlarını sıktı. Parmaklarını doladı.
"Gözlerimin içine baktığında nefes alamadım, karşı koyamadım... Ne diyeceğime dair en ufak bir fikrim bile yoktu"
Kırgın, yorgun ve boş gözlerle yere bakıyordu Violet. Sesi titremiyordu ama her an hıçkırarak ağlayacak gibiydi.
Jason, duvara yaslanmış bir şekilde Violet'i uzaktan dinlerken Alex O'brien, ilk günün sıcaklığı ile Violet'in yanına oturmuş bütün dikkatini ona yönlendirmişti.
"Hatırlamayacaksın dediğini hatırlıyorum... Geri dönemeyeceğimden bahsetti..." sesi yavaşça fısıltıya dönüştü.
"Bunu kendin seçtin dedi... Bunu yaşamayı kendim seçmişim..."
Başını yavaşça kaldırıp önce Alex'e daha sonra ardında kalan Jason'a baktı. Yaşlı gözler, yardım için yalvarır gibiydi.
"Hissettim... Başka şeylerin varlığını hissettim..."
Jason'ın yüzünde sert bir ifade vardı. Violet'e kızmadığı açıktı. Yine de bu sertliği neye borçlu olduğunu anlamak zordu.
"Dinle, Violet... Kazadan beri zihnin çok yoğun." Alex sakin bir ton ve gülümseme ile elini kızın dizine yerleştirdi.
"Düşüncelerin zincirlenmişti."
Bir şeyler biliyormuş gibi konuşan bu adam, genç kızı her saniye daha çok düşünmeye itiyordu.
"Neden buradayım?" Dedi birden bire. Bu sorunun cevabını cidden bilmiyordu.
"Jason sen... Neden oradaydın ve... Beni neden buraya getirdin, ben neden kendimi kurtarmak istercesine sana koştum, tanrım...." kafasını kabullenemeyerek sallarken ellerini saçlarının arasına yerleştirip parmaklarını doladı.
"Her şey çok anlamsız" dedi öfkeyle.
Jason uzun sessizliğinin ardından konuştu. "Anlamı daha yeni keşfediyorsun ufaklık..."