Savaş Yıkıcı'dan Son Kalan Hatıralar

6 0 2
                                    

2 Hafta Sonra

Savaş'ın ölümünün üstünden 2 hafta geçmişti, koca bir 2 hafta . Barış'la birlikte kahvaltı yapıyorduk  aramazıda ki iletişim son zamanlarda azalmıştı. Savaş'ın ölümü ikimizde derinden sarsmıştı 2 haftadır olağan dışı bir olay yaşanmamıştı. Hayatımız alt üst olmuştu özellikle de benim, hayata tek tutunma sebebim olan insanı gözlerimin önünde kaybetmiştim . Barış'ın sesiyle düşüncelerimden sıyrıldım " Alev benim bu gün biraz işim var sen istersen Ece 'nin yanına götüreyim geç dönerim yüksek ihtimalle ." Başımı sallayarak onu onayladım " Barış " " efendim Alev " hafifçe boğazımı temizledim " bu gece Ece de kalsam olur mu ? Buna ihtiyacım var ." Sıkıntılı bir şekilde iç çekti " peki ama dikkatli ol sen bana kardeşimin emanetisin. " Evet bu doğruydu , Savaş sanki olacakları tahmin etmişcesine Barış'a ve bana mektup bırakmıştı . O mektuplar aklıma geldikçe kalbime bir ağrı saplanıyordu ...

Savaş'ın Yazdığı Mektuplar :

Sevgili Kardeşim Barış , bu mektubu aldıysan muhtemelen mezarı boylamışımdır . Tamam la tamam öküz gibi konuşmayacağım kızma hemen , senle koca bir 10 yıl geçirdik. Bazen kavga ettik bazense erkekler üzülmez lafına inanmayıp seninle gecenin üçünde efkarlandık. Hayatıma bu yıl herkesden çok daha güzel bir kız girdi , meğersem o çok güzel olan kız benim üvey kardeşimmiş. Evet doğru okudun üvey kardeşim ama buna rağmen o kızı sevmeye devam ettim . Senden tek bir isteğim var kardeşim ne pahasına olursa olsun Alev'i yalnız bırakma onu koru ve kolla. Benim sana tek emanetim Alev başka bir şey istemiyorum. Kendine ve orman gözlü kızıma dikkat et kardeşim.

                                                                                                                                                        Kardeşin Savaş Yıkıcı

Sevgili Orman Gözlü Kızım , biliyorum... Bana çok kızgın ve kırgınsın . Sana seni asla bırakmayacağımı söylemiştim ama maalesef bizi ayıran ve seni bırakmamı sağlayan tek şey ölümdü. Sen hayatıma girmeden önce ne aşka ne de sevgiye inanıyordum fakat sen birden karşıma çıkınca inanmadığım bütün duygularla tanışmış oldum. Üvey kardeşim olmana rağmen seni sevmekten asla vazgeçmedim vazgeçmeyeceğimdi . Bu mektupları ne zaman yazdığımı merak ediyor olabilirsin , depoya gitmeden tam 10 dakika önce yazdım orman gözlü kızım. Sen üstünü giyerken bol bol vaktim oldu mağlum süslü birisin ama bu halini seviyorum hep böyle sevecen ve hayat dolu bir kız ol tamam mı ? Seni çok seviyorum hep de seveceğim . Kendine ve kardeşim Barış'a dikkat et ve ne olursa olsun o dosyaları kaybetme orman gözlü kızım. Seni sonsuza kadar seveceğimi unutma güzel kızım ...

