Aşık olmanın bile yasak olduğu bir dünyada, kendi cinsine aşık olsan, ne yaparsın?
Üstelik sen Kraliyet ailesi üyesiysen ve değil aşık olmanın, yaşamanın bile diken üstünde olduğu bir hayatta olsan; ne yaparsın?
Raiden Kaiser Desmond Leopold. Hayat...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
...
Birisi aydı, diğeri güneş.
Birisi siyahtı, diğeri ise beyaz.
Birisi Karanlıktı, diğeri aydınlık.
Birisi yakıp yıkıyordu, diğeri ise onarıp iyileştiriyordu.
Birisi alev saçarken, diğeri alevleri söndürüyordu.
Birlikte bir bütün oluşturuyorlardı. Birbirinden ayrılmaz ikililerdi. Biri diğeri olmazken yaşayamaz, nefes dahi alamazdı.
Zaiden, alevken bir yandan durması için suya ihtiyacı vardı.
Kaiser, okyanusken buharlaşması için aleve ihtiyacı vardı.
Birisi olmazsa dünya ya alev alır ya da selde boğulurdu.
Onlarda böylelerdi. Birlikte olmadan olmuyordu. İster Kardeş Krallık olsun, ister dost Krallık.
Ne olursa olsun, tüm dünya onların ilişkisini öğrenmişti zamanla. Herkes tepki gösterdi, Rahipler konuştu ve halkı kışkırttı.
Soylular ve yönetici kısım nefret etti. İktidarda savaş çıkartmayı denediler, ancak hiçbiri onları indirmeye yetmedi.
Onların arasında olan aşk, tüm dünyaya bir gösteri gibi olmuştu. Başından sonuna kadar acıklı zorlu bir hikayeydi, ancak sonunda olan güzellikler tüm acıyı silip attı. Geriye kalan tek şey onların aşkından çıkarılan ders olmuştu.
Seneler geçti, birlikte oldular. Seneler geçti insanlar neyin ne olduğunu öğrendi. Seneler geçti ve onların anısına tablolar çizildi.
Fransız İhtilali oldu asırlar sonra. Bu İhtilalin önünü açan kişinin ise kim olduğu hep soruldu ve şimdiki zamanda bile tarih kitaplarında o iki kişinin ismi yer aldı hep.
Raiden Kaiser Desmond Leopold. Leonis Krallığının genç yaşta başa geçen Kralı.
Her daim eşitliği savundu. Bulunduğu zaman ve konuma göre Krallığının iktidarını sağlamlaştırmak amaçlı hamleler yapsa da, o her zaman sevginin ve saygının hakim olduğu bir dünya istedi.
Rahiplerin Endüljans gibi olaylarını kaldırdı, yalanladı ve insanlara elinden geldiğince gerçekleri gösterdi.
Başta Tacı devralmasından dolayı çok sorun çıktı. Herkes tarafında lanetlenip nefret edildi.
Zamanla bunlarda değişti, ticaret geliştikçe fikirler de değişti, özgür düşünce gelişti ve cahilliğin büyük bir kısmı ortadan kalktı. Ancak günümüzde olduğu gibi cahillik her devirde var olmaya devam edecektir.
Bir diğer isim, Zaiden Asael Emeric Lysander. Lysania Krallığının Tacını babasının vefatı üzerine aldı.
Yıllardır rüyasında gördüğü kişinin başka bir krallığa ait Veliaht Prens olması üzerine deli gibi onu araştırmaya başlandığına dair bir dedikodu döner etrafta.
Tarih kitaplarında yer almaz ancak yerli halk bunların kader olduğunu ve Tanrı tarafından bir araya getirildiklerine inanırlar.
Halkına iyi davranmış ve refah seviyesini yüksek tuttuğundan dolayı herhangi bir karşıt isyan çıkmamıştı.
Elbette onların Krallığında da cahillik varken, inkar eden kesimde bulunmuştu. Ancak bilgelik ve çalışmanın sonucu bu sayı çok aza indirilmişti.
Kardeş, dost ülke adı altında birleşmeye başlayan iki Krallıkta sonunda Tanrı, din ve inanç meselesinin büyük bir kısmını kırabilmişti.
Yerine özgürlükçü düşünce ve asırlar sonra sonuç olarak Fransız İhtilali almıştı.
Şimdiki tarih kitaplarında isimler geçse de, ilk özgürlükçü devrimciler olarak ikisinin ismi geçer.
"Ne dersin? Bizden sonraki nesil düzelecek mi Zaiden?"
Zaiden yerinden kıpırdandı ve elindeki kitabı bırakıp kucağında oturan aşık olduğu adama döndü.
Kızıllıklar ona bakarken konuşmaya başlamıştı.
"Emin ol düzelecek sevgilim. Düzelmese bile bir şekilde sonuca varacağına ve insanlar için yol gösteren bireyler olduğumuza inanıyorum."
Kaiser sırtını yasladığı göğsünden ileriye doğru atıldı ve ona baktı. Maviliklerde ilk defa hüzün yerine mutluluk vardı. Ve bu Zaiden için en büyük hediyeydi.
"Sana yazdığım mektupları hala saklıyormuşsun?"
Bunu günlerce merak etse de sormaya ne fırsatı oluyor ne de cesaret edebiliyordu. Günler hatta aylar sonra ilk defa böyle huzurlu bir gün geçirebilmişlerdi.
"Hepsinin, her bir satırının keyfini hala çıkartıyorum, güzel yazını okuyor ve mutluluktan deliye dönüyorum Sevgilim. Çünkü onlar senin bana içini döktüğünün, aşkını geliştirdiğinin kanıtı olan kağıtlar."
Mavilikler mutlulukla tekrardan parladı. Gözlerini indirdi ve dudaklarına sıçradı mutluluk.
"Benimle sihir etkisi sayesinde birlikte olduğunu sanıyordum." Bunun üzerine Zaiden ufakça güldü. Kaiser bu gülmeyi duyarken gözlerini kaldırdı ve onun güzel dudaklarına ve ardından gözlerine çevirdi bakışlarını.
Zaiden kendini durdururken karşısında masumca duran çehreye baktı ve elleriyle iki yanağını avuçladı.
"Doğruyu söylemek gerekirse, hiç bir sihir beni etkileyemez." Kaiser bu cümleler ile gözlerini büyütürken Zaiden hemen devam etti.
"Bu sebeple sabah yanından ayrılırken asla pişman değildim. Sadece yapmam gereken buydu. Senin kafanı karıştırmak ve iktidara sürpriz yapmaktı. O yerden sonra yolu bulacağını adım gibi biliyordum zaten."
Kaiser bir şey deme fırsatı bulamadan Zaiden ileri atıldı ve dudaklarına bir öpücük bıraktı. Çehresini kaldırırken kızıllıklar okyanusları yaktı.
"Ben seni en başından beri seviyordum. Sadece aptallığımdan dolayı fark etmem uzun sürdü o kadar."
Kaiser aynı duyguları yaşadığını bildiğinden başını salladı. "Bende... Seni ilk gördüğüm an tutulduğumu yeni yeni fark ediyormuşum."
Bu sefer ileriye atılan kişi Kaiser oldu. Öpücükleri tutkuyla devam etti. Dudakları birbirinin dudaklarında hasret giderdi.
Çalan kapı ile birlikte geri çekilirken Zaiden söylendi ve bakışlarını çevirdi.
"Anlaşılan bize rahat yok." Kaiser bu tatlı hallerine gülerken ayağa kalktı ve içeriye davet ettiği kişilere baktı.
Komutan Koen ve Bayan Asterlayna içeri girerken yemek yemek adına sözleştiklerini yeni hatırlamış gibiydi.
Bayan Asterlayna oğlu yerine koyduğu Kaiser'e iyice sarıldı ve birlikte hoş bir yemek yemek adına masada oturdular.
Zaman onlar için çabuk geçti. Birbirlerine olan aşkları herkes için bir ders olurken, her geçen gün daha da aşık oldular.
Tarih kitaplarına ve efsanelere konu olan aşkı bugünkü insanlar için bile hala efsane niyetinde.
Hala insanlar bu ikilinin aşkını şarkılarda, kitaplarda ve sözlerinde geçirmekte.
Sadece aşk değil, cesaret ve esaretlerini de işlemekte...
