Alaz, usulca elini yanında uyuyan Asi'nin karnına doğru indirdi avucunda hissettiği sertlik ve şişlik harici hareketliği sonucu canı sıkıldı, çok sıkıldı. Yüzünü henüz ne olduklarını kestiremediği tek netliğin çocuğunun annesi sıfatı olan kız'ın kar...
Şarkılar ; Nilüfer, son arzum Teoman, sevdim seni bir kere
„Birbirimize bir kaç santim uzağız ama aramızda kilometrelerin gururu var.🖤"
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Asi, uzun topuklularının üzerinde sert ve kararlı adımlarla ilerde Neslihan'ın elinden tutuşmuş eteği uçuş uçuş kızının yanına ilerliyor adımlarını asla sektirmiyordu. Aklındaki keskinlik, midesindeki ağrı sanki yüzüne işlememiş gibi buz gibi bakışlarıyla atıyor adımlarını bir yandan da parmağındaki yüzüğü döndürüyordu. Asi, sanki yirmi bir santim topuklu ayakkabılarını kendisine zırh misali kuşanmıştı. Etraftaki bakışları umursamıyor herkese sert bakışlarını göndermekten çekinmiyordu. Attığı her adımda biraz daha yükselen topuk sesiyle bakan bir erkek gerçekten tekrar dönüp bakıyordu, Alaz yanılmamıştı.
"Pardon, sen Asi'sin değil mi?" Diyerek kendisine seslenen kızla adımları durdu yavaşça omzunun üzerinden döndü kıza doğru. Kızın minyon görünüşü, omuzlarından aşağı dökülen dalgalı sarı saçları vardı. Boyu Asi'den kısa aslında yaşı da ortalama baya küçük duruyordu. Belki on yedi. Ama o kadar ince ve zarif bir görüntüsü vardı ki, üzerindeki kalite kokan kumaşların Asi'nin içini gıdıklayan pahalı parfümün kokusunu ta buradan alıyordu. Gözleri cam gibi mavi Asi'nin yansımasını görecek kadar parlaktı.
"Evet?" Dedi Asi, temkinli buz gibi sesiyle. Tanımadığı insanlara karşı olan sert tutumu hızla göz önüne serilmişti. "Alaz'dan tanıyorum ben seni..." dedi kız sıcacık gülümsemesiyle durdu sonra yanlış bir tanımını düzeltmek istedi. "...aslında tanımıyorum da biliyorum."
Asi başını salladı. Normaldi, sevgili oldukları dönem üniversite'ye Alaz'ı görmeye, boy göstermeye gittiği zamanlar bütün bina starboy Alaz Soysalan'ın haşin sevgilisini öğrenmişti. Fakat aksine, kıskançlık yapan insanlar olduğu gibi büyük bir şaşkınlıkla ele avuca sığmayan bir adamı Asi gibi ayakları üzerinde duran sert bir kızın nasıl yola getirdiğinden bahsediyorlardı. Bunun için garipsemedi Asi ama unutulmamış olmasına da şaşırmıştı.
Nereden bilebilirdi ki yıllarca konuşulup duracak, üzerine kitaplar yazılacak destansı bir aşk hikayesinin içine düşeceğini.
"Şey bu arada,..." dedi kız ince zarif elini uzatırken Asi'ye. "...ben Mira." Asi kendisine uzatılan ele bir süre baktı, sonra elini sıkarak karşılık verdi karşısında neşeyle şakıyan kıza karşı. "Memnun oldum Mira,"
Dedi fakat kızın karşısına neden çıkıp birden bire tanışmak istediğini anlamamışa benziyordu. Onun için bekledi.
"Ece..." dedi kız sesinde biraz tereddüt vardı. "...sizin kızınız mı?" Asi'nin bakışları dünya güzeli kızına döndü, gülümsedi. Bu gülümsemeyi uzaktan gören Alaz'ın kalbinin teklediğini bilmeden. "Benim, sadece benim kızım."