                                                                                                        Orman Gözlü Kızım'ın Kocası Savaş Yıkıcı

Aklıma gelen mektuplarla kendime gelebilmek için sürahiden bir bardak su doldurdum, Barış hafifçe öksürerek ayağa kalktı " Alev bir de şey , Ece Savaş'ın seni ilk götürdüğü eve uğramıştı orda bazı mektuplar ve bir kaç eşyasını bulmuş. Dosyaları bana vermişti zaten Ece onlar şuan kasa da duruyor endişelenmene gerek yok . " Bir şey demeden dediklerine sadece kafa sallamakla yetindim " İstersen eşyalarını al da çıkalım mağlum benim kuzen sabırsızdır şimdi çıkıp gelir falan bir de o manyağın çenesiyle uğraşmayım. " Hafifçe gülerek odaya giderek bir kaç parça kıyafetimi alıp çantama koydum ve Barış'la beraber arabaya binerek Ece'nin evine doğru yola koyulduk . Araba durduğunda Barış'la aynı anda inerek Ece'nin kapısına doğru yöneldik kapıyı çalar çalmaz aceleci bir tavırla kapıyı açtı " ayy sonunda kuzen yaaa. İki saattir Alev'i bekliyorum bir getiremedin kızı ! " Barış yalancı bir kızgınlıkla Ece'ye baktı  " Allah Allah işimiz var ya hani gerizekalı ,neyse sabah sabah senle uğraşamayacağım Alev bu gün sende kalacak kızın kafasını ütüleme sakın Ece ! " Ece göz devirerek beni içeri aldı " aman aman bir karışmasan olmuyor zaten enayi vampir Barış ! "  Barış gülerek ilerlemeye başladı " tamam tamam hadi dikkat edin kendinize . Bir şey olursa arayın mutlaka ." Ece başını sallayarak Barış'ı onaylayıp kapıyı kapattı samimi bir sıcaklıkla bana sıkıca sarıldı " hoşgeldin Alev. " Aynı şekilde karşılık vererek bende sıkıca sarıldım " hoşbuldum Ece ." sarılmamız bittikten sonra Ece kalacağım odaya eşyalarımı koyup banyonun yerini gösterdi . "Gel şöyle güzel bir kahve içelim canım hem biraz kafa dağıtırız he ne dersin ? " İtiraz etmeden kabul ettim kahveler hazır olunca salona geçip uzun uzun sohbet etmeye başladık " aaaa ben sana Savaş'ın eşyalarını vermeyi unuttum . Dur odamda duruyordu ben hemen alıp geleyim ." Ece odasına çıktığında Savaş'ın adını duymamla kalbim kasılmıştı ismini her duyduğumda canım yanıyordu acım katlanılmaz bir hal alıyordu. Gözümden ufak bir damla düştüğünde hemen göz yaşımı silip Ece'yi beklemeye başladım. Adım sesleri yavaş yavaş gelmeye başladığında Ece elinde bir kutuyla görüş açıma girmişti bile, yanıma oturup kutuyu önüme koyduğunda hafifçe kolumu sıktı " istersen şimdi bakmayabilirsin yalnız kaldığında bakmak istersen bakarsın canım . " Ece'nin dediği doğruydu bu kutuya şimdi bakmak istemiyordum bakarsam kendimi durduramayıp şelaleden su akar gibi ağlayacağımı biliyordum . Ece 'den müsade isteyerek kutuyu kalacağım odaya çıkardım kutuya kısa bir göz attığımda Savaş'ın fotoğrafını görmemle gözlerim tekrardan dolmuştu. Hızlıca daha fazla bakmadan aşağı inip Ece'nin yanına oturdum , " Alev bir şey sorabilir miyim ? "  anlayış göstermeye çalışarak hafifçe gülümsedim " tabii,sorabilirsin ." Soracağı şeyden tereddüt etmiş olacak ki gözlerini kaçırdı hafifçe boğazını temizleyerek yüzüme baktı " Savaş benim abim gibiydi yani Barış'la aramızda ki ilişki nasılsa onla da öyleydi . Barış bana neler olduğunu tam olarak anlatmadı eğer sen anlatmak istersen bana anlatır mısın ? " Sorduğu soruyla istemsizce gözlerimi kaçırdım anlatmaya hazır olduğumu düşünmüyordum ama kendimi zorluyarak anlatmaya karar verdim  " Savaş'ın babası sandığı yani aslında ikimizin amcası olan adamı bulmak için bir depoya gitmiştik. O kısım biraz uzun ben sana daha sonra detaylıca anlatsam olur mu ? " Başını sallayarak devam etmemi  bekledi  " depoya gittiğimiz de depo yanıyordu , tam karşımızda da babam duruyordu. Ani bir hareketle Savaş'ın kalbine silah dayadı bende onun kafasına dayamıştım Savaş babamı kışkırtıyordu biz daha ne olduğunu anlamadan babam biran da silahı sıktı . Savaş gözlerimin önünde kalbinin ortasından vurulmuştu bende o an ki sinirim ve  acımla babamın kafasına sıkmıştım. Sonra zaten herşey çok karışık olmuştu Savaş o gün benimle son kez konuştu ." Gözlerim istemsizce dolmaya başladı " ona söz vermiştim ... Ölmyeceğine dair Savaş'a söz vermiştim. Ama ben sözümü tutamadım. " Gözlerimden artık tamamen yaşlar akıyordu Ece üzgün bir şekilde bana sarıldı " Alev gerçekten özür dilerim senden bunu anlatmanı istememeliydim. " Başımı hayır anlamında salladım " Hayır senin suçun değil Ece bunları hiçbiri ne senin se de Barış'ın suçu değil. Suçu olan benim babama engel olamadığım için ve salak gibi o silahı sıkmasını izlediğim için bütün suç benim ! " Ece beni ayağa kaldırarak lavaboya doğru götürdü " gel bir elini yüzünü yıkayalım sonra istersen biraz film izleriz saat daha öğlen dört . " Yüzümü yıkadıktan sonra Ece'nin ısrarı üzerine yaklaşık 4 bölüm bir dizi izledikten sonra akşam yemeğimizi yiyip diziye kaldığımız yerden devam etmiştik . Gözlerim yavaş yavaş kapanmaya başladığında saate baktım saat 12 olmuştu " Ece ben artık yatsam olur mu ? " Ece televizyonu kapatarak bana döndü " olur olur bende yatayım artık saat epey geç olmuş . " Odalarımız karşılıklı olduğu için içim biraz da olsa rahattı Ece bana sıkıca sarılarak saçlarımı okşadı " iyi geceler canım, hadi tatlı rüyalar görmeni dilerim. " Gülümseyerek cevap verdim " sende tatlı rüyalar gör kızıl ." Odalarımıza girerek kapıları kapattık üstümü değiştirip yatacağım esnada masanın üstünde duran kutu gözüme takıldı derin bir nefes alarak kutuyu da lıp yatağın üstüne oturup içindekileri incelemeye başladım. Savaş'ın yanında yatarken fotoğrafımızı çekmişti , annesiyle fotoğrafları vardı . Mektupları incelediğimde adımın yazılı olduğu bir mektup bulmuştum merakla okumaya başladım ;

