6. Bölüm

203 17 0
                                    

Güneşin, yüzüme gelmesiyle gözlerimi zoraki açtım, yatağımdan kalkıp yavaş yavaş odamın içindeki lavaboya ilerledim ve elimi yüzümü yıkayıp, nefret ettiğim aynadan kendime baktım. Gözlerim dün gece ağlamaktan şişmişti, başım da çok ağrıyordu.

Aynaya daha fazla bakmayarak kısa bir duşa girip çıktım. Kıyafetlerimi giyinip saate baktım, 08:35'ti. Derin bir nefes alıp yanıma biriktirdiğim paradan biraz alarak bir çantaya koyup,ek olarak kulaklığımı ve kimliğimi koydum.

Telefonumu cebime atıp kapımı açtım ve merdivenlere yöneldim. Kahvaltıya oturmuşlardır çoktan diye düşünerek yemek odasına girdim. Aylin hanıma kahvaltı yapmayacağımı ve dışarı çıkacağımı söyleyecektim.

Tahmin ettiğim gibi herkes sessizce kahvaltısını yapıyordu.
Beni çağırmamışlardı.
Dün ne kadar artık umut etmeyeceğim desem de,yine umut etmiştim. Odaya girmemle bakışlar bana döndü,sadece Emre'ye küçük bir tebessüm gönderdim ve Aylin hanıma döndüm.

"Aylin hanım,ben dışarı çıkacağım. Zamanımın çoğunu dışarı da geçireceğim,haberiniz olsun."

"Ne işin var dışarı da?" Aktandan gelen soruyla,dönmek istemesem bile döndüm.

"Seni ilgilendirdiğini düşünmüyorum,haberi olması gereken kişi öğrendi. O sormuyorsa senin de sormaya hakkın yok demektir. Afiyet olsun hepinize,iyi  günler dilerim."

"Abla"

Duyduğum sesle,tebessüm ettim. Emre'ye çevirdim bakışlarımı.
"Ablam?"
Emre verdiğim yanıtla şaşırmıştı,tek o değil. Herkes şaşırmıştı. Çünkü ailede kabul ettiğim tek kişi Emreydi,Aylin hanıma bile hâlâ anne demiyordum.

"Bende gelebilir miyim seninle? Özel bir işin yoksa tabii."

Tebessüm ettim.
"Onur duyarım."

O an sadece emre ve ben vardım. Diğerlerini umursamadım.

"O zaman 5 dakika bekleyebilir misin? Üstümü değiştirip geleyim hemen."

"Tabii beklerim,dışarıdayım ben."

Başını olumlu anlamda sallayıp masadan kalktı ve koşarak odasına gitti. Herkes bana bakıyordu. İllaki eve geldiğim de dün hakkında konuşulacaktı,bunu engelleyemezdim.

"Dün hakkında konuşmak istemiyorum,bana acıyan gözlerinizi görmekte istemiyorum. Bana önceden nasıl davranıyorsanız öyle davranın. Yakında olmayacağım zaten. Her neyse,dünü unutun demiyorum ama dün hakkında konuşmayın. "

Onlara arkamı dönüp evden çıktım ve Emre'yi beklemeye başladım. Hem iş arayacaktım hem de saç bakım kremleri alacaktım. Uzun zamandır saçlarıma bakım yapmıyordum,ve saçlarım bu hayatta herşeyden değer verdiğim şeydi.

Emre yanıma gelip ayakkabılarını giyindi ve bana temas etmeden yanımda durdu.

"Hadi çıkalım abla, geldim."

"Hoşgeldin."

Tebessüm etti,"hoşbuldum." Dedi.

Yavaş yavaş yürümeye başladık birlikte. Kapıdaki korumalar bize baksa da,birşey dememişlerdi.

"Ne yapacağız?" Dedi emre sessizliği bölerek.

"Ben bu evden ayrılacağım emre."

"Ne,ne demek ayrılacağım?"

Durup bana şaşkınca bakmaya başlaı. Bende durdum ve ona baktım.

"Basbaya gideceğim,ama gitmem için bir işe girip para biriktirmem gerekiyor. 18 yaşına geldiğim de gideceğim evden."

𝐒𝐀𝐇𝐓𝐄 𝐆𝐄𝐑𝐂̧𝐄𝐊𝐋𝐄𝐑Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin