Yürek Davası(Asmin)

11.11 KINA VE DÜĞÜN 🕊️

Keyifli okumalar :)
Şarkı: Mırım

Peki o kimdi, Devrim Aslanzade'nin oğlu

Amed'in korkulur rüyası,
Korkusuz, cesur bir adamdı,
Yer altına ayak bastığındainleten adamdı o...

Kalbi atamıyordu sanki, kimileri kalpsiz diyordu ona..
Kim bilirdi ki kendinden küçük bir kıza kalbinin aşık olacağını
Onun kalbinin ritmini sadece o değiştiriyordu.

Aslan lakaplı adam'ın, Ürekek Ceylanıydı o kadın.

***
Yazardan...

"Ağzına sıçtırma lan, sen kimsin benim depomu patlatırsın,"yerde ağzı burnu kan içinde olan adamı hiç acımadan dövüyordu Ezman ağa. Son yumruğu vurduğun da adam öksürerek yana taraf dönmüştü yüzünü.

"Belan olacağım Ezman ağa," dedi yerde yatan adam, Ezman tek kaşı havada adamın yakasından tutup kaldırdı."Belanı sikerim senin," diyerek yer doğru tekrar bıraktı.

"Siz şu iti hâl edersiniz, ben gidiyorum." dedi korumalar başını eğmişti ordan ayrılarak arabanın önüne gelmişti.

Baran üzerine bulaşan çamura bakıp sıkıntılı bir nefes verdi. Çamurdan hiç hoşlanmazdı ayağına biraz değse sinirlenirdi.

Araba'nın bagajından çıkardığı ıslak bez ile ellerini sildi. Üzerinde ki gömleği çıkarıp bagaja koyduğunda eline tişört alıp kapatmıştı.

Kolundan tutan Enes'e kafasını çevirip baktı."Abi ellerin kan olmuş," Dediğinde gözleri elinin üstünde gezindi. Ellerini es geçip bugün olan kavgayı unutmak istedi."Ben gidiyorum sende gelirsin." diyerek ormanın içinden çıktı.

***

Konağa gelip hemen odasına geçti.

Üzerindekileri çıkarıp yeni birşeyler giyerek çarşıya gidecekti. Yorgundu ama bu onun umrunda değildi. Eskiden daha az yoruluyordu şimdide daha çok yorulur olmuştu.

Arabası çarşı ortasında durdu tüm insanların gözü üzerindeydi. Bakan insan başını eğip geçiyordu. Arabadan indiği sıra gözleri etrafta gezindi. İnsanların gözü onun üzerindeydi.

"Hoş gelmişsiniz ağam, hayırlı olsun buyrun bir çayımızı, kahvemizi için."

"Hayırlı olsun ağam, mutluluklar gelin buyrun bı çayımızı için."

Ezman ona bunları söyleyen insanlara başını sallayıp 'sagol'diyerek geçiyordu. Bugün kınası vardı.

***

Yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar
Aşrı aşrı memlekete kız vermesinler
Annesinin bir tanesini hgörmesinler

Uçan da kuşlara malum olsun
Ben annemi özledim
Hem annemi hem babamı
Ben köyümü özledim

Babamın bir atı olsa binse de gelse
Annemin yelkeni olsa açsa da gelse
Kardeşlerim yollarımı bilse de gelse

Uçan da kuşlara malum olsun
Ben annemi özledim
Hem annemi hem babamı
Ben köyümü özledim

.....

İç çeke çeke gözleri kızarana kadar ağlamıştı gencecik kız. Birisinin birisi gelip duvağını açıldığını hissetti. Başını kaldırdı ve müzik sona erdi.

Emire hemen bağırdı. "Kaynana, kaynana gelin elini açmaz."

Dildar hanım bu sözler ile ayağı kalkıp, göğsünü gere gere yüzünde ki kocaman gülümseme ile gelini'nin yanına geldi.

Kız ağlamaktan kızarmış gözler ile kaynanasına baktı. Gelini'nin hâline tebessüm edip baş parmağı ile göz yaşlarını sildi. Elinde ki iki büyük altını gelini'nin avuçlarına koydu.