Güzel Kızım Alev , bu mektubu sana doğum gününde vermek istiyordum ve umarım bunu doğum gününde okuyorsundur . Öncelikle doğum günün kutlu olsun orman gözlü kızım hayatında her zaman başarılı ve mutlu olmanı istiyorum belki şimdi bahsedeceğim konu seni biraz kızdırabilir . Eğer bana bir şey olursa sakın üzülme tamam mı ? Hayatına devam et ve hep istediğin meslek olan avukatlık için eğitimine devam et. İlerde güzel bir avukat olacağına eminim hayatında hep başarılar ve mutluluklar olsun orman gözlü kızım.Seni çok  seviyorum bunu sakın unutma olur mu ...

                                                                                                                                                            Savaş Yıkıcı

Okuduklarım ile kendime hakim olamayıp ağlamaya başladım , dayanamıyordum. Bu acıya dayanamıyordum, onsuz yaşamaya dayanamıyordum. Savaş olmadan yaşamın anlamı yoktu, mektubu zarfa geri koyacakken içinde bir kolye olduğunu fark ettim,



                                                                (    Zarfın İçinden Çıkan Kolye  )

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

                                                                (    Zarfın İçinden Çıkan Kolye  )

Üzerinde ki notu okuyunca gözyaşlarım artmıştı , "Orman Gözlü Kızıma  Doğum Günü Hediyesi Olarak Orman Şeklinde Kolye ." Kolyeyi boynuma takarak aynadan baktım çok güzel olmuştu kutuyu masaya koyarak uyumaya karar verdim. Yatağa yattığımda uykuya dalacakken hayal meyal bir ses duyuyordum " İyi Geceler Orman Gözlü Kızım ... "

Evettttt Gençler bu bölümünde sonuna geldik sizce Savaş yaşıyor olabilir mi ???? Yorumlarınızı ve puanlarınızı bekliyorummmmm.

KIRIK KALPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin