Gencler yaz geldi yb bollugu zamani geldi
Hyunjin ile Chan hastaneden çıkmıştı.
"Bence Felixin dediği şey doğruydu." dedi Hyunjin.
"Olabilir, ama kendi kardeşine bunu yapmak, çok korkunç bir şey." dedi Chan derin bir nefes alırken. "Bu arada ben onların yanına 10 tane koruma yolladım. Onlarda az sonra gelir, olayın medyaya daha fazla yansımaması içinde uğraşıyorum için rahat olsun."
"Sen çok iyi birisin Chan." dedi Hyunjin gülümseyerek. "O zaman ben bize yardım edebilecek birini arıyorum."
"Kimi?"
"Jake."
...
"Jisung, kendini çok yıpratıyorsun eminim Minho iyi olacak." dedi Felix Jisungu rahatlatmaya çalışırken.
"Ama ya bir şey olursa diye düşünmeden edemiyorum Felix. Hayır yani yıllar sonra birini seviyorum ve başımıza gelen şeylere bak. Sikerim böyle işi." dedi Jisung sinirini kusarken.
"Haklısın. Senin gözüne çarpan bir şeyler var mı? Kazadan önce veya sonra."
"Hayır, yok." dedi Jisung umutsuzca. Eğer bir şeyler olsaydı Hyunjinle Chanın işine yarabilecek bir şeyler, belkide işleri kolaylaşırdı.
"Aslında var!" dedi Jisung bir şey hatırlarken.
"Ne hatırladın?"
"Kazadan önce, biz arabaya binerken bir adam bize bakıyordu sürekli. O an normal biridir diye düşündüm ama bize bakarak telefonla konuşuyordu. Minhonun abisinin bir adamı olabilir mi?"
"Olabilir. Ben bunu Hyunjine söyleyeceğim." dedi ve cebinden telefonu çıkardı Felix.
"Alo Hyunjin?"
"Efendim bebeğim."
"Jisung kazadan önce birinin onlara bakarak telefonla konuştuğunu söyledi, o alandaki kamera kayıtlarına bakarsanız kimin olduğunu bulursunuz belki. Her şeyi değerlendirmek lazım."
"Tamam, bu çok güzel balım. Size 10 tane koruma yolluyor Chan."
Hyunjin kısa bir süre içinde telefonu kapatıp Chana yöneldi, "Felix kazadan önce Jisungun onlara bakarak telefonla ilgilenen birinin olduğunu görmüş. O alandaki kamera kayıtlarına bakarsak bir şeyler bulabileceğimizi söylüyor."
"İşte bu!" dedi Chan. "Jake, sen hemen bize o kamera kayıtlarını açabilir misin?"
"Tabii ki." demesiyle birlikte kamera kayıtlarının açılması bir oldu.
Jake öyle bir hackerdı ki, istediği bilgiye anında ulaşabilen biriydi. İşte bu yüzden Hyunjin Jake'i seçmişti. Jake onların işini fazlasıyla görecekti.
"Yavaşlat." dedi Hyunjin. "Bu adam, sana da tanıdık geliyor mu Chan?"
"Evet, şirketin karşısındakinin cafeye her gün gelen adam değil mi?"
"Evet o Chan." dedi Hyunjin adamı tanırken.
"Dur!" dedi Chan birini görünce.
"Arkadaki adamla konuşuyor.""Ne? Biraz yavaşlat Jake." dedi Hyunjin adamı görmeye çalışırken.
"Bu bir erkek değil, bu bir kadın." dedi Jake.
Kadının yüzündeki maskenin yanlışlıkla düşmesiyle üçlü birbirine baktı.
"Jihyo?"
...
"Ben Minhonun yanına gitmek istiyorum." dedi Jisung mızmızlanırken.
"Daha yeni geldin be oğlum! O yüzden seni içeri alamazlar." dedi Felix.
"Biliyorum, onu çok seviyorsun, endişeleniyorsun ama böyle sürekli istersen olmaz." dedi Felix Jisungu rahatlattırmaya çalışırken.
"Haklısı-" Jisungun konuşmasını kesen şey Felixin telefonuydu.
"Bunu açmam lazım."
"Efendim Hyunjin?"
"Balım, senin dediğini yaptık. Kamera kaydını izledik, ve iki kişinin aynı yerde birbiri ile telefonla konuştuğunu gördük. Biri şirketin karşısındaki cafeye sürekli olarak gelen adam diğeri ise.." dedi Hyunjin. Bunu söyleme gücünü kendinde bulamıyordu.
"Diğeri ise kim balım?" dedi Felix.
"Jihyo."
"Ne!"
Jihyo, Felixin kuzeniydi.
Kizlarrr kendi ficimi unuttum😭 neyse yb geldi hasmetli jihyoda geldi🧏🏻🧏🏻🧏🏻
Görüşelim:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Paparazzi/Minsung
FanfictionHan Jisung dünyaca ünlü bir idoldu. Lee Minho ise Jisungun dünyaca ünlü fanı. "Daha yüzünü göstermeye cesareti olmayan insanları ünlü yapıyorsunuz!" "Bir daha onun yüzünü görebileceğin gözlerinin olmasını istiyorsan,kes sesini!"