Benim adım Lia.
Hayatımda eksiklikler olduğunun farkındayım.Tek iyi tarafı belli edemiyor olmam.Kendimi acındırmayı sevmem ama sevgi yoksunu bir insanım ben.Her zaman korunmaya muhtaç , zayıf ve güçsüz...Ben buyum işte.
İstediklerim hiçbir zaman bana kendiliğinden gelmedi hep onların peşlerinden koşmam gerekiyordu ve çoğu zaman güçsüz bacaklarım buna mani oluyordu.Gariptir ama ben de buna layık olduğumu düşünüyordum.Hayatınıza bir bakın.Her zaman imrendiğiniz keşke ben de onun yerinde olabilsem dediğiniz insanlar vardır.Tanrı her şeyini onlara vermiştir.Biz zavallılara arta kalan hiç bir şey yoktur.Ve gün gelip çattığında en sonunda söylenilen şudur: "Bu dünyadan çekip gitmenin vakti gelmedi mi?Yeterince fazla durdun." Haklı olduğunu kabullenip sözcüklere uyarız ve ertesi sabah cansız,solgun bedenlerimiz orada burada bulunur.
Diğerleri bizi gördüklerinde bir kaç dakikalarını ayırıp üzülmekle meşgul olurlar.Sonra kafa sallayıp her zamanki işlerine devam ederler.İki tarafta kazanır.Biri şükreder; diğeri kurtulur.
Belki bize de maddi fırsatlar verilmiştir elbet.Ama bunları göremeyecek kadar körleştirmiştir şartlar.Güzellik,zenginlik...Bilemiyorum.Eğer kafanızın içinde bir kemirgen varsa tek odakladığı şey bitmekte olan beyninizdir.Öz annemin arkasında kendi izinden yürüyecek bir evlat bıraktığından haberi var mıydı acaba?Kendini nasıl öldürdüğüyle ilgili kafa yorma gereği hissetmedim.Ama bendeki bir parçayı da kopardı sanki.Eksik hissetmek kendinden bir şeyler vermektir.Değil mi?
Bırakıldığımda 6 yaşındaydım.Bir sene sonra yeni ailemle tanıştım.Şansım yaver gitti.İyi insanlardı.Gerçek sevgiyi hissettirmekte ustaydılar.Ne yazıkki kısa süre sonra onların da fark ettiği hayali arkadaşımdan -ya da hastalık- zarar göreceklerini hesaba katmamıştım.Çenesi düşük,kötü kalpli korkunç bir dost.Bana zarar veren bir varlığa neden mi "dost" diyorum?Çünkü parmakla gösterilecek kadar az arkadaşlarımdan biri de oydu maalesef.İçimdeki ses yeni insanları yasaklamıştı.Ne zaman bu yasağı çiğnemeye kalksam bir kahkaha patlatır ve şunu söylerdi "Onlara ihtiyacın yok tatlım.Ben yanındayım unuttun mu?Zaten senden uzak duruyorlar.Deli olduğunu anladılar."
Beni bu şekilde kabul eden bir kaç insan dışında kimseyle iletişim kuramazdım.Tabi bunlar ben küçükkendi.İçimde olup bitenleri de yansıtmamak konusunda gittikçe ustalaşıyordum.Çünkü tedavisi yoktu bu lanetin biliyordum.O'na ne kadar karşı koyarsam o kadar şiddetli saldırıyordu.Dediğini yapmamak için direniyordum ama gücüm tükenmek üzereydi.Başta da bahsettiğim gibi "Korunmaya muhtaç,zayıf ve güçsüz..."böyle bir insanın ne kadar dayanabilmesini beklersiniz ki?