Seyrandan
Kapıyı açtığımda gözleri dolu yerde oturmuş bir Ferit'le karşılaştım.... Acaba dediklerimizi duymuşumdur yoksa bi şey bi oldu... yanına eğildim ve endişeyle konuşmaya başladımSeyran: "f-ferit iyimisin bi şey mi oldu"
Ferit: "..." konuşarak bi cevap vermemişti ama yaşlı gözleri her şeyi anlatıyordu
Seyran: "ferit-" birden kalkıp gitti bende kısa bi süre sonra arkasından gittim... ben niye kovalayordum ki beyfendiyi acaba... hastanenin yeşillik alanında bi parka oturmuştu bende yanında gittim ve oturdum
Seyran: "bak ferit-" sözüm kesilmişti elime tutuşturduğu telefonla
Ferit: "sadece izle" demesiyle beraber tıkladı erkanda kala kalmıştım... Ferit gayet mesafeli bi şekilde beni bekliyordu sonra nevra gelip konuşmaya başlıyor ferit ise soğuk bi şekilde davranıyordu... birden ben gelmemeye başlıyorum ve nevra da feriti çekip öpüyor... bu o günkü olan olay... demekki ferit gerçekten haklıymış. İçimdeki pişmanlık hissi tüm bedenimi kavramaya başladı gözlerimden dökülen yaşlarla yüzümü Ferit'e çevirdim
Ferit: "ben seni aldatmadım... aldatmam. Ama sen beni bi kere bile dinlemeden çekip gittin"
Seyran: "..." sadece onu dinliyordum çünkü zihnimdeki kelimler tükenmişti
Ferit: "benim aşık olduğum seyran nerde... benim sevdiğim onun için öleceğim kadını istiyorum ben... bana güvenen, beni seven ka-" artık konuşma sırası bendeydi
Seyran: "o yok" dedim sesim acılı ama çok Sessiz çıkarak
Ferit: "var işte va-"
Seyran: "ÖLDÜ O KADINI ÖLDÜRDÜNÜZ..." dedim araya girerek artık gözyaşlarım daha şiddetliydi ve sesim de yüksek çıkıyordu
Seyran: " yok artık eski seyran... evet belki haklısın belki seni dinlemeliyim Allah kahretsin ki dinlemedim ama unutmaki bu sadece mecrayla alakalı bir konu değil ferit... ben seni Pelin'de affettim başka kızlarla çıkan fotoğraflarında affettim bebeğimi kaybedince bile sana sığındım ama her şeyin bi dur dediği çizgi var... sen onu defalarca aşmana rağmen ben hem kaldım... aynı şeyi bebeğime de yaşatamazdım..."
Ferit: "NEYİ YAŞATAMAZDIM YA... ölüyordum lan ben ölüyordum sen yokken nefes alamadım ben... birden çıkıp gittin ve ben nefessiz kaldım şimdi gelmişsin bana ben seni affetmem diyorsun bebeğime bunları yaşayamam diyorsun... ben onu çok seveceğimi biliyorsun benim hayalimin seninle bi aile kurmak olduğunu da biliyorsun ama sen beni senden itiyorsun... ben seni çok seviyorum seni de onu da..." dedi karıma elini koyarak
Seyran: "bende seni çok seviyorum..." dedim ellerimin arasına yüzünü alarak...
Seyran: "ama sevgi her şeye yetmiyor" dedim ellerimi çekerek ve annemin yanına giderek... içime gömdüğüm acıyı şu an tekrar karşımda ve canımı çok acıtıyor... ne yapıcam ben...
3 ay sonra
Bu süreçte annem iyileşmişti ve hatta günlük hayatına geri dönmüştü bile... bende ecelerde kalmaya devem ettim Londra'daki işlerimin bazılarını ise online görüşmelerle hallediyordum. Ferit... Ferit'le aramız hep buz gibiydi bazı günler kapıya dayanıyordu bazı günler ise arabasında evin önde sabahlayordu... evet canım yanıyordu onu öyle görünce ama elimden hiç bi şey gelmedi...
Ve işte o gün geldi... geri Londra'ya dönüyorum. Bebeğimin doğumuna yaklaşıyordum ve oradaki doktorlarımla sürekli irtibat halindeydim... her şeyimi hazırlamam lazımdı... Doğum çantam hastaneye nasıl gidip nasıl geleceğim bunları düşünmem lazımdı çünkü neticede bir anneyim ben ve bebeğimi tek büyüteceğim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seyfer 💕
Romance66. Bölümden itibaren başlıyor seyranın çektiği acılar neye sebep çıkıyor... bölümlerden beklediğimiz ama göremediğimiz her şey burda !