Orenda 'Erizou

-6-

Dudaklarına nefes vermeyi bırakıp geri çekildim az da olsa nefesinin hızı biraz düzelmişti, önüne düşen saçlarını kulaklarının arkasına sıkıştırdım onun güzel yüzünü bu şekilde daha çok görebiliyordum.

Tanrım bu hissettiğim şey de ne böyle.?Bunun ismi aşk değildir değil mi.?

"Sen az önce beni öptün mü? Bu sadece bir kere olur demiştim." kendisini zorlayarak konuşmaya çalıştı Erika.

"Demek ki bir kere olmazmış,Kehribar."

"Erika şimdi daha iyi misin? Kriz geçiriyordun sana tam olarak ne dedi o Aoto şerefsizi?" diye sordu Reika.

"Bu konu hakkında konuşmak istemiyorum,yurda geri dönebilir miyiz?" Reika Erika'nın omuzlarından tutup yavaşça onu ayağa kaldırdı.

"Ouzou bizimle gelmek zorunda değilsin biz birlikte yurda geri döneriz." dedi Reika,kafamı sallayıp onu onayladım arkalarını dönüp gideceklerken gözlerimi Erika'ya çevirip konuşmaya başladım "Erika,bir gün Aoto'yu ölesiye kadar dövelim."

"Ölesiye kadar." dedi kafasını tam arkaya da olmasa yana çevirerek.

ω

Erika Takatou

"Reika Akito hocaya haber verdin mi dava konusunda?" diye sordum Ouzou'nun yanından uzaklaştığımız gibi.

"Evet,izin verdi."

"Güzel,o zaman yarın başlıyoruz."
Kollarını göğsünde birleştirip konuşmaya başladı Reika.

"İlk yapacağımız şey ne o hâlde?"

"Öldüğü mahallede yaşayan her insanı teker teker sorguya çekeceğiz ayrıca bize yardım edebilecek başka birisini daha biliyorum."

"Kim?"

"Faylinn,onun abimin eski sevgilisi olduğunu zaten biliyorsun onun da abim hakkında gerçekleri öğrenmesi lazım bu yüzden."

"Doğru söylüyorsun." diyerek beni onayladı.

Yurda geldiğimizde hemen dolabı açıp abimin eşyaları içinde olan kutuyu elime aldım,gömleğin cebindeki notu alıp çıkarttım.

"Reika mor lamban veya lazerin falan var mı?"

"Mor lazerim var her zaman yanımda bulundururum nedenini hiç sorgulama çünkü bende bilmiyorum." cebinden çıkarttığı mor lazeri elime fırlatıp iyi bir refleksle onu yakaladım.

Belki kağıtta gizli bir işaret veya herhangi bir yazı vardır diye mor lazeri kağıdın üzerinde gezdirdim.

Reika yanıma yaklaşıp konuşmaya başladı "Ne yapıyorsun?" diye sordu.

"Kağıtta gizli bir işaret var mı diye bakıyorum."

"Peki var mı?"

"Yok gibi duruyor ne olur ne olmaz diye arka sayfasına da bakacağım sende o sırada Faylinn'e yazar mısın? Bir kaç gün bizim yurtta kalmasını iste."

"Tamam,yazarım."

Kağıdın arka tarafında da mor lazeri gezdirdikten sonra yan yana dizilmiş birkaç sayı gördüm bu sayıları doğru şekilde kombine ettiğimizde bir tarih oluşuyordu.

18/10/2020 bu tarih iki ay öncesine aitti bu demek oluyordu ki abim gerçekten yaşıyordu.

"Reika acil yanıma gel!" dedim heyecanla.

Koşarak yanıma yaklaşınca konuşmaya başladım.

"Abim gerçekten yaşıyor olmalı! Kağıdın arkasında 18 Ekim'i gösteren bir tarih var yani gerçekten yaşıyor abim!" mutluluktan gözümden iki yaş düştü bunun bize oynanan bir oyun olduğunu düşünüyordum ilk başta ama sandığım gibi değilmiş.