Hikayenin güzel gittiğini düşünenler yorumlarda belirtirse çok mutlu olurum.
Selin: Ne teklifi bu kaptanım?
Kaptanım: Senin bana küçüklüğümüzde söylediğin teklifi şimdi ben sana teklif ediyorum!
Selin: Ne teklifi etmişim küçükken? Gerilim yapma bana kaptanım!
Kaptanım: Dünyanın yuvarlak olduğunu ispat etmeye var mısın Miço!
Selin: Neee??? Şuan bana dünya turuna çıkmayı mı teklif ediyorsun?
Kaptanım: Sanırım onu teklif ediyorum güzelim!
Selin: Doğru söyle beni bunun için buldun değil mi?
Kaptanım: Belki...Kim bilir?
Selin: Ya sen delisin! Hayatımda senin kadar deli bir Kaptan tanımadım. Benim deli kaptanım!
Kaptanım: Bu deli kaptanın sana kurban olsun lakin bir sorunumuz var!
Selin: Ne sorunu?
Kaptanım: Yolculuğa bugün çıkıyoruz!
Selin: Ne? Yuh! Oha! Yok artık! Hass... Ciddi olamazsın! Şaka mı yapıyorsun? Bir dakika ben nasıl geleceğim o zaman? Annemlere haber versem... İzin verirler mi bilmiyorum hadi verdiler diyelim ev ne olacak? Hepsini geçtim valizim bile yok! Nasıl bugün çıkabilirim yolculuğa? Sanırım bensiz gitmek zorunda kalacaksın! Çünkü hiçbir şey yetişemeyecek, yetişmez!
Kaptanım: Nefes al!
Selin: Nefes almayı unuttuğum doğru kaptanım çünkü nefesimi kontrol edemeyeceğim şeyler söylüyorsun!
Kaptanım: Daha şimdiden böyleysen işimiz var seninle...
Selin: Sen miçona kurban ol be!
Kaptanım: Yeterince kurban olduğumu düşünüyorum ama yetmediyse daha fazlasını yapabilirim!
Selin: Hmmm, ne gibi mesela?
Kaptanım: Meselalar şimdilik bana kalsın güzelim! Zamanı gelince öğrenirsin!
Selin: Çok oyun bozansın!
Kaptanım: Senden öğrenmişimdir!