Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
being a team'
🤍
Kenan, kendini bildin bileli hayatında sürekli olan birisiydi, çocukluğunuzdan beri hiç bir konuda hemfikir olamıyordunuz. İster bir aile yemeği, ister bir tatil planı, ister mahallede mangal olsun, her zaman beraberdiniz ve bu durum her seferinde senin için daha da sinir bozucu bir hal alıyordu.
Her ikiniz de Almanya'da doğup büyümüş komşu çocuklarıydınız. Tabii kendisi normalde Türk'tü ve genelde ülkelerin olduğu konularda atışmaya bayılırdı. Bir keresinde sırf uyuzluk olsun diye Arda Turan'ın Thomas Müller'den daha iyi olduğunu söylemişti. Tanrı aşkına Arda Turan da kimdi?
Aileleriniz yakınlaştıkça, zıt kutupların birbirini çektiği gibi kavgaları kendinize çekmeye başlamıştınız. Kenan tipik bir sporcu olarak görülüyordu: karizmatik, popüler, her zaman arkadaşlarıyla çevrili ve basmakalıp bir futbolcuydu.
Öte yandan sen çok daha içine kapanık ama garip bir şekilde çekici bir kızdın.
Kenan sana hep meydan okumuştu. Yıllar geçtikçe dinamiğiniz biraz olsun değişmedi, aileniz arkadaş olmanızı istiyordu ama ikiniz de çaba göstermekten imtina ediyordunuz.
Yıllar yılları böyle kovalarken ikiniz de ergenliği bir şekilde atlattıktan sonra Kenan'ın alayları, kibar şakalaşmalara dönüştü. Futbolu bir adım ileriye taşımak adına İtalya'ya gittiğini öğrendiğinizde aranızı iyileştirmeye çalışmaya başladınız.
Ancak pek vaktiniz olamamış, iki ay içinde İtalya'nın yolunu tutan çocukluk arkadaşın arkada anılarınızı bırakmıştı.
Geçen iki senenin ardından Annen, "Kenan ve ailesi Euro 2024 için Almanya'ya geliyor. Bizi evlerine davet ettiler" dediğinde Kenan'ın sana nasıl yaklaşacağın konusunda aklında pek çok fikir vardı.
"Lütfen güzel davranışlar sergilediğinden emin ol Y/N" dedi.
Bu cümleyi hiçbir zaman gerçekten anlamamıştın; küçük tartışmalarınızı bu kadar büyüten sen değildin. Aslına bakarsak tartışmayı başlatan bile değildin ama azarlanan asla Kenan olmadı.
Hayır, bunun için fazla mükemmeldi, değil mi?
"Ve lütfen artık kavga etmeyin. Son barbekü fazlasıyla yeterliydi."
Ah, evet, son barbekü küçük bir yangınla ve birinin ayak bileğinin kırılmasıyla sona ermişti. Açıkçası bu senin bileğindi. Pek zeki altın çocuğumuz seni bindiğin salıncakta şiddetle sallayarak betona adeta fırlamana neden olmuştu.
