Melodie'nin Bakış Açısından
O an sanki yüz yerimden bıçaklanmış gibi hissettim.Daha çaresiz hissettiğim bir an olmamıştı.Bu duygularla yanağımdan bir damla yaş süzüldü ve gergin bir şekilde yumruğumu sıktım.Annem beni görünce şoka uğradı ve yanındaki yabancı adamı iterek aceleyle yanıma geldi.
"Bak Melodie,hiçbir şey düşündüğün gibi değil,bunu sana açıklamama izin ver-"
"Neyi açıklayacaksın be,neyi!?Babam yokken eve yabancı bir adamı sokmanı mı,onunla uygunsuz şeyler yaşamanı mı,yoksa babamı aldatmanı mı!?Hangi birini açıklayacaksın!?"Bu sözlerimden sonra annem de yalancı gözyaşlarına boğuldu ve bana sarılmaya çalıştı.Ama bu yaptıklarından sonra ona aynı gözle bakamayacaktım,bu yüzden onu ittirdim ve sözlerime devam ettim.
"Ve bunu yaparak sadece babama ihanet ettiğini sanıyorsan,yanılıyorsun!Sen bunu yaparak bana,kardeşime ve ailemize de ihanet ettin,bunu asla unutma!"
Ardından kapıyı sertçe yüzlerine kapatarak odadan çıktım ve koşarak telefonumun yanına gittim.Tabi ki babamı arayacaktım,bu olayı onun bilmesini sağlayacaktım.Birkaç saniye sonra babam telefona cevap verdi.
"Efendim kızım?"
"Baba..."Babamı bir özgüvenle aramıştım,ama bunu söylemek çok zordu.Dilim varmıyordu ona bunu anlatmaya,adeta boğazım düğümleniyordu.Ağzımdan sadece şu kelimeler çıkabildi:
"Acil eve gelmen lazım..."
Babam tam bir şey sorarken telefonu yüzüne kapattım,kimseyle daha fazla konuşacak halim yoktu.Sonra fazla stresten ayaklarım beni tutmamaya başladı ve bir anda yere yığıldım,ardından gözyaşlarına boğuldum.Annem bunu bize nasıl yapabilmişti,daha yarım saat öncesine kadar çok mutluyken,nasıl her şey bir anda altüst oluvermişti?Aklımda bunlar gibi bir ton soru vardı,fakat birinin bile cevabını bulamıyordum...
~~~~~
"Kızım sen yanlış görmüşsündür,annen yapmaz öyle bir şey!"
"Baba kendi gözlerimle gördüm diyorum,neden bana inanmak yerine bunca zamandır sadece ağlayan anneme inanıyorsun!?"
"Çünkü onu senelerdir tanıyorum ve güveniyorum!"
"He bana inanmıyorsun yani!?Senin için sözlerim o kadar güvenilmez!?"
"Evet küçük hanım,aynen öyle!"
"Sen nasıl babasın ya,bir baba çocuğuna güvenmez mi!?"
Bu babam için bardaktan taşan son damla olmuştu.Hızlı ve fevri adımlarla koridora ilerledi,ve ardından odama girdi,onun arkasından da ben ve annem.Hızlı bir şekilde çantamı aldı ve kaba bir şekilde bana uzattı,ardından şu sözleri söyledi:
"Defol git evimden!"
Bu sözlerle beraber resmen yıkılmıştım.Bir baba çocuğunu nasıl evden atabilirdi,bunu aklım almıyordu.Bu hüzünle ona ancak şunları diyebildim:
"Baba,sen,nasıl..?"
"Basbayağı küçük hanım,basbayağı seni evimden kovuyorum!Ben annesine boş iftiralarda bulunup babasına saygısızca laflar söyleyen bir çocuğun evimde daha fazla bulunmasını istemiyorum,bu kadar!"O sırada uzun zamandır sesi çıkmayan annem Belle konuşmaya başladı.
"Sam,fazla ileri gidiyorsun..."
"İleri mi gidiyorum,hah!Asıl senin bu kendini bilmez hadsiz kızın ileri gidiyor!Ayrıca burada seni savunuyorum,derdin ne,neden karışıyorsun!?"Annem yutkundu ve daha fazla bir şey söyleyemeyerek gözlerini başka tarafa çevirdi.Şu an onun yüzünden bu haldeydim ve onun tek yaptığı şey gerçekten bu muydu!?İçimdeki hüzün yerini sinire bıraktı ve babamın elindeki çantayı hırsla alıp içine önemli eşyalarımı doldurmaya başladım.Doldurma işlemim bitince babama sinirle baktım ve şöyle dedim:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ꨄ︎𝙏𝙚𝙖𝙢 𝙁𝙧𝙞𝙚𝙣𝙙𝙨 (𝑴𝒆𝒍𝒐𝒅𝒊𝒆×𝑫𝒓𝒂𝒄𝒐) ꨄ︎
Ficção Geral𝘉𝘪𝘳𝘣𝘪𝘳𝘪𝘯𝘥𝘦𝘯 𝘰̈𝘭𝘦𝘴𝘪𝘺𝘦 𝘯𝘦𝘧𝘳𝘦𝘵 𝘦𝘥𝘦𝘯 𝘪𝘬𝘪 𝘣𝘳𝘢𝘸𝘭𝘦𝘳 𝘔𝘦𝘭𝘰𝘥𝘪𝘦 𝘷𝘦 𝘋𝘳𝘢𝘤𝘰,𝘰𝘬𝘶𝘭𝘶𝘯 𝘮𝘶̈𝘻𝘪𝘬 𝘨𝘳𝘶𝘣𝘶𝘯𝘢 𝘴𝘦𝘤̧𝘪𝘭𝘪𝘯𝘤𝘦 𝘣𝘪𝘳𝘣𝘪𝘳𝘪𝘯𝘦 𝘬𝘢𝘵𝘭𝘢𝘯𝘮𝘢𝘬 𝘻𝘰𝘳𝘶𝘯𝘥𝘢 𝘬𝘢𝘭𝚤𝘳𝘭𝘢𝘳,𝘢𝘮�...