1+10

116 23 14
                                    

HELOOO
Acayip bölüm atasım yoktu
16 saat bayılmısım☺
Dedim ki fic fosillesmeden yazayım biraz bu fic ve diğeri final olunca atacağım coooooook fic var

BU BÖLÜMÜN KELİME SINIRI 450
(yorgunum ozur dilerim❥)

İyi okumalarr

ʚɞ

"Gördüm, gözleri pembeydi. Kim bilir kime verdi!" yaşlı adam içki dolu bardağı masaya vurarak bağırdı.

Zamanında planının işlemesi için kendini ölmüş gibi göstermesi gerekiyordu. Yapmıştı da. Herkes onu öldü biliyordu.

"Efendim sakin olun. Sonuçta artık nerede yaşadığını biliyoruz. Bu sayede planımız daha hızlı ilerlecek." yardıcısının onu sakinleştirmek için söylediği şeye kafa sallayıp önündeki manzarayı izlemeye devam etti. İçkisinden bir yudum alarak derin bir nefes aldı.

Bir süre düşündükten sonra planın değişmesine ve başka bir şey yapması gerektiğine karar verdi.

"Yuta, yeni bir planım var."

...................

"Minho bu nasıl?" elindeki kedi baskılı bol tişörtü omegaya doğru tutarak gösterdi. Bu Minho'nun hoşuna gitmiş olacak ki tişörtü alfanın elinden alıp incelemeye başlamıştı.

"Çok tatlı." elindekini sepete koyup gördüğü peluş ayıcığın olduğu yere gitmişti. Bu sırada da Hyunjin, Jisung'a olan peluş sözünü hatırlamıştı.

Minho'nun olduğu yere gidip onunda peluşları incelemeye başladı. "Jisung'a peluş sözüm vardı. Sen istiyorsan kendine bak ben de ona bakayım" omega kafa salladı ve peluşlara bakmaya devam etti. Sonunda Hyunjin Jisung'a orta boylarda kardeşinin en sevdiği renk olan mavi bir ayıcık seçti.

Tam kasaya gidecekken Minho'nun yan da duran insan boyutunun da üstünde olan devasa bir ayıcığa baktığını gördü. Pembe simli ve baya büyüktü. "Minho? Bunu mu beğendin?" küçüğü ona baktı ve onu onayladı. "Evet ama çok büyük. Pahalıdır da şimdi." dudak büzerek söyledi.

Hyunjin ayıcığın yanına gidip üstündeki etikete baktı. 19500 won yazıyordu. Fiyatı önemli değildi fakat onu nası taşıyacaklardı?

Neyseki araba sabahleyin tamirden gelmişti. Bu yüzden pek sıkıntı olmayacağını düşünerek kasanın yanına gitti.

"Ee şey biz orada duran dev ayıcığı satın almak istiyoruz da nasıl getireceğiz onu?"

"Getirmenize gerek yok efendim. Siz fiyatını söyleyin, parasını ödeyip alabilirsiniz."

İlk kıyafetleri ve Jisung'a aldığı ayıcığın fiyatını ödedi. Sonra simli pembe ayıcığın fiyatını söyleyip parayı ödedi. Fazla masraf yapmışlardı ama sıkıntı olmazdı.

Ayıcığı almak için arkasına döndüğünde Minho'nun orada olmadığını fark etti. Telaş vücudunu ele geçirirken hızla etrafını kontrol etti.

Çıkış kapısına baktığında yavru kedi seven Minho'yu gördü. Derin bir oh çekerken sevgilisinin yanına yaklaştı. Tabi çok yaklaşamadı. 

"Minho hadi uzaklaş kedilerden."

"Ama çok tatlılar." diyip kedilerden birini Hyunjin"e yaklaştırdı. Aniden burnuna gelen kedi tüyüyle hapşurmaya başlayan alfa hızla ağzını kapatıp lavaboya koştu. Minho da kedileri bırakıp sevgilisinin peşinden gitti.

Lavaboya girdiğinde ard arda hapşuran büyüğünü görünce telaşlandı ve ne yapacağını bilemeyerek, "i-iyi misin?" diye sordu.

Bir süre sonra hapşurması biten alfa omegaya baktı. Endişelenmiş gibi duruyordu. "Bir şeyim yok alerjim tuttu." omega gözlerini açarak, "onu unutmuşum ben üzgünüm"

"Sorun değil hadi ayıcığını alıp evimize gidelim" diyip Minho'nun elini tutarak ayıcığın olduğu yere doğru yürüdü.

ʚɞ

ʚ451 kelime

ᜊ Pembeli || HyunhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin