Solmuş gülüm {Cünzey}

5

Artık bir hafta oldu dergaha geleli, bu süreç içerisinde de naim işi başladı meryem de börekçide çalışmaya başladı, zeynep ise kur'an kursuna gidiyordu. Cüneyd tam bir hafta önce hastanedan çıkmıştı, bunun nedeni ise sadi hüdayi efendinin güvenlik görevlisinin şekayetini geri çekmesine rica etmesiydi, doktor levent her ne kadar itiraz etse cüneydin durumu iyi olmadığını söylese de, cüneyd çıkmıştı hastaneden.

---------------

Cüneyd kütüphanesinde oturmuş kitap okuyordu ama bi türlü anlamıyor ne okuyor olduğunu, aklına bir hafta önce yaşananlar gelip duruyor.

Bir hafta önce

Cüneyd dergaha varmış kütüphaneye ilerleyordu, girince bi ses duydu, kaşlarını çattı çünkü kimse buraya onun izni olmadan geremezdi, sakin bi şekilde yürüdü rafların arasında sonra bi kız gördü ama kız onu görünce kitlienip kalmıştı korktu heralde sonra kendine gelence hızlıca kaçmıştı aynı andada amcası giriyordu içireye tam çarpıyorlardı ki amcası son anda kenara çekildi.

Sadi: Ne oluyor cüneydim?

Cüneyd: yok bi şey amca, buyur

Amca yeğen geçep oturdular sohpet etmeye başladılar

Sadi: nasılsın cüneydim bu gün?

Cüneyd: Allah nasıl olmama istiyorsa öyle, sen nasılsın amca

Sadi: hamdolsun, ...., ee cüneydim, ne yapacaksın? görüşecek misin doctorla?

Cüneyd: bilmiyorum amca, fanilerin arasında laf olmasın şimdi

Sadi: cüneydim, ...., bak fanilerin hepsi senin için en hayırlısı neysi onu istiyorlar, senin için dua ediyorlar

Cüneyd: Allah onlardan razı olsu

Sadi: Amin, ...., "Allah insana kaldıramayacağı yükü yüklemez." (Bakara, 2/286), lakin sana tek başına da taşı demiyor ki, herşeye insan için yarattığı gibi insana da insan için yaratmış, sana iyi gelmeyen insanlar var amma ve lakin iyi gelecklerde olacak, (hafif bi tebessümle devam etti sadi), bi zevcen olacak, evlatların olacak, yahu kendini döşünmyor isen, kaderi mualak gelecekteki evladın için iyi olman icap etmez mi?

Cüneyd: hükmümü beyan ederim, şimdi müsadenle. deyip rafların arasında yürümeye başladı amcası da çıkmıştı, Kitabın değişen yeri dikkatini çekti, aldı kitabı eline, baktı, Ömer hayyamın kitabıymış, merak etti, kimdi o kız? nasıl cesaret edebildi kütüphanye girmek? yasak olduğunu bilmiyor mu? cüneyd her ne kadar onaylamasa da burada kızların okuması yasktı, ama çok güzel bi kızdı ceylan gibi, sonra içinden tövbe çekti, mahremi olmayan bir kızın hakkında nasıl böyle düşünyordu?

Şimdiki zamanımız

Bu bir hafta boyunca cüneyd onutamadı o kızın yüzünü, onu bir daha görmedi ama gerçekten çok merak ediyordu, adını bile bilmiyordu, sesini bile bir kere duymadı onu nasıl ve niye bu kadar merak ediyordu ki? ama her seferende günah diye tövbe çekiyordu

---------------

Zeynep aynı şekilde bir haftadır düşünyordu ben niye girdim ki oraya diye ya şimdi o efendi babama söylerse, gerçi bi hafta oldu hiç bi şey olmadı tanımyor da beni zaten, düşüne düşüne salonda uyuyakaldı kız, sonra babasının sesiyle uyandı

Naim: kızım, ...., zeynep hadi uyan yavrum

Zeynep: efendim baba

Naim: kızım ne yapıyorsun bu saatte burada? niye salonda yattın?

Zeynep saate baktı 2:29 olduğunu görünce konuştu: dersim erken bitince geleyim dedim sessizlekten de uyuyakaldım heralde, sen niye erken geldin?

Naim: benim de işim erkan bitti geldim, ...., kızım kalk bana orta şekerli bi kahve yap

Zeynep tamam deyip kahve yapımaya gitti ve babasına verdi sonra yanına oturup biraz da olsa kızagağına bilmesine reğmen konüştu

Zeynep: baba

Naim: efendim kızım

Zeynep: ben burada okula gidebilirmiyim?

Naim: hayır

Zeynep: ama baba neden ki? okumak haram değil bunu sende biliyorsun hem biz gelirken ben gördüm başı kapalı kızlar vardı okula gidiyorlardı tek bir saç telini bile çıkarmamışlardı

Naim biraz sinirlenmiş olacak ki biraz sesini yükseltti ama öyle bağırmak gibi değildi ses tonu: kızım bak bu konyu daha öncedende konuşmuştuk seninle, olmaz okumanın haram olmadığını bende biliyorum ama bu dergahın kurallarına oymaz, böyle bir şey olursa vaktı mekatıl cezası alırız hepemiz yanarıs o zaman memlekte bile dönemeyecez o yüzden bu konyu bir daha açma tamam?

Zeynep üzülse de böyle cevaplar duymaya bekliyordu o yüzden tamam dedi sustu, sonra babasından duyduğu sözlerle gözlerini fal taşı gibi açtı

Naim: hem cüneyd efendinin kütüphanesine girdiğini bilmediğimi sanma

Zeynep büyük bi şokla: Ne, nerden biliyorsun? o mu söyledi? niye bana hiç bi şey demedin?

Naim: yok o hiç bi şey söylemedi ama sen benim kızımsın ve ben seni çok iyi tanıyorum kütüphane gördün mü hemen giriyorsun dayanmasın, ama bak şimdi den söyleyim burası memlekte benzemez istediğin gibi her yere giremezsin sonra laf olur, eskiden kitaplar okuyordun benim haberim yok sanıyorsun ama ben geçişteryordum sana ama burada olmaz kızım, anlaştık mı?

Zeynep: anlaştık, ...., baba bari gezmeye gidelim çok sıkıldım lütfeen lütfeeen, hem kim ne diyebilir ki baba kız dışarı çıkalım işte

Naim kızının bu tatlı halini hafif gülerek: tamam hadi hazırlan ama bak geç kalmayacağız kimseye görünmeden hızlı hızlı gidip geleceğiz

Zeynep heycanla kalkarken: tamam ben hemen giliyorum

Baba kız beraber sahile gittiler yürüdüler, birkaçta fotoğraf çektiler Zeynepin de hesabı praivet olduğu için fotoğrafları hikayeye koydu ve eve dödüler, bunu gören annesi hemen aradı zeynepi

Meryem: kızım nerdesinsen?

Zeynep: evede

Meryem: ne zaman döndünüz sahilden?

Zeynep: çok olmadı yarım saat falan

Meryem: iyi tamam bende bir saate gelirim

Zeynep: tamam

Zeynep telefonu kapatırken naim odanın kapısını çaldı müsade aldıktan sonra da girdi

Naim: kiminle konuşyorsun kızım?

Zeynep: onunla

Naim: o kim?

Zeynep: onunla işte

Naim: Annenle mi?

Zeynep evet anlamında başına salladı

Naim derin bir nefes aldı ve kızının yanında koltukta oturdu ve konuştu: kızım, ...., nerye kadar devam edecek bu böyle?

Zeynep: ne

Naim: ne zaman anne diyeceksin ona?

Zeynep: hiç bi zaman, ayrıca rica ediyorum baba bu konuyu bi daha açma

Naim: kızım bak böyle olmaz, o senin annen, o senden anne kelimesi duymak için ne kadar çırpındığını ben görüyorum, biz konuştuğumuzda annenden bahsettiğini anlıyorum lakin insanlar seni nasıl anlayacak benim güzel yavrum? yeni "o" mı diyeceksin? o vakit sormazlar mı niye annene anne demiyorsun diye

Zeynep alayacak gibi oldu: baba lütfen, bu konuyu daha önceden de konuştuk, ben bu kelimeye söylemek istemiyorum bu konu hakında da konuşmak istemiyorum

****************************

Uzun bölüm oldu

Sizce zeynep neden meryem'e anne demiyor?

Umarım beğenirsiniz, yazım hatalarım varsa özür dilerim, lütfen oylarınıza ve yorumlarınıza eksik etmeyin, gelecek bölümlerde görmek istideğiniz sahneler varsa yorumlara yazabilirsiniz 😇

Allaha emanet olun 🫶🏻🫶🏻