Geçmiş peşimizi bırakmıyordu. Şuan hayatta bile olmayan insanların yüzünden biz acı çekiyorduk. Bunu ne ben , ne ailem ne de o hak etmiyordu.
Çocukluğumdan beri ona karşı yoğun duygularım vardı. Birbirimize olan duygularımızı onaylamıştık ama artık hiçbir şey bıraktığım gibi değildi.
Bana kızgındı. Sonuçta biz düşmandık olması gereken buydu zaten değil mi ?
Ama o benim neler çektiğimi bilmiyordu. Herkes sanki Amerika'da kaldığım sürede hayat güllük gülistanlık geçmiş sanıyordu. Maalesef ki öyle değildi.
Amerika'da benimle ilgilenen dadım babaannemin başka bir versiyonu gibiydi . İkiside aynı şeytanın çocuklarıydı.
Ben daha 12 yaşındayken annem ve babamdan ayırıldım. Ne benim ne de annem ve babamın hiçbir suçu yoktu oysaki.
Kötü kadın. Beni ailemden ayırdı. Belki bu yüzden bu kadar sessizdim . En çok konuşmam gereken insanlarla konuşamadığım için tamamen yitirmiştim o yetimi .
Şuan Jungkook ile buluşacağım kafeye gidiyordum. Onun yanına gitmeden önce
bizi ayıran nedenler tekrar yüzüme çarpmıştı.Sahi biz Jungkook ile ne yapacaktık ?
Benimle konuşmayacaktı , suratıma bakmayacaktı , basit komutlar dışında benimle muhattap olmayacaktı ve en kötüsü ise beni istemediğini belli edecek ezici bakışları.
Elimde geceden yazdığım bir dosya vardı . Burda yazılı olan şeyleri Jungkook'a okuyacak ve açıklayacaktım.
Onunla fazlasıyla muhattap olacaktım.
Ben daha onunla muhattap olmaya çekinirken babaannem onunla farklı şeyler istiyordu. Ben bunu yapamazdım.
Kafeye girdiğimde onu göremedim. Halbuki ben geç kalmıştım.
-Geldim ama göremiyorum seni
-Jeon :
Çünkü orda değilim.
Fazla gecikmem.Güzel.
Bekleyecektim onu belli ki , o gelene kadar dosyalarda göz gezdireyim bari.
Dosyalarla ilgilenirken kahvemin bittiğini fark ettim ve Jungkook hâlâ gelmemişti. Bir kahveden daha zarar gelmezdi. Garsonu çağıracakken Taehyung'un bana doğru sallanan heyecanlı elini gördüm. Hafif bir tebessüm edip ben de ellerimi salladım.
Ama Taehyung bana doğru geliyordu.
Off . Ben zaten Jungkook ile normalde sosyalleştiğimden daha fazla sosyalleşecektim bi de Taehyung ile günlük sınırımı fazlasıyla aşacaktım.
Taehyung:"Selam kedi , nasılsın."
Jennie:"Selam , iyiyim sağol sen nasılsın?"
Taehyung:"İyiyim , ne yapıyorsun burada?"
Jennie:" Jungkook ile ödevi yapacaktık."
Taehyung:"Haaaaa. Tanrı yardımcın olsun o zmn güzelim."
Önümdeki sandalyeyi çekip oturdu.
Off git artık git yavşak adam
Jennie:"Neden öyle dedin ki ?"
Taehyung:"Farkındaysan Jungkook senden pek hoşlanmıyor. Ödevi yaparken sıkıntı çıkarabilir."
Jennie:"Ne olursa olsun ödevi sorunsuz bir şekilde bitirmemiz gerekiyor. İdare edeceğim."
Taehyung:"Ama eğer Jungkook yerine ben olsaydım senden hoşlanırdım."
Bi saniye ne diyo bu ?
Ellerini kaldırıp saçlarımın önüme düşen bi kaç telini kulaklarımın arasını sıkıştırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THAT'S MY LOVE
Fiksi PenggemarJennie kabul etmemesi gereken bı teklifi kabul etmiş, kendi kazdığı kuyuya kendi düşmüştü Herkesten , her şeyden uzak iki gencin saf aşkı Jnk × Jjk