Orenda 'Erizou

-8-

Her şeyin başlangıcı olan sona yaklaşıyordum,duvarı kırdım mı tam karşımda olacaktı,o gerçek.

"Erika benim de gelmemi ister misin?" diye sormuştu Ouzou tereddütle,tam Aoto'yu takip edecekken.

"Hayır,gerek yok ben kendim halledebilirim." demiştim kendimden emin bir sesle.

"En azından bunu al," dedi belinden bir silah çıkartarak,önce uzattığı silaha ardından Ouzou'nun gözlerine baktım.

"Kullanmasını biliyorsun değil mi?" elbette biliyordum,silah kullanmayı bizzat abim bana öğretmişti lakin abim sözde öldüğünden beri silahı elime bile sürmemiştim o yüzden ne kadar iyi kullanabildiğim şüpheliydi.

Buna rağmen "Evet biliyorum." diyerek sorusuna cevap verdim.

"Güzel,hadi o zaman git artık,Aoto sana silah verdiğimden şüphelenmemeli." kafamı sallayıp verdiği silahı belime sıkıştırdım ve Aoto'yu takip etmek adına arkasına takıldım.

Beni kendi odasına getirmişti Aoto.

Dolabını açtı sonrasında içinden bir kasa çıkartıp şifresini girdi.

İçinden bir evrak çıkartıp bana uzattı dediği gibi.

"Bunun içinde her şey." evrakı uzattığı gibi elinden alıp incelemeye başladım.

Doğruyu söylüyordu,abimin nerede olduğuna dair bir koordinat ve bulunduğu yerde çekilen fotoğrafları vardı sağ alt köşesinde de aynı koordinat bulunuyordu fotoğrafta,evrakı kapatıp çantama koydum.

"İstediğini aldığına göre bana bir ödül borçlusun." dedi Aoto çömeldiği yerde ayaklanarak.

Ne olduğunu anlamayarak Aoto'ya baktım,yine ne haltlar karıştırıyordu?

İlk önce üstünü çıkardığında ne yaptığını anlamamak istedim altını çıkarmaya başladığında ise istemsizce geri sendeledim.Kâbus,yine olmaz lütfen..

Bana doğru adımladığında arkama dönüp koşmaya başladım ama onun bana çelme takması kaçmamı engellemişti.

"Nereye gittiğini sanıyorsun,Fahişe?" dedi tehditkâr bir tavırla.

İstemsizce gözümden yaşlar düşmeye başlamıştı ama pes etmedim ve düştüğüm yerden kalkıp tekrar koşmaya başladım.

Kendimi odadan dışarı attığımda evin içindeki silah seslerini duyamayacak kadar korktuğumu fark ettim.

Aoto beni tekrar yere düşürdüğünde belimdeki silah bir metre kadar öteye savruldu.

Silahı elime almak için uzanırken onu gördüm..

Bir kolona saklanmış kendini kurşunlardan koruyordu,o da beni fark etmiş olmalıydı ki göz göze geldik ama bu göz temasını benden çekip Aoto'ya çevirmişti yüzünü buruşturup tekrardan bana döndü tam beni kurtarmak için öne atılmıştı ki ondan önce davranıp yerdeki silahı aldım ve Aoto'ya doğrulttum.

ω

Ouzou Furuya

Erika Aoto'nun peşinden gittiği sırada:

"Flört etmeniz bittiyse göreve başlayalım mı artık?" dedi Kota,kulağımda kulaklık olduğunu tamamen unutmuştum o yüzden Kota Erika ile konuşmalarımızı duymuştu,rezillik.

"Kes sesini Kota."

"Kota sen yangın alarmını çalıştırıp insanların buradan çıkmasını sağla." dedi Ryuuji.

"Anlaşıldı." dedi Kota ve birkaç dakika sonra yangın alarmının sesi kulaklarıma doldu,bütün insanlar dışarı çıkmak için koşmaya başladığında Ryuuji tekrardan konuştu "Ouzou evin güvenliklerini öldürme işlemi de sende,bende bu sırada yüzüğü geri alacağım."